Omuz ağrıları da toplumda oldukça sık görülen hastalıklardan biridir. Yüzde 10 civarında.
Omuz ağrılarının en sık nedenlerinden biri omuz kavşağındaki kasların (Rotator Manşon) zorlanmaları sonucu oluşur. Kaslarda yırtıklar olabilir, kasları kemiklere yapıştıran bağlarda (tendonlarda) tendinitler olur.
Omuzlarda kanlanmanın bozulması da ağrı yapar. Hastalar genellikle omzunu tam hareket ettiremediğinden ve ağrısından yakınarak hekime müracat eder. Burada sorun omuzda mı, başka bir hastalığa bağlı oraya yansıyan bir ağrı mı iyi ayırt edilmelidir.
Enfarktüs olabilir mi?Mesela sol omuzda oluşan bir ağrıda öncelikle kalp damarlarına ait bir problem mi veya enfarktüs mü olduğunun tespit edilmesi lazım.
Ayrıca karaciğer ve dalakla ilgili hastalıklar da başlangıçta omuz ağrısı ile karşımıza çıkabilirler. Yine omuz ağrısına neden olabilecek enfeksiyon tümöral bir hadise ve romatizmal hastalıkları da göz ardı etmemek gerekir.
Demek ki omuzdaki ağrılarda, omuzda bir sorun mu var, yoksa başka organlardan yansıyan ağrılar mı öncellikle bunu ayırt etmek zorundayız.
Her iki omuza baktığımız zaman aralarında farklar neler? Bunların ilk planda iyi gözlenmesi önemli. Omuzlarda renk farkı var mı? (enfeksiyon ihtimalinden dolayı) Omuzların herhangi birinde bir şişkinlik var mı? Bunlar teşhis için belirleyicidir.
Hasta genellikle omzunu hareket ettirdiği zaman bir ses duyduğunu ifade eder. Biz buna tıp dilinde krepitasyon (çıtırdama) diyoruz.
Omuzda kireçlenmeler de olur. Bu röntgenle tespit edilebilir. Omuz kavşağı kaslarındaki yırtıklar büyük de olabilir küçük de. Hasta, omuz eklemini tam hareket ettiremez. Ağrıları ise omzunu hareket ettirmeye çalışmasıyla artar ve daha çok geceleri oluşur. 40 yaşın üzerindeki insanlarda daha sık görülür.
Omuz ekleminin hareketlerinde bir kısıtlama olduğu zaman hasta kolunu kaldıramıyor, öne, arkaya, yana hareket ettiremiyor ise bu durumda tedavide gecikmemek lazım. Çünkü sonucunda hastada kalıcı sorunlar yaşanabilir.
Hasta elini ağzına bile götürmekte güçlük çekecek hale gelebilir. Diş fırçasını ağzına götüremez, kaşığı ağzına alamaz...
Bu hastalarda yapılması gereken, fizik tedavi ve rehabilitasyon uygulamalarına en kısa zamanda başlamaktır. Bu hastaların ilk dönemlerinde omuz ve kol hareketleri kısıtlanabilir. Hareket ile ağrı çok artıyorsa egzersiz uygulamalarına ara verilebilir.
Şeker hastalarında da bazen her iki omuzun sıklıkla tutulduğu görülebilir. Kısıtlılık, omuzda hangi nedenle olursa olsun başladığında tedaviye de gecikmeden geçilmeli.
Tutulmalar ikiye ayrılırKabaca omuz kısıtlanmalarını ikiye ayırabiliriz.
Herhangi bir travmaya (çarpma, kaza veya zorlama) bağlı olanlar
Travmaya bağlı olmayanlar
Omuzlarda hareketsizliğin büyük kısmı travmaya bağlıdır. Bu travmalar da direct (doğrudan) veya indirect (dolaylı) olabilir.
Omuz çıkıkları nedir?Bu arada sık tekrarlayan omuz çıkıkları da oluşur. Omuz çıkıkları özellikle omzunu çok kullanan sporcularda gözükür. Omuz çıkıkları sık tekrarladığı zaman da omuz kavşağı kaslarında da hareketsizliğe bağlı zayıflamalar da beraberinde oluşur. Demek ki burada da omuz kavşağı kaslarını güçlendirecek rehabilitasyon ve egzersiz programlarına gereksinim vardır. Bu programlar amaca yönelik ve ciddi biçimde uygulanırsa omuz çıkığı sorunu çözülebilir. Bu programlarla çözüm sağlanmazsa cerrahi girişim önerilir.
Romatizmal hastalıkların bir cinsi olan Romatoid Artrit’de de omuzda tutulmalar olabilir.
Halkımız arasında yanlış bir anlayış var. Romatizmal deyince tek bir hastalıkmış gibi düşünülüyor. Halbuki çok çeşitleri var. 30-40 tane sayılabilir.
Demek ki omuz ağrılarını değerlendirirken problemin omuzdaki kaslardan mı, yoksa omuza gelen sinirlerden mi veya kemik yapılardan mı olduğuna dikkat edilmelidir.
Şeker hastalarındaki omuz tutulmalarının sebebi tam bilinmiyor fakat insülin kullanan şeker hastalarında daha sık görüldüğü tespit edilmiştir.
Bir de felçli hastalarda omuz ağrısı ve omuz hareketlerinde kısıtlanmaya sık rastlanır. Omuz çıkıkları da görülebilir.
Yine felçli hastaların bir yerden bir yere taşınmaları sırasında omuz kavşağındaki kaslarında ve sinirlerde zedelenmeler olabilir. Hem kolları hem de bacakları felç olan hastaların taşınmaları esnasında ilk dönemlerde yüzde 75 problemli vakalar görülür.
Tümörler de etkilidirDiyalize giren böbrek hastalarında da omuz ağrısına sık rastlanır. Hasta 10 yıl diyalize gitmişse yarısına yakınında omuzda ağrısı vardır.
Omuz bölgesinde oluşan tümörler ve kistler de omuz ağrısına neden olurlar ve omuz kemiklerindeki kırıkların sebeplerinden birisi de budur.
Yine boyun fıtıklarından dolayı şiddetli omuz ağrıları yaşanabilir.
Koltukaltından kola giden sinirlerin toplandığı yerdeki travmalar ve yaralanmalar da omuz ağrısı ve bölgedeki kasların güç kaybı ile kendini gösterir.
Uyurken dikkat!Uykuda kolların başın ve yastığın altında tutulmasına bağlı olarak şiddetli ağrı ve uyuşmalar oluşabilir. Kolların başın üzerinde tutulması gibi hareketlerde omuzda ve kollarda ağrı oluşur.
haftanın sözü“Sürüler güdülür; kimi değnekle, kimi kavalla güder.”
HATİCE ALPTEKİN