Dr.Eser Alptekin

Dr.Eser Alptekin

dreseralptekin@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

HAREKET ETMEK FITIKTAN KORUYOR



Gün içindeki hareketleriniz ‘fıtık’ olmanıza zemin hazırlayabilir. Özellikle bilgisayar başındakiler risk altında. İşte hayatınızı kolaylaştıracak birkaç ipucu



Tarlada çalışan kişide bel fıtığı neredeyse hiç çıkmıyor. Çünkü bu kişilerin adale sistemi çok iyi gelişmiş oluyor. Bel fıtığını tanımayan Anadolu kadını ne zaman ki büyük kentlere geliyor, hareketsiz kalıyor ve bir anda bel fıtığıyla tanışıyor. Sonuç olarak ağır işlerde çalışanlarda bel fıtığı görülme sıklığı çok az oluyor. Bu insanlar için hareketsizlik büyük bir düşman. Kişi lavaboda elini ayağını yıkarken birden kasılıp kalabiliyor. Fıtık vücudun bir anlık boş durması sonucu ortaya çıkıyor. 20 yıl önce bel fıtığı olup fark etmeyen insanlar var.
Fizik tedavi ve rehabilitasyon
Bu yöntemlerde ileri teknoloji ürünü cihazlar kullanılarak sorunlu bölgenin kanlanması sağlanır. Kanlanma artınca sinirlerde tekrar bir canlanma elde edilir. Bununla birlikte aynı bölgede bazı kimyasal değişiklikler meydana gelir. Adalelerdeki spazmlar çözülür. Sonuç olarak kaybedilen duyular yerine getirilir. Rehabilitasyonsa hastaya uygulanan bazı hareketlerden oluşur. Yani bir egzersiz programıdır. Her ikisi için de üzerinde önemle durulması gereken şey, konusunda uzman kişilerce uygulanmasıdır.
Korseler hangi amaçla verilir?
Fizik tedavi ve rehabilitasyon programlarına başladığımız hastalarda bel bölgesinin hareketleri azaltılarak bu bölgenin istirahate yönlendirilmesi, iyileşme ve ağrının azalması için uygun bir ortam oluşturulması amaçlanır. Bele dışarıdan destek verilerek bölgeye binen yükün azaltılması ve vücudun uygun pozisyonda duruşuna yardımcı olmakta korse kullanımı fayda sağlar.
Tedavi sonrası hayat
Sorunlu bölgenin onarılması için hastaya tam istirahat veriyoruz. Bunun dışında hastanın yataktan kalkmasından tutun da yapacağı spora kadar yaşam biçiminde bir dizi değişiklik yapması gerekiyor.


Bilgisayar kullanırken dikkat
-Masa başındakilerin göz hizaları, boyun açıları ne öne ne de arkaya doğru meyil etmelidir. Gözün bakış açısı 20-30 derece yukarıda ve ekrandan uzaklıksa 60-70 cm. olmalıdır. Ekran tepe noktasının gözlerimizle aynı hizada olmasına özen gösterin.
- Sandalyenin yüksekliği, kalça, gövde üzerinde dik açıyla duracak şekilde ayarlanmalıdır. Ayrıca sandalyenin bel çukuruna gelecek şekilde ayarlanabildiği bir bölümü olmalıdır.
Bu yoksa bel yastığının kullanılması gerekir.
- Sırt, boyun ve bel dik tutulmalıdır.
- Dizler, 90-110 derece açıda duracak şekilde çalışılmalıdır.
- Dirsekler çalışma sırasında en fazla 90 derece bükülmelidir.
- Ayak bilekleri dik açıda tutulmalı ve mutlaka yere temas etmelidir.
- Çalışan eller arada dinlendirilmeli, parmaklara germe egzersizleri yapılmalıdır.
- Her saat başı ayağa kalkmalı ve 10 dakika boyun ve sırt egzersizleri yapılmalıdır.
- Ani hareketlerden kaçınmak, öne eğilirken bel yerine dizleri bükmek, vücuda gelen yükü her iki bacağa aktarmak veya kollara eşit şekilde dağıtmak, genel bel ve boyun ağrılarından kaçınmak için şarttır.


Unutmayalım!
Uzun topuklu veya topuksuz ayakkabı giymeyin. Belinizi asla çektirmeyin! Yataktan veya koltuktan kalkarken ani hareket yapmayın. Bilimsel olmayan tedavilerden uzak durun. Beyaz peynir ve yoğurt yemeyi ya da bir bardak az yağlı süt içmeyi adet haline getirin.