"Kalbi olanlar bir adım öne çıksın. Nefes alanlar, rüya görenler, hata yapanlar, pişman olanlar, yarası olanlar, kafası karışanlar...”
Böyle vurucu başlıyor bağımsız filmler festivali !f İstanbul’un tanıtım filmi. Tek bir mesaj var: “!f İstanbul birleştiriyor”.
!f İstanbul bu yıl 15. yılını kutluyor ve bu kutlamanın da hakkını hem tanıtımıyla hem de içeriğiyle sonuna kadar veriyor.
En başından beri diğer film festivallerinden daha farklı, daha sarsıcı, daha
çarpıcı filmleri getiriyor bize.
Bu yıl da 40 ülkeden, 112 heyecan
verici film var programda.
İşte tamamen kişisel seçimlerim...
Hangi filmleri izlemeli?
-Listen to me Marlon:Stevan Riley’nin Marlon Brando’nun yayınlanmamış ses kayıtlarından yola çıktığı belgesel, oyunculuk ve hayat dersi veriyor.
-Mapplethorpe: Look at the Pictures: Patti Smith’in ‘Just Kids’ kitabında dostluklarını ve aşklarını anlata anlata bitiremediği efsanevi sanatçı ve fotoğrafçı Robert Mapplethorpe’a adanmış ilk belgesel.
son filmi.
-The Seasons in Quincy:Four Portraits of John Berger: 1973 yılında yaşadığı şehri terk edip İsviçre Alpleri’nde küçücük bir köy olan Quincy’ye yerleşen John Berger’ı Quincy’deki mevsimlerin ritimleriyle merkezine yerleştiren ve aralarında Tilda Swinton’ın da olduğu dört yönetmenin kısalarından oluşuyor.
-The Hunger:David Bowie anısına ayırılan bölümde gösterilecek. Tony Scott’un yönettiği 1983’te gösterime girdiğinde ağır eleştirilerle karşılanan ama zaman içinde kendi takipçilerini yaratan bir vampir filmi. David Bowie, Catherine Deneuve ve Susan Sarandon’lı
kadrosuyla da iddialı.
-Demolition:‘Dallas Buyers Club’ın yönetmeni Jean-Marc Vallee’nin son filmi. Jake Gyllenhaal, Naomi Watts ve Chris Cooper başrollerde.
-A Bigger Splash: ‘Melisa P’ ve ‘I am Love’ın yönetmeni Luca Guadagnino’nun Tilda Swinton, Ralph Fiennes, Matthias Schoenaerts ve Dakota Johnson’dan oluşan dev kadrolu filmi.
-Anomalisa:‘Being John Malkovich’, ‘Adaptation’ ve ‘Eternal Sunshine of the Spotless Mind’ın yazarı Charlie Kaufman ile animasyon serisi ‘Mary Shelley’s Frankenhole’un yaratıcısı Duke Johnson’ın bu filmi birlikte çekmesi izlemek için başlı başına yeterli bir neden.
-Brand:A Second Coming: Russell Brand’in uyuşturucu bağımlılığı, narsistliği ve Hollywood yıldızlığından sonra beklenmedik bir şekilde ateşli bir devrimci olarak yeniden doğuşunu anlatıyor.
-Innocence of Memories:Radiohead ve Muse için çektiği efsane klipleri ve ‘Joy Division’ ve ‘Patience (After Sebald)’ gibi kült belgeselleriyle tanıdığımız Grant Gee’nin Orhan Pamuk’un Masumiyet Müzesi’nden esinlenerek çektiği, dünya prömiyerini Venedik Film Festivali’nde yaptığı belgesel.
-Iris:Efsane belgesel yönetmeni Albert Maysles’ın son filmi, New York’un son 50 yıldır en renkli moda ikonu olarak adından söz ettiren Iris Apfel’in kıyafetleri kadar renkli dünyasını anlatıyor.
-The Assassin: Cannes Film Festivali’nde Hou Hsiao-Hsien’eEn İyi Yönetmen Ödülü’nü kazandırdı.
-Mustang:Hala izlemediyseniz sakın kaçırmayın. Deniz Gamze Ergüven’in Fransa adına Yabancı Dilde En İyi Film Oscar’ına aday olan filmi.
Ne zaman, nerede?
Unutmadan: !f İstanbul 18 Şubat’ta İstanbul’da başlıyor, 28 Şubat’a kadar devam ediyor.
Beyoğlu Fitaş, Cinemaximum Nişantaşı City’s, Cinemaximum Kanyon, Cinemaximum Budak sinemalarında.
!f Music partileri Babylon’da, festival etkinlikleri ise Depo ve Salt Galata’da. Festival 3-6 Mart’ta ise Ankara Cinemaximum Armada ve İzmir Cinemaximum Konak Pier sinemalarında.