YILBAŞI GECESİ MESELELERİ

Yılın ilk saatlerinde yaşadığımız travmayı atlatmak kolay olmadı.

Ama biliyorduk ki atlatmak için eve kapanmak değil, aksine sokaklara çıkmak, mekânları yaşatmak gerekiyordu.

Öyle yaptık.

Sonuç, bu yıl birçok semt ve mekân yeniden canlandı, hatta yeni açılan birçok mekân da oldu. Neyse ki çok büyük bir sektör olan yiyecek içecek endüstrisi de turizm de mümkün olduğunca az hasarla atlattı.

Şimdi gelelim asıl meseleye. Yarın akşam nasıl geçecek, yılbaşı gecesi kutlamaları için sokaklara çıkılacak mı?

Malum, semtlerdeki sokak kutlamaları bir bir iptal edildi.

Buna rağmen birçok mekânda farklı eğlenceler var.

Kenan Doğulu bile Günay’da çıkıyor bu yılbaşı.

Bu yılbaşı kimse sorsam Alaçatı’ya gidiyor ama.

Alaçatı’daki yetişkin oteli The Stay’deki partiye...

The Stay’de henüz oturmamış çok şey var, ama yılbaşında İstanbul’dan kaçmak isteyenlere iyi bir alternatif olmanın avantajını çok iyi kullanıyor.

İstanbul’da kalanlar neden şikâyetçi?

İstanbul’da mekân sahipleri ve işletmeciler, sadece bu yıl değil, son 3 yıldır yılbaşı akşamı için yeteri kadar rezervasyon alamamaktan şikâyetçiydi.

Tek nedeni geçen yılbaşı yaşadığımız büyük acı değildi.

Başka nedenler de vardı.

Artık hepimiz akıllandık, bir gece önce ya da sonrasında gidip eğlenebileceğimiz bir mekâna yılbaşı gecesi gidip üç beş kat daha fazla para vermeyi istemiyoruz.

Sadece fahiş fiyatlar da değil, kalabalık, aksayan servis, fiks menülere mahkûm olma da cabası.

Bunların yanı sıra esas sorun trafik, bir yerden bir yere arabayla gitmeye çalışmak insanı delirtebiliyor.

Kutlama yapacağınız yere yürüyerek gidemiyorsanız ve gitmek zorunda da değilseniz, unutun gitsin diyorduk.

Zaten İstanbul yeme-içme ve eğlence hayatı giderek daha dar alanlara sıkışıyor ve herkes kendi mahallesinde sosyalleşmeyi tercih ediyor.

Artık mahalle aralarında meyhaneler, gece kulüpleri hatta after - hour kulüpler bile açılıyor.

Her şeye rağmen içimizde bir umut var.

Mutluyuz 2017’nin bitişine, sanki bir gecede her şey değişebilir, düzelebilir gibi.

İyi seneler!

“Ne kadar güçlü olduğunu, güçlü olmak tek seçeneğin olduğu zamana kadar bilmeyeceksin.”

Bob Marley’nin bu sözüyle başlıyordu, geçen yıl aldığım en anlamlı yılbaşı tebriği.

“2016, her zamandan daha zor bir yıl oldu, 2017’nin 2016’yı unutturmasını dilerim.

2017 ve sonrasında, sana sağlık ve huzur, ülkemize ve dünyaya adalet ve barış, evrene denge ve güzellikler dilerim.

Sevgi, umut ve onur bizleri ayakta tutacak olumlu duygular.

Hiçbirini kaybetmemeni, sahip olduklarının değerinin farkında olmanı dilerim” diye devam ediyordu Ahmet Uluğ.

Sonunda da ekliyordu: “Sevdiklerimizle ve insanlıkla dayanışma içinde bu günleri de aşacağız.

Sen iyi ol, gerisi kolay.”

Babylon’la hayatımızı güzelleştirdiği gibi, yeni yıl dilekleriyle de güzelleştiriyordu, umut veriyordu.

Bana bu dilekler iyi geldi.

2017, 2016’yı unutturdu.

Şimdi hepsini unutturacak huzurlu bir 2018 diliyorum hepimize.

İyi seneler!