Umut veriyorlar

“En güzel günlerimiz: henüz yaşamadıklarımız…”
Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras bile Nâzım Hikmet’in dizelerini okudu istifa konuşmasında.
Tam da bunun üstüne Şişli Kent Kültür Merkezi’ndeyim.
Karşımda 25-30 yaşlarında tam 54 genç var, Nazım Hikmet Korosu adını taşıyan ve bu isme layık olmaya çalışan.
Genco Erkal, Fazıl Say ve İbrahim Yazıcı ile aynı sahneyi paylaşıyorlar provada.
Sırf bu isimlerle aynı sahneyi paylaşabilmek bile onları heyecanlandırıyor. Tek istedikleri sahneye çıkabilmek, seslerini duyurabilmek...
Bunun için de hepsi yeterince donanımlı, konservatuvar mezunu, bazıları şan dersi vererek geçimini sağlıyor.
Şikayet etmekte haklılar
Kadro yetersizliğinden, iş bulamamaktan, AKM’nin eksikliğinden, koskoca İstanbul’da tek bir opera salonu kalmasından, bunun sonucunda artık konservatuvara başvuruların azalmasından ve daha birçok şeyden şikayetçiler.
Haksız da değiller...
Yine de her şeye rağmen umutlular ve istediklerini gerçekleştirebilmek için çok çalışıyorlar.
İlk konser 29-30 Ağustos’ta Ankara’da
İlk konserleri 29-30 Ağustos’ta Ankara’da Bilkent Odeon’da, Bilkent Senfoni Orkestrası, Genco Erkal, Serenad Bağcan, Arda Aktar ve Güvenç Dağüstün ile birlikte Fazıl Say’ın Nazım Oratoryosu’nu seslendirecekler.
2016’da da aynı kadroyla 12 konserlik bir Avrupa turnesi planlanıyor.
Bu 54 kişilik koro, Antalya’da Nazım Oratoryosu’nun programdan çıkarılması üzerine sosyal medyada yapılan bir çağrı sonucunda 3-4 günde kuruluyor.
Bürokrasiden uzak, demokratik bir müzik topluluğu olmayı hedefliyorlar.
Sadece Nazım Oratoryosu’yla sınırlı kalmayacaklar.
Başka eserler çalışacaklar, yurtdışı turnelerine gidecekler.
Neden izlemeli?
Onları izlerken etkilenmemek
mümkün değil.
Yaşadıkları tüm zorluklara rağmen umutlarını da, sanatçılara hayranlıklarını da kaybetmiyorlar.
Onlarla konuştukça siz de ister istemez umutla doluyorsunuz.
Hatta “En güzel günlerimiz: henüz yaşamadıklarımız…” diyebilecek kadar çok…