Erkekler kadınları anlamaya, ancak ölmeye yakın başlıyor, onda da tam olarak anlayamıyor” dedi aşk yazılarını sevdiğim bir yazar.
“Kadınlar sevilmek için yaratılmıştır, anlamak için değil” diye özetlemiş Oscar Wilde.
Gerçekten de erkeklerin kadınları anlaması zor, ama daha da zor olan, kadınların çantalarla ilişkisini anlamaları.
Kadınla çanta arasına girilmez. Nokta.
Bir kadınla bir çantanın ilişkisini ancak kadınlar anlar.
Sipariş vermek, aylarca beklemek, tonlarca para verilse de istenilen anda satın alamamak, ulaşılmazlık arttıkça talebin de katlanması gibi ritüeller altı üstü eşyaların taşınacağı bir nesne için pekâlâ kabul edilebilir.
İşte bu karşı konulamaz istek arttıkça çanta müzayedeleri de dünyada giderek daha önem kazanıyor.
Bizde de ilk defa Maya Portakal Bitargil bir çanta müzayedesi düzenliyor.
Peki ama ne zaman, nerede?
28 Kasım’da Maçka St. Regis’ta.
Hermesler, Chaneller ve daha aklınıza gelecek birçok markanın hem vintage hem de daha güncel modelleri var.
Online katalog www.rportakal.com adresinde.
Bakalım Türk kadınının çantayla imtihanı nasıl geçecek?
Artık çantaların da ikinci eli değerlenecek mi?
Yves Saint Laurent’in partneri Pierre Berge’nin çok değerli kitaplardan oluşan kütüphanesinden seçmeler Sotheby’s Paris’te 11 Aralık’ta satışa çıkıyor.
Şimdi ise bu eserler Londra’da sergileniyor.
Aralarında Madame Bovary’nin ilk edisyonundan Oscar Wilde’ın Victor Hugo’ya imzaladığı kitaba, Igor Stravinsky’nin orijinal notalarından Montaigne, Cervantes, Lord Byron gibi yazarların kitaplarının ilk baskılarına birçok önemli koleksiyon parçası var.
Bazılarının açılış fiyatı 500 bin eurolardan başlıyor.
Böyle bir koleksiyonun satışa çıkması üzücü, kataloğa baktığınızda, koleksiyon bölünmemeli hissine kapılıyorsunuz.
Keşke, Yves Saint Laurent - Pierre Berge müzesi yapılıp hepsi bir arada sergilenseymiş diyorsunuz.
Ama belli ki Pierre Berge, Yves Saint Laurent’le olduğu gibi kütüphaneyle vedalaşmaya karar vermiş.
Belki de yıllarca biriktirdiklerinden vazgeçebilmek de özgürlük ve hafiflik hissi yaratıyor.