Scorsese’ye verilecek salonumuz yok!

Recep İvedik ile Martin Scorsese sık sık aynı cümle içinde geçiyor bu ara.

Malum, Recep İvedik 5’in bütün salonlarda birden gösterime girmesiyle Martin Scorsese’nin filmi ‘Silence’ın Türkiye vizyon tarihi değişmek durumunda kaldı.

Bir yumurta-tavuk örneğiyle daha karşı karşıyayız.

Recep İvedik’i eleştirecek değilim tabii, isteyen istediği filmi seyredebilmeli.

Özellikle de gülmeye çok ihtiyacımız olan bir dönemde Recep İvedik biraz yüz

Ama tabii bir de Recep İvedik’i izlemek istemeyenlere bir seçenek sunmak gerekiyor.

Scorsese gibi usta bir yönetmenin filmi bile İvedik’e göre vizyon tarihi değiştirmek kalıyorsa yazık.

Başka yönetmenlerin, filmlerin hiç şansı yok demek.

İvedik kadar çok sayıda olmasa da yine de Scorsese izlemek isteyenler de olacaktır.

Ve eğer farklı bir seçenek yoksa, herkes tek bir filme mahkum olmak zorunda.

Sonra da Recep İvedik ekibine ya da izleyenlere laf etmek gereksiz, asıl sorumluluk dağıtıcımlara ve sinema salonlarını başka filmlere açmayanlara düşüyor.

Neyse ki 26 Şubat’a kadar devam edecek olan bağımsız film festivali ‘!f İstanbul’, alternatif arayanların imdadına yetişiyor.

İstanbul gece hayatında konuşulan kulüp

İstanbul gece hayatının simaları son günlerde Şamdan’ın başına gelenleri tartıştı uzun uzun.

Şimdi ise Şamdan’ın tam karşısında, Şamdan’ı aratmayacak bir seçenek var artık.

Fenix, restoran ve barına üst katta gizli bir kulüp bölümü takviyesi yaptı, Elvan Karakimseli ve Mert Vidinli ev sahipliğinde.

“Bu kulüp ile disko gecelerine geri dönüş olacak, tuvalette bile disko topları var” diyor Fenixciler.

İstanbul gece hayatında son yıllarda giderek daha da yaygınlaşan canlı müzik furyası yavaş yavaş yerini diskolara bırakmaya başlıyor.

Boşuna, “O zaman dans dans dans...” demiyor Fenixciler.

Bravo GQ!

Son zamanlarda izlediğim en iyi ödül töreniydi Volkswagen Arena’daki GQ Türkiye Men of the Year Awards.

Cem Yılmaz’dan Kıvanç Tatlıtuğ’a, Çağatay Ulusoy’dan Beren Saat’e, Cansu Dere’den Taner Ceylan’a birçok yıldızı bir araya getirmesinden, gecenin ne kadar iyi hazırlandığından, katılımın ne kadar yüksek olduğundan, istisnasız herkesin ne kadar özenli ve şık giyindiğinden başlayıp daha sayılabilecek birçok madde var.

Böyle organizasyonları yapmak giderek zorlaşırken bunu başardığı için GQ Türkiye’yi tebrik etmek gerekiyor.

Malum, gazeteler ve dergiler artık yayıncılıktan da ötesini yapıyor, düzenledikleri etkinliklerle de markalarını destekliyor. GQ Türkiye Men of the Year Awards ve ardından konuştuklarımızla bir kez daha görüyoruz, dergiciliğin ve tabii basılı medyanın gücünü.