Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Mimar Frank Gehry, Guggenheim Müzesi’yle Bilbao’yu görülmesi gereken yerler arasına soktu.

İstanbul için de bir proje çizdi ama projesi uygulanamadı.

Gehry’nin son eserlerinden Paris’teki Fondation Louis Vuitton ise açıldığı günden beri neredeyse Eyfel Kulesi kadar ilgi çekiyor.

Fondation Louis Vuitton, LVMH grubunun sahibi Bernard Arnault’nun efsane mimar Frank Gehry imzalı müzesi.

Arnault ve Gehry 2001’de görüşmeye başlamışlar, Arnault Bilbao’daki Gehry imzalı

Moda devlerinin sanat savaşı
Guggenheim Müzesi’ni gezip de çok etkilendikten sonra.

Haberin Devamı

Bizde ise Suna ve İnan Kıraç, Tepebaşı’ndaki TRT binasının yerinde bir müze yapmak için Gehry’ye proje çizdirdi.

Gehry, İstanbul’a gelip gitti ama izinler alınamadığı için proje gerçekleşemedi.

O dönemde Kıraç ailesi TRT binasının yerini almaya çalışırken, Gehry de Paris’te Fondation Louis Vuitton için çalıştığını resmen açıkladı.

Biz İstanbul için Frank Gehry’nin ne kadar önemli olduğunu anlayamadık ama Fransa, Paris için onun değerini bildi.

Müzenin tamamlanması Ekim 2014’ü buldu.

Hâlâ müzeye bilet bulabilmek bile başlı başına bir iş.

İnternetten satın almaya kalktığınızda “Biletler tükenmiştir” yazısıyla karşılaşıyorsunuz sık sık.

Kapıda kuyruğa girseniz saatlerce beklemeniz gerekiyor ve içeri girememe ihtimali de var.

Müzede dünyanın önde gelen koleksiyonerlerinden Bernard Arnault’nun

Moda devlerinin sanat savaşı
koleksiyonundan parçalar ve süreli sergiler de var.

Her ne kadar binanın kendisini incelemekten eserlerin hiçbirine tam konsantre olamasanız da.

Müzede en çok ilgimi çeken Gehry’nin çizimleri ve binanın yapım sürecini gösteren videolar oluyor.

Bir de Olafur Eliasson’un ışıkların ve yansımaların arasında sizi de serginin bir parçası haline getirdiği “Contact” isimli sergisini unutamıyorum.

Şimdi ise moda dünyasının diğer devi Kering grubu Paris’te yeni bir müze açacağını açıkladı.

19. yüzyılda inşa edilmiş, kubbesi tarihi anıt statüsünde olan eski borsa binasını Japon mimar Tadao Ando restore ediyor.

Haberin Devamı

2019’da açılması planlanan müzede François Pinault’nun 3 bin 500’den fazla eser içeren sanat koleksiyonu sergilenecek.

İki büyük moda devinin ezeli rekabeti sanat alanında da sürecek ve bundan en kârlı çıkan sanatseverler olacak.

Gönül istiyor ki benzer rekabetler bizde de yaşansın.

Sanat dünyasındaki gelişmeleri heyecanla beklediğimiz Dolapdere’den müjdeli haberler gelsin.

Must hızla büyüyecek

Geçen kışın en çok ses getiren mekânlarından biriydi, Nişantaşı’ndaki Must.
Tabii bunda en büyük pay Ercan Gümüşkaya’nın.

Şimdi Ercan Gümüşkaya, ortakları Önder Öztarhan ve Kaan Boyner ile yeme-içme grubunu daha da büyütmek için kolları sıvamış durumda.

Önce AVM’lerde açılacak yeni bir brasserie konseptiyle karşımıza çıkacaklar.

Adı Michelle olacak.

Brasserie’lerden sonra ise Must’a yakın bir canlı müzik mekânı düşünülüyor.

Böylece Must 02.00’de kapandığında geceye mahallede devam edecek bir alternatif olacak.

Heyecanla bekliyoruz.

Moda devlerinin sanat savaşı