“Pandemi döneminde tek bir şey fark ettim, o da birbirimize ne kadar çok ihtiyacımız olduğu” demişti Jennifer Lopez, Lady Gaga’nın koordine ettiği ‘One World: Together at Home’ (Bir Dünya, Evde Hep Beraber) TV konserinde.
Bu hafta ise Jennifer Lopez, Amerikan Müzik Ödülleri’nde Maluma ile birlikte yaptığı sahne şovuyla, iddialı kostümü ve danslarıyla dikkat çekti.
Her ne kadar bu şovun, Beyonce ve Jay-Z tarafından 2014 yılındaki Grammy ödül töreninde yaptıkları gösteriden kopya olduğunu ileri sürenler olsa da, daha sonra şovun 2002 tarihli ‘Chicago’ filminden esinlendiği açıklandı. Zaten Jennifer Lopez sahne şovundan çok, hemen ardından yaptığı Instagram paylaşımlarıyla konuşuldu bu hafta.
Çünkü ‘In The Morning’ adlı video klibi için verdiği çıplak pozu Instagram sayfasında paylaştı. Bu poza kısa sürede yorum ve beğeni yağdı. Lopez’in fotoğrafı 10 saat içinde
7 milyon beğeni aldı.
Peki ama bu fotoğraf neden bu kadar çok dikkat çekti? Sadece çırılçıplak olduğu ya da 51 yaşında hâlâ bu kadar fit ve seksi olduğu için değil tabii. Fotoğraf son derece çarpıcı ve estetik. Üstelik, Londra’da yaşayan Türk fotoğrafçı Mert Alaş ve ortağı Marcus Piggott’ın imzasını taşıyor.
23 yıllık başarı öyküsü
Dünyanın en önde gelen moda fotoğrafçılarından biri Mert Alaş.
Vogue’dan Love’a birçok derginin kapağını çekiyor, ortağı Marcus Piggott ile.
Burberry’den Stella McCartney’ye birçok modaevinin kampanyasında da, Altın Küreler’de ödül alanların resmi portrelerinde de Mert&Marcus imzası var.
Madonna’dan Kendall Jenner’a, Rihanna’dan Penelope Cruz’a, Bella-Gigi Hadid’den Kim Kardashian’a, Kate Moss’tan Naomi Campbell’a birçok yıldızı hem en güzel halleriyle görmemizi sağlıyor hem de yıldızların en yakın arkadaşlarından biri Alaş.
Daha önce Londra’daki müzayede evi Phillips’te Mert&Marcus sergisi yapılmıştı, tam üç yıl önce ise moda sektöründe 20’nci yıllarının şerefine Taschen’den ilk retrospektif kitapları yayımlanmıştı.
Sadece fotoğrafçı kimliğiyle değil, aynı zamanda objektifin önüne geçmesiyle de sosyal medyada milyonlar tarafından takip ediliyor Mert Alaş.
Ayrıca unutmamak lazım, pandemi dönemini iyi değerlendirdi ve takipçilerinden belli kriterlerde çektikleri fotoğrafları kendisiyle paylaşmalarını istedi.
Rönesans olarak değerlendirdiği bu dönemde ‘The Quarantine Days’ (Karantina Günleri) adlı çevrim içi kolektif bir fotoğraf sergisi yapabilmek için.
Hayır, selfie’ler yer almadı bu sergide.
Alaş, takipçilerinin fotoğraflarını kendi edit’leyip sergiye hazır hale getirdi, hatta sergide yer alan fotoğraflardan biri de dijital bir sosyal medya karakteri olan Noonoouri’ydi. Sergi, New York Times’ın T listesinde de haftanın beş önerisi arasında yer aldı.
Jennifer Lopez’in fotoğrafına bakarken de ister istemez tüm bunları hatırlıyorum.
Malum, hiçbir şey tesadüf eseri olmuyor.