Son zamanların en büyük iki pazarlama gurusu hiç tartışmasız Kris Jenner ve James Jebbia.
Projelerini beğenirsiniz, beğenmezsiniz o tartışılır, ama başarılarını görmezden gelmek mümkün değil.
Kris Jenner’ın tüm kızlarının (Kardashian ve Jenner) menajerliğini üstlenerek hepsine birer servet inşa ettiğini biliyoruz.
Peki ama medyadan daima uzak duran James Jebbia kim?
Kült spor giyim markası Supreme’in kurucusu.
‘Amaç: Elimizde kimsenin istemediği ürünlerle kalmamak’
Hip hop ve rock kültürlerine hitap eden bir spor mağazası olarak tam 24 yıl önce New York’ta açılıyor Supreme, kaykaycıların mağazanın içinde rahatça gezmesini sağlayan mağaza tasarımıyla ve spor ürünleriyle kısa zamanda popülerliği yakalıyor.
Barbara Kruger’ın propaganda sanat eserlerinden ilham alan logosuyla ve tabii satışa çıkar çıkmaz tükenen koleksiyonlarıyla.
“Sınırlı sayıda üretim değil yaptığımız” diyor James Jebbia, “Tek amacımız kısa süreli koleksiyonlar yaparak elimizde kimsenin istemediği ürünlerle kalmamak” diyor.
Bunun için de her şeyi sınırlı sayıda üretiyor.
Louis Vuitton’dan Comme
des Garçons’a birçok ünlü markayla, Damien Hirst’ten
David Lynch’e birçok ünlü isimle
iş birliği de yapıyor.
Sonuç, Kate Moss’tan Lady Gaga’ya herkesin giydiği bir marka haline geliyor.
Buraya kadar her şey normal. Şaşırtıcı olan, dünyada ikinci eli orijinalinden daha değerli olan bildiğimiz tek marka.
Gazete tirajına Supreme etkisi
Bu hafta ise New York Post gazetesiyle yaptığı iş birliğiyle gündemde Supreme.
Yeni koleksiyonunu lanse etmek için gazeteden yaratıcı bir reklam iş birliği istiyorlar.
Sonunda gazetede de logosunu her bastığı ürün anında satan ve daha sonra internette fahiş fiyatlara yeniden satışa çıkan markanın logosunu gazetenin 1. sayfasına basmayı öneriyor.
Sonuç, gazete satış rekorları kırıyor, anında tükeniyor ve daha sonra internette satış fiyatının onlarca katına açık artırma sitelerinde yeniden satışa çıkıyor.
Gazetenin bir New York gazetesi olmasının ya da markanın New York merkezli olmasının
hiç önemi yok.
Malum, artık markanın sahibi, her ülkeden yatırımcıların yer aldığı Carlyle adlı bir yatırım fonu.
Burada önemli olan, pazarlamanın ve global bir markanın gücü.
Üzücü olan ise bir jenerasyonun gazete koleksiyonu yapmayı bir giyim markası ve logo bağımlılığı sayesinde öğrenmesi...
Umalım bizden de böyle pazarlama harikası markalar
çıksın, mağazalarının önünde AVM’lerde son günlerde dikkat çeken uzun kuyruklar gibi
nice kuyruklar olsun...