Her telden sevindirici gelişmeler

Pazar günü hep birlikte gördük, söz konusu adalet olunca, hep birlikte yürüyenleri de, yürüyenlerle aynı görüşte olmasa da yürüyüşe saygı duyanları da.

Ne katılanlar katılmayanları yargıladı, ne katılmayanlar katılanları...

Herkes kendi fikrini savunma hakkını kullandı.

Bu da bir şey.

Sevindirici bir haber toptancı market Metro’dan geldi.

Uzun zamandır gıda üretiminden sofraya uzanan süreçte yaşanan kayıp ve atıkların önüne geçmek üzere çalışmalar yapıyor, projeler gerçekleştiriyorlardı.

Nisan ayında, bu büyük israfı önlemek için Metro Gıda Hareketi’ni başlattılar ve farkındalık yaratmak için sektörün önde gelen restoranlarının şefleri ve işletmecileriyle güçlerini birleştirdiler, ‘Metro Gurme Kutuları’nı hayata geçirdiler.

Son kullanıcıların restoranlarda sipariş verip tüketemedikleri ürünleri değerlendirecekleri gurme kutularını heyecanla bekliyoruz.

İstanbul’da adettir, manzara ve yemek ters orantılıdır.

Bir mekanda çok güzel bir manzara varsa, yemeği genelde iyi olmaz.

Şimdi bu gerçeği çürüten yeni bir restoran var hayatımızda, L’assiette. Les Ottomans’ın rıhtımında bu yaz açılan L’assiette’e Contemporary Istanbul’un direktörü Kamiar Maleki ile birlikte gittik.

Yemekler beklentimin çok üstündeydi, özellikle lakerda ve levrek iskender harikaydı.

Contemporary Istanbul ile ilgili harika gelişmeler var.

Bir dönem İstanbul’da yaşamış olan İranlı sanat koleksiyoneri Kamiar Maleki sadece fuarın direktörlüğünü üstlenmekle kalmamış, aynı zamanda İstanbul’un ve hatta Türkiye’nin turizm ve kültür elçiliğini de üstleniyor.

Hem sanıldığının aksine çok da büyük olmayan uluslararası çağdaş sanat dünyasında anlattıklarıyla, hem de sosyal medyada paylaştığı İstanbul fotoğraflarıyla.

Maleki, Ali Güreli ile birlikte fuarda da büyük yenililiklere imza atacak.

Bana göre bir ütopyaydı, Hüsamettin Koçan’a göre ise bir hayal...

Beklenenden kısa sürede gerçek oldu, hatta geçen yıl 10. yaşını kutladı.

Evet, Hüsamettin Koçan’ın Bayburt’ta, doğduğu Bayraktar (eski adıyla Baksı) köyünde kurduğu Baksı Müzesi’nden söz ediyorum.

İki yıl önce Avrupa Konseyi Müze Ödülü’nü kazandı.

Yarın, Prof. Dr. Hüsamettin Koçan’ın çocuklukta yaşadığı, hafızasına derinlemesine işlemiş bir anın izini taşıyan, “Ayağımdaki Diken” sergisi Bayburt Baksı Müzesi’nde açılıyor.

Hüsamettin Koçan’ın Baksı Müzesi’ndeki ilk kişisel sergisi, 70. yaş ile gelen 44. kişisel sergisi.

Aynı zamanda Türkiye’nin doğusunda şimdiye kadar açılmış en kapsamlı kişisel sergi olma özelliğini de taşıyor.