Bize göre bir ütopyaydı, Hüsamettin Koçan’a göre ise bir hayal...
Beklenenden kısa sürede gerçek oldu, hatta bu yıl 10. yaşını kutluyor.
Evet, Hüsamettin Koçan’ın Bayburt’ta, doğduğu Bayraktar (eski adıyla Baksı) köyünde kurduğu Baksı Müzesi’nden söz ediyorum.
İki yıl önce Avrupa Konseyi Müze Ödülü’nü kazandı ve ödülün sembolü olan Miro’nun ‘Güzel Göğüslü Kadın’ heykelini bir yıl boyunca müzede misafir etme hakkını da...
Yönetim kadınlarda
Müzede çağdaş sanat koleksiyonunun yanında türünün belli başlı örneklerini içeren geniş bir halk resimleri koleksiyonu ve yerel el sanatı örnekleri de sergileniyor.
Şimdi bir de 10. yıl için bir kitap yayımladılar: ‘GED (Yüksek yer, tepe anlamında): Baksı’da 10 Yıl’.
Kitabın tasarımı için “Çok dişi değil mi?” diyor Hüsamettin Koçan, Baksı Kültür Sanat Vakfı ile Sultanahmet’te bir araya geldiğimizde.
Hemen ardından da ekliyor, “Bizim yönetimin tamamı kadın. Kadın doğuruyor, bakıyor, büyütüyor, bekliyor. Her zaman sahip çıkan kadın oluyor. Biz de kadınlar için daha çok çalışacağız.”
Gerçekten de vakfın başında hayalini birlikte gerçekleştirdiği eşi Oya Koçan var, yönetimde ise Rana Erkan Tabanca’dan Esra Ekmekçi’ye tanıdık isimler dikkat çekiyor.
Bayburt’a kadın istihdam merkezi
Hüsamettin Koçan, yeni projeyi heyecanla anlatıyor: Bayburt’ta bir kadın istihdam merkezi açıyorlar.
Amaç, doğal boya, el işi atölyeleriyle kadının istihdama katılmasını sağlamak ve yöredeki kadınların üretimini uluslararası pazara açmak.
Bu merkezin tasarımı Tabanlıoğlu Mimarlık’ın ortağı Melkan Gürsel’e ait.
“Gençler bizi açık tutacak”
Baksı Müzesi sadece kadınları değil, çocukları da düşünüyor, 2013 yılından beri Öğrenci Sanat Şenlikleri düzenleyen müze yetenekli çocuklara verdiği bursları yaygınlaştırmayı hedefliyor.
Bayburt’un yanı sıra Erzurum, Trabzon, Artvin ve Gümüşhane’de de burs verilecek, her ilde 15 çocuk Baksı Müzesi bursundan yararlanabilecek.
Bir de, aralarında yazar, sanatçı ve küratörlerin de olduğu Gelecek İçin Projeler Grubu kurmuşlar.
“Biz ne yapacağız dediklerinde, cevabım değişmiyor, proje getireceksiniz, biz de reddedeceğiz, siz yeni projeler getirmeye devam edeceksiniz. Bizi açık tutacaksınız diyorum” diye anlatıyor Hüsamettin Koçan.
Artık sıranın müzenin ve vakfın sürdürülebilirliğine geldiğini vurgulayarak.
“Turizm aktörü sayılırız”