Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Şanslıydım, geçen yıl bütçeye uygun sanat fuarı Mamut Art Project’i (MAP) Lüset-Mustafa Taviloğlu ve Murat Pilevneli gibi Türkiye çağdaş sanat piyasasının etkili isimleriyle birlikte gezme fırsatım oldu.
Bir kez daha gördüm, genç bir sanatçının işlerinin önemli bir koleksiyoner tarafından satın alınması sadece sanatçının gelecek vaat etmesine bağlı değil.
Koleksiyonerin gençlere destek olma isteği de önemli.

Genç sanatçıların şansı: MAP

Koleksiyonerlerimiz belli ki genç sanatçıları destekliyor.
Geçen yılki açılışta kırmızı noktaları say say bitmedi, bu kadar çok işin satıldığını görüp de şaşırmamak elde değildi.
Genç sanatçılarımız aslında çok şanslı, çünkü Mamut Art Project işlerini koleksiyonerlere ulaştırabilmek için iyi bir fırsat.
Şimdi üçüncü yılında, Mamut Art Project, Akkök sponsorluğunda daha da güçlendi. Projenin fikir sahibi Seren Kohen ile buluştuk, bu yıl 1000 kişinin başvurmasından Agah Uğur, Başak Şenova, Eda Kehale Argun, İnci Eviner ile Osman Erden’den oluşan jüri tarafından yapılan seçime kadar detayları konuştuk.
“Günümüzde sanatın çoğunluğa ulaşamadan, galeriler ve büyük koleksiyonerler arasında sıkışıp kaldığını; steril galeri alanları dıs¸ında görünürlük kazanamayan çok yetenekli sanatçılar olduğunu üzülerek görüyoruz. Yolun başındaki sanatçılar, yeteneklerini tanıtabilecekleri ortamlara zor ulaşıyor. Sanatsever cephesinde ise, sanata sadece çok üst bir tabakanın ulaşabileceği gibi yanlış bir düşünce yaygın.
Galeri ya da atölye gezme alışkanlığı olmayan kişilerin sanat ile bir araya gelebildikleri noktalarda fiyatların yüksek kaldığını görüyoruz.
Uzman bir jüri tarafından seçilmiş yetenekli sanatçılarla onların erken evrelerinde tanışmak, sanat eseri edinmeyi düşünenler için de bir avantaj. Sanatın, ulaşılabilirlik ile daha çok yaygınlaşabileceğine ve bu şekilde genel olarak tüm sanat alanlarında daha büyük bir kitleye hitap edilebileceğine inanıyoruz. Çünkü her bireyin beğeneceği ve onda bir his uyandıracak en azından bir sanatçı / sanat eseri bulabileceğini düşünüyoruz.
Bu noktada, sanatseverler ile sanatçıların uygun platformlarda bir araya gelmesi önem kazanıyor. Mamut’u bu anlamdaki bir açığı kapatma umuduyla tasarladık.” diye anlatıyor Seren Kohen. Mamut Art Project bu yıl 26-29 Mart’ta Maçka Küçükçiftlik Park’ta gerçekleşecek.
Heyecanla bekliyoruz.

Haberin Devamı

Beyoğlu yükselişte

Haberin Devamı

Son günlerde çok konuşulan bir mekân: 1901 Cafe & Bistro. Beyoğlu’nda yeni açılan The Public Hotel’in iç bahçesinde. Malum, son zamanlarda Beyoğlu’nda binalar yenileniyor ve butik otel olarak açılıyor. Tarihi binalar yüksek tavanlarıyla zaten önde başlıyor İstanbul eğlence hayatındaki hızlı yarışa.
1901, sağlıklı yemekleriyle ve dekoruyla olduğu kadar cuma akşamları Pelin Özer’in sahneye çıkmasıyla da konuşuluyor. Hâlâ gitmediyseniz bir an önce denemekte fayda var.

Dünya markasına Türk tasarımcı

Yerli markalarda anlamsız bir yabancı tasarımcı merakı var. Sanki bir yabancı isim cümle içinde kullanılırsa ürünün ya da markanın değeri katlanarak artacakmış gibi... Oysa dünyanın en büyük markaları isimlere ya da kökenlere değil yapılan işlere, tasarıma bakıyor.
Bunun en iyi örneklerinden birini gördüm bu hafta. Ünlü lens markası Bausch + Lomb şimdi gözlük üretmeye başlıyor.
Bunun için de bir Türk tasarımcıyı seçmişler: Can Yalman. Can Yalman Design’ın optik ve güneş gözlükleri koleksiyonu Milano Mido Fuarı’nda tanıtıldı. Dünyaca ünlü markaların Türk tasarımcılara koleksiyonlarını emanet etmesi gurur verici.

Haberin Devamı

1 güne 2 festival
Bu yaza iyi bir başlangıç yapmak için heyecanla beklenen iki festival var. Biri Babylon Soundgarden Festival. Diğeri ise Chill Out Festival. Babyloncular Soundgarden’ı farklı yerlerde yapmaktan sıkılmış ve festivale ev sahipliği yapacak yeni bir mekan arayışına girmişler.
Soundgarden bu yıl, Dalia Beach’in yerinde açılacak olan Babylon Kilyos’ta gerçekleşecek.
Burası, sadece bir plaj ya da konser / festival alanı değil, aynı zamanda yaz-kış açık olacak, kışın şömine karşısında keyif yapılacak, bisikletinizi bırakabileceğiniz, organik tarım yapabileceğiniz yeşil bir alana dönüştürülüyor.
23 Mayıs’tan itibaren hayatımızda olacak.
Chill Out ise bu yıl Bahçeköy’de Life Park’ta gerçekleşecek. Peki ama ne zaman?
İki festival de aynı gün, 23 Mayıs’ta.
Bir nedeni vardır mutlaka, ama nedeni ne olursa olsun aynı kitleye hitap eden iki festivali aynı güne denk getirmek olacak iş değil.