Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bugün Marka Konferansı’nın ikinci günü. Sahnede iki konuğum olacak, biri dünyanın en önemli sanat fuarlarından Frieze’in kurucusu Matthew Slotover, diğeri Sanayi 313’ün yaratıcısı Enis Karavil.

Matthew Slotover ve tasarım yazarı ve tarihçisi eşi Emily King’i Hüseyin Çağlayan sayesinde tanıdım.

Bugün Emily King de Marka’da Hüseyin Çağlayan ile konuşacak.

Malum, dünyanın en önemli sanat markalarından biri Frieze.

Londra’da bir kültür-sanat dergisi olarak başladı, şimdi ise her yıl farklı zamanlarda Londra ve New York’ta düzenlenen çok önemli bir sanat fuarı.

Haberin Devamı

Hatta sanat koleksiyonerleri için eserleri Frieze’den almak da artık bir artı değer.

Matthew Frieze etkisini anlatacak, koleksiyonerlerin bir sanat eserini neden Frieze’den almayı tercih ettiklerini, Frieze’in bir ölçü ya da sanatla tanışma aracı olup olmadığı sorularını cevaplayacak.

Frieze’den Sanayi 313’e

Kendi kişisel koleksiyonu için stratejisini de bizimle paylaşacak.

Türk çağdaş sanatçılarının dünya çapında olabilmeleri için izlemeleri gereken yol hakkında da önemli ipuçları verecek.

Minimal abartı kavramını hayatımıza soktu

Enis Karavil ise Sanayi 313’ün kuruluş hikâyesinden başlayacak.

Çoğumuzun yapamadığını yapmış, kendi arızalarını çözmüş, rahatsızlığı kaldıraç olarak kullanmış ve pozitife çevirmiş.

Sonunda da kendine koyduğu hedeflerle örtüşen bir iş modeli çıkmış ortaya.

İşletme eğitiminden sonra bir seyahat sırasında 313 gibi bir yer hayal etmiş, yemek, tasarım, mimariyi bir araya getiren bir multi disipliner mekân yaratmış.

Neden sanayiyi seçtiğinden ve hayatımıza kazandırdığı minimal abartı kavramından da bahsedecek.

Bundan sonra hem yurt dışında hem yurt içinde yeni projelerinden de söz edecek.

Heyecanla bekliyorum.

Uzun ince bir yol

Şimdi size içeriden bir bilgi:

Marka’da en korkutucu şey, kurucusu Ayşegül Yürekli Şengör’ün saniyeleri hesaplayan titizliği değil, izleyiciler arasında yapılan “catwalk” bölümü.

Ne sahne, ne ışıklar, ne de bangır bangır müzik böyle ürkütücü değil.

Halı kaplı uzun ince yoldan basamaklar inerek yürüyorsunuz, sonra sahnenin önüne gelince 5 basamaklı minik bir merdiven engeli daha var.

Haberin Devamı

Bu engeli de başarıyla atlatıp sahneye çıkmayı başarabilirseniz işte o zaman konuşma başlıyor.

15 dakikalık geri sayımdan daha stresli olan ise bu engeli iğne topuklarla atlatıp atlatamayacağınız, özellikle de bütün Marka konuşmacıları son derece çevik ve atletik iken bu içinize daha da dert oluyor.

Elimde değil, provada sahneye adım atar atmaz ağzımdan ilk çıkan “Offf, ne kadar uzunmuş bu yol” oluyor.

Neyse ki prova var da o acemiliği üzerinizden atabiliyorsunuz.

Doğduğunuz günün Milliyet’i sizin olsun!

Marka 2017’nin sponsorlarından Milliyet gazetesi.

Milliyet standında doğum tarihinizi paylaştığınızda, o günün ve yılın Milliyet gazetesi sizin oluyor.

Marka’ya katılıyorsanız bu saklamalık dev hizmetten yararlanmayı unutmayın.