“Kuzu kuzu al, burda 5 lira, içeride kuzu kuzu 20 liraya alacaksın...”
Böyle bağırıyor satıcılar.
Ellerindeki naylon yağmurluklara bakıp gülüp geçiyoruz.
Derken bir anda yağmur bastırıyor.
Bir tek en ön sıradaki Arzu Sabancı şemsiyesini açıyor.
Başka kimse şemsiye, yağmurluk vs. getirmeyi aklına getirmemiş bile.
Herkes sırılsıklam oluyor.
Bulabilen 20 liraya kuzu kuzu naylon yağmurlukları alıp, başından geçiriyor. Bulamayanlar ise umursamıyor bile. Leyla Alaton’dan Burcu Esmersoy’a herkes ayakta. Hep bir ağızdan şarkılar söyleniyor, dans ediliyor.
Kimsenin gitmeye niyeti yok. Koskoca Açıkhava Tiyatrosu’nda tek bir kişi bile gitmeye kalkışmıyor.
Herkes mıhlanmış gibi olduğu yerde.
Üstelik sahnede şov yok, güzel kadın kontenjanından dansçılar yok.
Sadece Tarkan ve öpücük yollayarak teşekkür ettiği orkestrası var.
Tabii bir de Tarkan’ın çapkın göz süzüşleri, tek başına bile sahneyi dolduran dansı, az rastlanan star ışığı var.
Ceyda Balaban imzalı styling’i son derece sade, gösterişten uzak, bağırmıyor.
Kıyafetler Tarkan’ın önüne geçmiyor.
Tarkan, en yalın haliyle karşımızda ve bu haliyle bile dünya starları kadar sahneyi dolduruyor.
Bazı şeyler tesadüf eseri olmuyor işte.
Zaten asıl mesele hiç şovsuz, hiç sürprizsiz de binlerce kişiyi böyle etkileyebilmek.
Özlemişiz.
GÜVENİLİR KADIN VE GÜLERYÜZLÜ KATİL
İki karısını öldüren adamı televizyonda konuk almak ve “Erkek, karısını neden öldürür?” diye sanki dünyanın en olağan sorusunu soruyormuş gibi davranmak...
Bir de üstüne “Bu kadar güleryüzlü bir katil gördünüz mü?” diye iki cinayet işleyen adamı sevimli hale getirmek ve neredeyse bağrımıza bastırmak...
“Yaptıkları için tövbe etti” diye affedilebileceğini ısrarla anlatmaya çalışmak, öldürdüğü kadınlardan birinin oğlu canlı yayına telefonla bağlanıp da “Reyting için katili ekrana çıkardınız” diyerek tepki gösterince telefon bağlantısını kesmek...
Bu da yetmezmiş gibi CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın eleştirilerine kulak verip, alıştığımız dobra tavrıyla özür dileyeceğine; terbiye sınırlarını zorlamak, konuyu botoksa kadar indirgemek...
Sonra Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan gelen tepkilere ise bir şey diyememek...
İşte karşınızda defalarca çoğunluk tarafından Türkiye’nin ‘en güvenilir’ kadını seçilen Seda Sayan...
Tamam, programın sponsoru çekildi.
Peki ama sorarım size, reytingleri ne kadar düşecek?
Ne yıkabilir bu sonsuz güveni?
Kadına şiddete çanak tutmak mı?
Çok iyi niyetli gördüm sizi.