* Bu yıl Emmy’lerde sürpriz yoktu. Geçen yıl kazananlarla bu yıl kazananlar neredeyse aynıydı. Bu da “Ödüllere karar veren Televizyon Akademisi, monotonluk sever” konuşmalarına neden oldu.
* Aslında çok sürpriz olmayacağı daha gecenin sunuculuğunu üstlenen Seth Meyers’in açılış cümlesinden belliydi:
“Ağustos ayında, bir pazartesi gecesi yayınlanıyorsa ve televizyon dünyasını doğru anladıysam, Emmy’ler yakında yayından kalkar...”
Bir cümle yetti durumu özetlemeye.
* ‘Modern Family’ 5 sezondur üst üste en çok ödül alan komedi dizisi. Her ne kadar Ellen DeGeneres “Hem de ABD daha buna hazır değil diyenlere rağmen” diye tweetlese de, artık bu kadar çok ödül alması tartışılıyor.
‘Veep’, ‘Louie’, ‘The Big Bang Theory’, ‘Orange Is The New Black’, ‘Silicon Valley’ gibi güçlü rakiplere rağmen demek daha doğru olmaz mı zaten?
* Kırmızı halıda, kırmızı elbiseler dikkat çekti. Yine de ne kıyafetler, ne de saç-makyajlar başarılıydı. Sıcak ve nemden saçlar zaten bozulmuştu.
* ‘Girls’ün yıldızı Lena Dunham’ın kabarık tül etekli Giambattista Valli elbisesi de, ‘Mad Men’in yıldızı Christina Hendricks’in kırmızı Marchesa elbisesi de, ‘American Horror Story: Coven’in yıldızı Sarah Paulson’ın kırmızı puantiyeli siyah tül Armani Prive elbisesi de birbirinden kötüydü. Hatta Heidi Klum’un mercan rengi Zac Posen elbisesi ve Kerry Washington’ın turuncu Prada elbisesi de son derece sıradandı.
* Gecenin en şıklarından biri karnı burnunda olmasına rağmen Hayden Panettiere’ydi. Lorena Sarbu tasarımı altın rengi elbisesiyle parlıyordu.
Sofia Vergara’ya beyaz Roberto Cavalli elbisesi, Claire Danes’e dantel, işlemeli Givenchy elbisesi yakışmıştı.
Robin Wright ise House of Cards ile ödül alamasa da sırtı tamamen açık, beyaz Ralph Lauren tulumu ve başarılı saç kesimiyle her zamanki gibi çok şıktı.
* Gece boyunca en çok konuşulanlardan biri ‘En İyi Drama Dizisi Ödülü’nü alan ‘Breaking Bad’in keşke 6’ncı sezonunu da görebilseydik temennileriydi.
* Jodie Foster’ın iki yıl önce Altın Küreler’deki bitmeyen konuşmasından sonra bu yıl komedi yönetmenliği dalında ‘Orange Is The New Black’ ile aday olmasına rağmen ödül alamaması sevindirdi.
* Mini dizilerde ‘En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü’nü ‘American Horror Story: Coven’ ile Kathy Bates aldı. Aynı dalda Julia Roberts’la rakip olmasına rağmen ödülü kazanması hem şaşırttı, hem sevindirdi.
* Kathy Bates, Julia Louis-Dreyfus ve Jessica Lange gibi 50 yaş üstü kadın oyuncular ödül alarak televizyonda sadece genç yıldızların başarılı olmadığını gösterdi.
* ‘True Detective’ beklendiği kadar ödül alamadı. ‘True Detective’in yıldızları Matthew McConaughey ve Woody Harrelson’ı ve uyumlu takım elbiselerini sahneye davet ederken “True Detective’in yeni sezonunda rol alacakları dedikodusu olmayan tek oyuncular” dendi. Gecenin yıldızı aslında bu ikiliydi ve onları sahnede daha çok görmek istedik.
* Gecenin gafı, ödül kazanan kişinin adını yanlış telaffuz eden Gwen Stefani’den geldi. Gerçi yüzündeki değişikliklerle Gwen Stefani’yi adını söylemeseler tanımak bile mümkün olmazdı.
* Billy Crystal’in Robin Williams anısına yaptığı konuşmayı çok beğenenler de, hiç beğenmeyenler de oldu.
* Julie Louis-Dreyfus ve Bryan Cranston’ın bir araya gelmesi ‘Seinfeld’ buluşması olarak yorumlandı ve ‘Seinfeld’ hayranlarını mutlu etti.
* Bu yılki Emmy’lerle ilgili en iyi şey, planlanan zamanından iki dakika erken bitmesi oldu. Televizyon Netflix sayesinde ileriye giderken, ödül törenleri bir kez daha geri kaldı. Üstelik Netflix dizileri Emmy’lerden nasibini de alamadı.
Görüyoruz ki, bizdeki gibi ABD’deki ödül törenlerinde de sıkıntılar yaşanabiliyor. Bu yıl Emmy’leri izlerken, demek ki bir tek bizde olmuyormuş diye kendimizi avuttuk.
Sanırım tek faydası bu oldu.