Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

4 saatlik uçuştan sonra kendinizi Maldivler’de gibi hissetmek için Jumeirah’ya, plaja gidilmeli. Buradaki sonsuz servis, mutlaka görülmeli. Güneş gözlüğünüzü temizliyor, yüzünüze Evian su spreyi bile püskürtüyorlar.
* Dubai metrosu 09.09.09’da açılmış. Metro daha çok ilgi çeksin diye her istasyona bir alışveriş merkezi yapmışlar. Tamam, Dubai’de vergi yok ama burası İstanbul’dan çok daha ucuz sanıyorsanız, yanılıyorsunuz.
* İstinye Park gibi bir AVM isteyenler BurJuman’a gitmeli ama AVM’nin içinde bir de kayak merkezi olsun derseniz Mall of Emirates tercih edilmeli. En büyük AVM’yi gezmeye haliniz varsa doğru Dubai Mall’a...

NUSR-ET DUBAi’DE AÇILIYOR
* Dubai Mall hâlâ dünyanın en büyük alışveriş merkezi. Bir ayakkabı bölümü var ki, müze gezer gibi gezilebilir. Zaten bazı ayakkabılar cam fanuslar içinde sergileniyor.
* Dubai Mall’un hemen yanındaki Addres Otel’de, Wolfgang Puck’ın restoranı Cut’daki wagyu etleri görünce, Japonya’ya gitmiş kadar olunuyor. Sonrasında iki asansör değiştirerek Address Otel’in panoramik manzaralı barı Neos’a gidiliyor.
* Şimdi Dubai’deki Cut’a Türkiye’den güçlü bir rakip geliyor, Nusr-et çok yakında Four Seasons Otel’de açılıyor.
* Türkiye’den bir transfer daha var Dubai’de; yeni açılan Big Chefs.
* Gecenin ilerleyen saatlerinde doğru Cavalli’ye... Modacı Roberto Cavalli’nin, Fairmont oteldeki havalı restoran ve gece kulübü. Mekan da, Cavalli tasarımları kadar frapan. Tavandan sarkan dev kristal avizeler, leopar desenleri, bol şıkırtı dikkat çekiyor. En etkileyici yeri asansörü. İçinde bir oturma grubu var, müzik bangır bangır, ekranda Cavalli defilelerinden görüntüler...
* Cavalli’den sonra da plan belli. Aynı otelin içindeki The 400 Club’a gidiliyor. Burası tam bir görme ve görünme yeri.
* Geceleri hâlâ değişmeyen adres Zuma. Doğuş Grubu’nun satın aldığı Japon restoranının lounge’u da restoranı kadar popüler. Aynı ayarda başka bir havalı Japon restoranı da Okku.
* Uzun bir geceden sonra brunch için Gold&Diamond Park’taki More’a gidiliyor. More, Dubai’nin The House Cafe’si. Özellikle kahvaltısı ve tatlıları süper.

Haberin Devamı

* Dubai’de yaşayan Türkiyeli expat’lerin en popüler yaşam alanı Palm.
Denizin üstünde, palmiye şeklinde yaratılmış yapay bir ada. Evler ve rezidanslar var; önünde de havuz, deniz ve kumsal.
Palm’daki sitelerin spor salonlarında bile Türkçe müzik çalıyor.

Haberin Devamı

* Dünyanın en yüksek binası Burj Khalifa’nın tepesinden Dubai’yi izlemeli. Çölde neler yapıldığına bir kez daha şaşırmak ya da 123. katındaki Atmosphere restoranda yemek yemek için. Burj Khalifa’ya akşam eğlenmeye gidilecekse; Armani Otel’in gece kulübü Armani Prive doğru adres.
* The One and Only Hotel’de kendinizi Dubai’de değil de, tropikal bir adada zannetmek mümkün. Bir de kapısında kuyruklar olan Kasbar adlı gece kulübü var; gidilmeli.
* Çağdaş sanatla ilgilenenler için Alserkal Avenue mutlaka görülmeli. Burası bizim Tophane gibi galerilerin yeni yeni toplandığı bir bölge. Gitmişken Ramin Salsali’nin Salsali Özel Müzesi de gezilmeli.
* Çölde safari yapılmalı, tabii araba tutmuyorsa ve mideniz elveriyorsa. “Yok, ben almayayım” derseniz, çöldeki otellerden birine gidip nargile sefası da yapılabilir.
* Atlantis, su parkı ve dev akvaryumuyla çocuklular için bir cennet. İçinde yetişkinleri sevindirecek iki yer var, Japon restoranı Nobu ve İtalyan restoranı Ronda Locatelli.
* Oraya kadar gitmişken üşenilmemeli ve Abu Dabi görülmeli. Çünkü Abu Dabi bir sanat merkezi olma yolunda.

Haberin Devamı

* ‘İhtişamın suyu nasıl çıkarılır?’ görmek isterseniz Burj Al Arab gezilmeli. Dünyanın en pahalı kokteyli de burada...