Çocuk hakları tartışılmaz!

Her şeyi tartışmaya açığım.

Kimse her konuda aynı düşünmek zorunda değil.

Politik görüşler de, inançlar da farklı olabilir.

Televizyonda da Meclis’te de sosyal medyada da pekâlâ her konu tartışılabilir, çoğunda uzlaşma sağlanamasa da...

Tartışamayacağımız tek bir konu var, o da çocuk hakları.

Söz konusu çocuk istismarı olunca, tartışacak bir şey de kalmıyor geriye.

Aile ya da çocuk rızasıyla yapılan işler deyip geçemeyeceğimiz bir konu bu.

Kimsenin küçücük bir çocuğa hayat boyu unutmaya çalışacağı acıyı hayat boyu hatırlatmaya hakkı yok.

Resmi nikâhla da olsa.

Salıya kadar vakit var, yapılan hatalar da varsa yanlış anlaşmalar da bu sürede düzeltilmeli.

Çocuklar bunu fazlasıyla hak ediyor.

Görmezden gelme tasarımı

Çocukların hayatını karartacak bu tasarıyı gördükçe birkaç gün önce gezdiğim İstanbul Tasarım Bienali’nin başlığını tekrarlıyorum, “Biz insan mıyız?”

Galata Özel Rum İlköğretim Okulu’ndaki serginin en tüyler ürpertici kısmı geliyor aklıma, “Görmezden gelmenin tasarımı bile tasarımdır”.

“Sığınmacılar ve iklim değişikliği gibi uzun süredir belirgin ve medyadan canlı izlenen sorunlarda bile eyleme geçilmiyor.

Dünya her şeyi izleyip hiçbir şey yapmama kabiliyeti geliştirdi.

Bu eylemsizlik tasarlandı.

Görmezden gelmek şekillendirildi” diyor bienal manifestosu.

Çarpıcı örneklerle de destekliyor söylediklerini.

Ama bir yandan da hayvanat bahçesinde mutsuz olduğu için insan hakları kazanan

Sandra adlı orangutanın hikâyesini anlatıyor.

Sandra’nın özgürlüğü için Buenos Aires’te seferberlik ilan ediliyor ve orangutan sonunda parmaklıklar arasında yaşamaktan kurtuluyor.

Bir yanda iyice ümitsizliğe kapılmamıza neden olan gerçekler, bir yandan da biraz da olsa gülümsememizi sağlayan veriler...

Son gün: 4 Aralık

İstanbul Tasarım Bienali pazara kadar Galata Özel Rum İlköğretim Okulu, Depo, Studio - X İstanbul’da devam ediyor.

Alt Sanat Mekanı ve İstanbul Arkeoloji Müzesi’ndeki sergiler ise 4 Aralık’a kadar devam edecek.

Mutlaka gezin, gezebildiğiniz kadarını.

Mümkünse bir rehber eşliğinde.

İKSV’nin görevlendirdiği tüm rehberler çok bilgili, onları dinlemek de ayrı bir boyut katıyor gördüklerinize.

İnternette en çok aranan kitap

Bir magazin programında gündeme geldi, sosyal medya yıkıldı, ‘Kürk Mantolu Madonna’yı şarkıcı Madonna’nın hayatı sananlar karşısında.

Sabahattin Ali’nin kitap kapağına bakarak, 1943’te yazıldığını duyunca “Madonna var mıydı, o yıllarda?” diyen mi istersiniz, “Ben kitabı okudum” deyip Madonna’nın aşkları, ilişkileri hakkında olduğunu iddia eden mi?..

Tabii bu arada “Kitabı okudum, iyi, ama bir şey kalmadı” diyen TV ünlüsünün Türkiye’de şarkıcı Madonna’nın filminin yapılacağına inanması ve doğal karşılaması da cabası.
Sabahattin Ali’nin kızı Filiz Ali haklıydı, “Bu hanım Madonna’yı benimsemiş ‘bizim’ diyor. Ama asıl bizim olan yazarı bilmiyor. Yazıklar olsun!” diye isyan etmekte.
Sonunda, bahsedilen TV şahsiyetinin çaresizlikle konuyu ‘primadonna’ya bağlama çabası karşısında ise onun yerine utandık izlerken.

Bu kadar vahim bir gaftan sonra, şimdi ise internette en çok aranan kitabın ‘Kürk Mantolu Madonna’ olduğunu öğreniyoruz. Sevinmeli mi, üzülmeli mi, şaşırdık!