Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

CAN MANAY MI, 216 MI
Yeni yılda en çok konuşulan şey Arif V 216 oldu.

Filmle ilgili çeşitli yorumlar yapıldı. Belki de uzun bir süre sonra herkes hemfikirdi filmin ne kadar iyi olduğu hakkında.

Yapılan yorumlar arasında beni en çok güldüren yakın arkadaşım Aslı’dan geldi.

Fi dizisindeki Can Manay karakteriyle Ozan Güven’e bir kez daha hayran kalmış ve daha sonra Ozan Güven’in oynadığı Eti Karam reklamından gözlerini alamamış olan Aslı, “Arif V 216’yı izleyip izlememek arasında kararsızım” dedi tüm ciddiyetiyle.

“Neden izlemeyeceksin, tabii ki izlemelisin” dediğimde cevabı patlattı:

Haberin Devamı

“Ben Ozan Güven’i robot karakteriyle görmeyi kaldırabilir miyim bilmiyorum” dedi şakayla karışık.

Belki de bu söylediğiyle bütün kadınların hislerine tercüman oldu.

Haklı kendine göre, çünkü gerçekten de Ozan Güven 216’nın hakkını veriyor ve Türk sinemasında alıştığımız kalıpları yıkıyor usta oyunculuğuyla.

Artık usta oyuncular nasıl göründüklerine, iyi kötü karakter canlandırdıklarına takılmıyor.

Önemli olan oyunculuklarını konuşturmak.

İşte o yüzden Aslı hem haklı hem haksız Arif V 216’yı izlemekte kararsız kalmakta.

Çünkü 216 ve Can Manay iki ayrı uçta karakterler ve doğrusu Arif V 216’yı izlerken aklınıza Can Manay tabii ki gelmiyor.

İşte usta oyunculuk zaten böyle bir şey, sırf çok beğenilen bir karaktere kilitlenmek yerine, acaba imajımı bozar mı kaygısı yaşamadan, sadece işine bakmak.

Arif V 216’nın en büyük başarılarından biri de böyle düşünen dev bir kadroyu bir araya getirmesi.

O yüzden filmi kaçırmayın!

CAN MANAY MI, 216 MI
İKİ BÜYÜK USTAYA VEDA

Hayatları boyunca hep çok güzel hikâyeler anlattılar bize, hem Aydın Boysan hem Münir Özkul.

İki büyük usta da başlı başına birer değerdi ve sonsuz saygıyı hak ediyordu.

Doğrusu asla aramızdan ayrılamazlar gibi geliyordu hepimize.

Uzun ömürlerine sığdırdıkları her şey iz bırakmıştı kalplerimizde.

Ölüm kimseye yakışmıyor, ama bazı insanlara daha da yakışmıyor işte.

Münir Özkul’a sosyal medya ne kadar acımasız olsa da, hasta yatağında mücadele verirken onu defalarca öldürüp diriltse de, aslında hep biliyorduk ne kadar çok sevildiğini.

Haberin Devamı

Münir Özkul’dan da Aydın Boysan’dan da çok şey öğrendik.

Neyse ki sık sık “İyi ki varsınız!” diyebildik yüzlerine hem dost sohbetlerinde, hem yaptıklarını izlerken.

Zor dönemlerde zor koşullarda çok iyi işlere imza attılar, kaç devir geçti, onların etkisi hiç geçmedi.

İkisinin aynı anda aramızdan ayrılması da tuhaf.

Gidişleriyle her geçen gün daha da özlem duyduğumuz masumiyeti de bir kez daha hatırlattılar.

Herkesin arkasından söylenenler onlara yakışmıyor, sadece saygıyla ve gülümseyerek anarak güle güle diyebiliyoruz. Hepimizin başı sağ olsun!