“BALTAYLA ADAM ÖLDÜRSEM BU KADAR HABER OLMAZDIM”

Beşiktaş’ta bir otelin balo salonundayız. Karşımızda Facebook’un COO’su (İcra Kurulu Başkanı) Sheryl Sandberg var. Forbes listesinde; dünyanın en güçlü 10’uncu kadını. Sandberg, “Annem bile ‘Michelle Obama’dan daha güçlüymüşsün’ diye dalga geçti, bu listelere inanmamak lazım” diyor.
Onu daha önce ‘Time’ dergisinin kapağında masum fotoğrafıyla da görmüş olabilirsiniz, fotoğrafın üzerinde yazan “Başarılı olduğu için ondan nefret etmeyin” spotuyla da...
Çok kolay değil onu uzaktan sevmek, ne de olsa karşımızda 43 yaşında, iki çocuk annesi, evli bir iş kadını var.
Tamamen kendi kendine yaptığı 500 milyon dolarlık bir servete sahip. ‘Lean In’ adlı kitabıyla kadınlar, iş hayatı ve liderliği sorguluyor.

“TÜRKİYE DAHA İLERİ”
Sheryl Sandberg, şimdi Capital ve Ekonomist dergilerinin düzenlediği CEO Club etkinliğinde konuşuyor. Türkiye’nin kadına verdiği değerle başlıyor konuşmaya: “Türkiye ABD’den daha ileri. ABD’nin bir kadın lideri olamadı ama Türkiye’nin kadın başbakanı oldu!”
Atatürk’ün kadınlara tanıdığı haklara kadar getiriyor sözü. Belli ki dersini iyi çalışmış, Türkiye tarihine hakim.
Daha sonra dengenin öneminden bahsediyor; evle işi dengelemek gerektiğinden...
İş hayatında daha başarılı olmak için özel hayatta da sorumlulukları eşle eşit paylaşmak gerektiğini anlatıyor. Erkeklere bir de tavsiye de bulunuyor, “Eşinize çiçek alacağınıza, bulaşık ya da çamaşır yıkayın” diye.

Sheryl Sandberg, ‘Vodafone Önce Kadın’ programının tanıtıldığı standı ziyaret etti.

“KADIN KALIN!”
Konuşmadan sonra soru-cevap başlıyor. Ertuğrul Özkök’ten Leyla Alaton’a birçok kişi soru soruyor.
Leyla Alaton, “Ben her zaman söylüyorum, feministim” diye başlıyor. Kadınların kadınlara destek olmasının, kızkardeşliğin öneminden bahsediyor. Sonra da “Hillary Clinton’ın ekibinde politikaya atılacak mısınız?” diye soruyor. Sheryl Sandberg yuvarlak bir cevap veriyor. Yine sözü dönüp dolaştırıp “Daha çok kadın lider olmalı”ya getiriyor ve ekliyor: “Ama liderlik uğruna kadınlar kadınsı özelliklerini kaybetmemeli.”
Sandberg’e göre kadınların en büyük düşmanı kendileri. Kendi kendini eleştirmekten, “Acaba bu işin üstesinden gelebilir miyim?” diye düşünmekten, işte yükseldiğinde “Demek ki şanslıyım, doğru zamanda doğru yerdeydim” demekten vazgeçmek ve gerçekten hak ettiğini kabul etmek gerektiğini anlatıyor.

FARKLI İŞ HAYATLARI
Sheryl Sandberg, kitabında kadınlara ilham vermeye çalışırken kendi hayatından örnekler de veriyor. Hamileliğinde Google’da çalışırken arabasını uzağa park edip yürürken ne kadar zorlandığını görünce patronlarını binanın önünde hamilelere özel park yerleri olması gerektiğine ikna ediyor.
Tabii gönül ister, her hamile sorunlarını Google’ın kurucuları Larry Page ve Sergey Brin ve Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg’le paylaşabiliyor olsun ve her patron onlar kadar anlayışlı olsun. Ama ne yazık ki Silikon Vadisi dışında iş hayatı öyle değil.
Sheryl Sandberg, doğum yaptıktan sonra işten saat 17.30’da çıktığını açıkladığında kendisini manşetlerde bulduğunu anlatıyor. “Baltayla adam öldürsem bu kadar büyük haber olamazdım” diyor.
Sheryl Sandberg’in anılarını okuyanlar “O kadar imkanla ben de yapardım” deyip geçebilir. Sandberg’i servetinden dolayı modern çalışan kadını anlamamakla suçlayabilir. ‘Lean In’ kitabının gelirinin aktarılacağı ‘Lean In Vakfı’nı da sosyal devrim başlatmak yerine bir pazarlama kampanyası olarak görebilir.
Şaşırıyor muyuz? Hayır.
Yine de kitabı okumakta fayda var mı? Evet.