Babylon bu yaz Kilyos’ta

Hayır, Suma ya da BURC Beach’in yerinde değil. Babyloncular Soundgarden Festivali’ni farklı yerlerde yapmaktan sıkılmış ve festivale ev sahipliği yapacak yeni bir mekan arayışına girmişler.
23 Mayıs’ta gerçekleşecek Soundgarden’da öncelik büyük isimlerde değil, iyi müzikte.
Şimdiden Kilyos’ta eski Dalia Beach’in yerinde çalışmalar başlamış.
Burası, sadece bir plaj ya da konser / festival alanı değil, aynı zamanda yaz-kış açık olacak, kışın şömine karşısında keyif yapılacak, bisikletinizi bırakabileceğiniz, organik tarım yapabileceğiniz yeşil bir alana dönüştürülüyor.
Ahmet Uluğ, Babylon’a yakışacak bir yer olacak diyor. Heyecanla bekliyoruz.

Juju’ya ne olacak?

Geçen yaz Bodrum Mandarin Oriental’de Juju by Babylon açıldığında, Mandarin ile Babylon kadar farklı iki markanın bir araya gelmesi şaşırtmıştı.
Juju by Babylon, fiyatları ve tarzıyla Babylon kitlesinden çok farklı bir kitleye hitap etmişti.
Şimdi ise buna bir çözüm bulmuşlar.
Mandarin’in plajına Nammos’un geleceği söylentilerinin aksine Juju’nun adında ‘by Babylon’ olmadan devam etmesine karar vermişler.
Tabii, daha yaza çok var, her an her şey değişebilir. Şimdiki plan, Juju Babylon’un yan markalarından biri olacak, aynı ekip tarafından işletilecek.
Hatta yurtdışındaki bazı Mandarin Oriental’lerde de hem playlistlerini çalmak hem de bir adım daha ileri gidip Juju’yu açmak için görüşmeler de devam ediyor.

Bomonti Eylül’de açılacak

Asıl heyecanla beklenen ve açılışı yılan hikayesine dönen Babylon Bomonti için de Ahmet Uluğ “Bu kez kesin, eylülde açılacak” diyor.
“Bomonti’ye gelen olur mu?” konulu hararetli tartışmaların üzerine semtin kentsel dönüşümünden ve tabii hızlı yükselişinden de bahsediyoruz. Hatta sırf Babylon açılıyor diye Bomonti’de ev alanlar bile oluyor, Ahmet Uluğ inanamasa da.
Bomonti’de bir mahalle yaratılıyor, mimarlık ofisinden kitapçı plakçı vs.ye kadar. Konser alanı dışında Babylon Lounge’daki gibi ama daha farklı bir restoran bölümü de olacak.
Ayrıca kolay bulunmayan kitap ve plakların ve daha bilimum nesnenin satılacağı bir dükkan da planlıyorlar.
Babylon’un da bünyesinde bulunduğu Doğuş Grubu’nun yeme-içme-eğlence şirketi d.ream’in başka restoranları da bu mahallede yer alacak. Şimdilik anlaşmalar devam ettiği için isim vermiyorlar.
Geçen eylülde açılmasını beklediğimiz Babylon Bomonti bakalım önümüzdeki eylüle yetişecek mi? Hep birlikte göreceğiz.

“‘Kadın’ filmini kadınlar yazıp yönetmeli”

29 yaşında kolon kanserine yakalanıyor, 33 yaşında meme kanserine... İkisini de atlatıyor.
İki kızı oluyor.
40 yaşında, kızlarının babası, tanınmış sanat yatırımı uzmanı eşinden ayrılıyor.
44 yaşında, 21 yaşında yakışıklı bir oyuncuyla evleniyor.
İki kızı daha oluyor.
Şimdi 47 yaşında, 4 kızı ve 24 yaşındaki eşiyle mutlu mesut Londra-Los Angeles hattında yaşıyor.
O çalışırken eşi kızlara bakıyor.
Peki ama kimden bahsediyorum? Sam Taylor - Johnson.
Evet, Aaron Taylor-Johnson’ın eşi.
Uzun zamandır beklenen ve yarın vizyona girecek olan ‘Grinin Elli Tonu’nun yönetmeni.
Grinin Elli Tonu, pornografik olmasına rağmen bir ‘kadın’ filmi.
Bunu yönetmeni de, senaristi de, 100 milyon satan, 52 dile çevrilen üçlemenin yazarı, esas kadın E.L. James de söylüyor.
E.L. James, romanının film hakkını Hollywood’a satmasına rağmen filmde kendi sözünü geçirebilen ilk yazar.
Milyonlarca hayranı var ve filmde beğenmediği her detayı değiştirebilmek için “Hayranlarımı hayal kırıklığına uğratamam” diyor, “Benim hayalimdeki gibi olmazsa filmden desteğimi çekerim” diye de stüdyoya uyarıda bulunuyor.
‘Amerikan Sapığı’nı yazan Bret Easton Ellis gibi önemli bir isim bile senaryoyu yazmaya talip olduğunda “Olmaz” diyor, “Bu bir kadın filmi, kadınlar tarafından yazılmalı”.

Dr. Öz’e göre ‘libido reçetesi

’Dr. Mehmet Öz, tam 4 yıl önce ilk kitap çıktığında bütün bir TV programını ‘Grinin Elli Tonu’na ayırdı ve “Kadınların libido reçetesi bulundu” dedi.
“Kadınlar erkekler gibi görsellikle tahrik olmuyor. Kadınların beynini etkilemek lazım. Bu kitabı okuyarak hayal güçlerini kullanıyorlar ve daha çok etkileniyorlar” diye bir de açıklama yaptı.
Programa çıkan jinekolog, psikiyatrist ve seks terapisti de kitabın faydalarını anlata anlata bitiremedi.
Stüdyodaki konuklar da bu kitabı okuduktan sonra seks hayatlarının değiştiğini anlattı.
Kitabın afrodizyak bir etkisi olduğunu ve hatta ‘baby boom’a neden olabileceğini savunanlar da var. Genelde sevdiğimiz kitapların filmleri yetersiz kalıyor, hayal gücümüzün yanında.
Bakalım, E.L. James’in film çekimleri sırasındaki olağanüstü çabası işe yaramış mı?