Verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı üzgünüz!” Çok yakında geleceğimiz nokta bu. Televizyonda rastladığım spor programı 'Serbest Vuruş’ta bir kez daha gözlerim yuvalarından fırladı. Yüzü gözü siyaha boyanmış tanınmış spor adamları; isimlerini de sayalım, Sabri Ugan, Adnan Aybaba, Mehmet Baransu ve Lemi Çelik yüzlerine sürdükleri kömür ve baretlerle canlı yayındaydılar.
Siyah makyaj ve aksesuvarlarını, üstlerindeki Soma yazılı siyah kostümleriyle tamamlamışlardı. Bunu yaparak Soma’ya destek olduklarını sanıyorlardı.
“Amaç, farkındalık yaratmak” diyebilirler. Orası kesin, artık daha da farkındayız ne kadar çok kişinin aslında yaşananları hiç mi hiç anlamadığını. Artık daha da farkındayız, bu kadar büyük bir acının bu kadar fütursuzca magazinleştirilemeyeceğini.
ANLAMADAN PAYLAŞMAK
Konu dönüp dolaşıp geliyor, sempati ile empati arasındaki farka. Sempati duymak başka, empati kurabilmek çok başka.
Sempati, bireyin karşısındaki kişinin duygu ve düşüncelerini yaşaması. Empatide ise duygu ve düşünceleri yaşamak değil, anlamak var. Örneğin, karşıdaki kişi üzüntülüyse, onun üzüntüsünü anlamak empati, üzüntüsünü yaşamak ise sempati. Birinde anlamak, diğerinde paylaşım söz konusu. Bkz. Biz anlamadan paylaşanlardanız.
İşte o yüzden bugün konumuz empati olsun.
Empati veya eşduyum ne demek? Bir başkasının duygularını, içinde bulunduğu durum ya da davranışlarındaki motivasyonu anlamak ve içselleştirmek demek. Empati, bir insanın, kendisini karşısındaki insanın yerine koyabilmesi demek. Empatinin tam olarak gerçekleşmesinin üç kuralı var:
1- Bir insanın kendisini karşısındaki kişinin yerine koyarak, olaylara onun bakış açısıyla bakmak.
2- Karşıdakinin duygu ve düşüncelerini doğru olarak anlamak ve hissetmek.
3- O kişiyi anladığını ona ifade etmek.
EMPATİ NASIL KAZANILIR?
Peki ama hepimiz empati kurabiliyor muyuz? Bebekler üzerinde yapılan incelemelere göre; doğuştan empati yeteneğimiz yüksek. Ancak empati şartlara göre hızla kaybedilebilen bir yetenek. Empati yeteneğini sonradan kazanabilmenin yolu ise belli. Maddelerle anlatalım.
1- Açık uçlu sorular sormak.
2- Yavaş hareket etmek ve yorumda bulunmak.
3- Hızlı yargılara varmaktan kaçınmak.
4- Kendi davranış ve düşüncelerimizi anlamaya çalışmak.
5- Geçmişten ders almak.
6- Olayları akışına bırakmak
7- Kendimiz ve karşımızdakilerin davranışları için belli sınırlar oluşturmak.
Empati, olumlu amaçlar için kullanıldığında işbirliği, üretkenlik, refah ve mutluluğu artırıyor. Kötü amaçlar için kullanıldığında manipülasyonculuk şeklini alıyor. Empati yeteneği yüksek olmayanlar işlerinde başarılı olamıyor. Empati sayesinde insan ilişkileri gelişiyor. İnsanlar arasındaki kavgalar azalıyor ve zamanla yok oluyor.
Şimdi bir kez daha başa saralım. Bir maddelere bakalım, bir de gördüklerimize...
Bilmem anlatabildim mi?