İstanbul-Ankara uçağındayım.
Contemporary Istanbul’un yöneticisi Rabia Bakıcı Güreli’den, Merkur Sanat Galerisi’nin sahibi Sabiha Kurtulmuş’a Türkiye’de çağdaş sanat denince akla gelen birçok isim var uçakta.
Akşam Cer Modern’e gittiğimde daha da çok tanıdığı bir arada görüyorum. Bir köşede Leyla Alaton ve İnci Aksoy, bir başka köşede Murat Pilevneli, genç fotoğrafçı Ali Emir Tapan’la sohbette.
Sarp Evliyagil sergiyi geziyor.
Ali Akay eserleri inceleyenlere bilgi veriyor.
Füsun Eczacıbaşı’dan Ebru Özdemir’e Saha üyeleri neredeyse tam kadro burada.
Malum Saha, sanatçılara destek olan önemli bir platform. Görüyoruz, sanatçılara olduğu kadar üyelerine de destek oluyor.
Sergi kadar konuşulan bir başka şey de “İstanbul’da görüşemiyorduk, burada görüştük” oluyor. Peki ama Ankara sıcak gündemi bu kadar yoğunken, böyle bir kitleyi bir araya getiren ne?
Gülin-Emre Dökmeci 20 yılda oluşturdukları sanat koleksiyonlarından bir seçkiyi Ali Akay küratörlüğünde Cer Modern’de sergiliyorlar. Serginin adı ‘Aklımda Bir Delilik Var’.
“BİLGİ VE ZAMAN ÖNEMLİ”
Emre Dökmeci anlatıyor:
“Biz de pek çok koleksiyoner gibi öncelikle bildik modern eserlerle başladık. Mihenk taşımız Fikret Mualla’ydı. Zaman içerisinde kendi yolumuzu çizdik. Çağdaş Türk sanatının önemli isimleri ile tanışmaya başladık. İlerledikçe olgunlaştık. Edindiğimiz eserlerin birbiriyle iletişime geçtiğini düşünerek motive olduk.
Koleksiyonda en önemli konu bilgi ve zaman. Dolayısıyla koleksiyoner olmak beraberinde sorumluluğu da getiriyor. Türk sanatçılara karşı sorumluluğumuzla uluslararası sanatçılara yöneldiğimiz gibi, benzer bir kurgu ve hatta refleks ile genç çağdaş sanatçılara destek olmak adına
daha çok araştırma ve keşif sorumluluğunu da taşıyoruz.”
Peki ama koleksiyon başka şehirlere de gidecek mi?
“Atina ve Berlin için konuşuluyor” diyor Emre Dökmeci ve gülerek ekliyor: “Ama çok da istemiyorum, evde duvarlar boş kaldı, sesimiz yankılanıyor.”
Koleksiyonda yer alan sanatçıları sayalım: Franz Ackerman, Haluk Akakçe, Erol Akyavaş, Yüksel Arslan, Ramazan Bayrakoğlu, Cihat Burak, Tony Cragg, Wim Delvoye, Şükriye Dikmen, Cem Dinlenmiş, Burhan Doğançay, Fırat Engin, Jan Fabre, Andreas Gursky, Peter Halley, Karin Kneffel, Jannis Kounellis, Burhan Kum, Mustafa Kunt ve Özlem Günyol, Şükran Moral, Sarah Morris, Fikret Mualla, Hermann Nitsch, Seçkin Pirim, Gerhard Richter, Berke Soyuer, Arslan Sükan, Ali Emir Tapan, Ali Taptık, Serkan Taycan, Nazif Topçuoğlu, Ömer Uluç, Elif Uras, Ebru Uygun, Ekrem Yalçındağ, Fahrelnisa Zeid ve Peter Zimmerman.
Doğrusu koleksiyonda Haluk Akakçe’nin işleri ön plana çıkıyor. Sanatçılar kadar dönemlerinin de öneminden bahsediliyor uzun uzun.
Günün anlam ve önemine uygunluğuyla en çok Jannis Kounellis’in boş şişelerden oluşan isimsiz eseri dikkat çekiyor. Şaşırıyor muyuz? Hayır!
SEÇKİN PİRİM SİYAH BEYAZ’DA
Ankara’nın en köklü galerisi Siyah Beyaz’a da uğruyoruz.
Galeri Siyah Beyaz, 22 Mart’ta 30. yılını kutlamaya hazırlanıyor.
Dün itibarıyla açılan ‘Saf Akla Hitaben’ başlıklı Seçkin Pirim sergisini geziyoruz. Sonrasında Seçkin Pirim’le de konuşuyoruz, Singapur Sanat Fuarı’nın nasıl geçtiği ve yeni işleri hakkında.
Sergi 20 Mart’a kadar devam ediyor. Ankara’daysanız kaçırmayın!