Ertuğrul Özkök’ü hayal kırıklığına uğratmak istemem ama basın ve iletişim dünyasından 40 kadın bir araya geldi mi, konu basın dünyasının erkekleri olmuyor.
Çok şükür, ufkumuz daha geniş, aynı isimler, aynı anılar etrafında dönüp durmuyoruz.
Yine de şunu belirtmeliyim, velev ki 40 kadın gazeteci 5 erkek gazeteci seçmek üzere bir oylama yapıyor, benim top 5 listemin başında açık ara ile Güneri Cıvaoğlu gelir.
Masa başı gazetecilikle olay yerinden bildirmenin arasındaki fark deyip geçelim.
Listelenen top 5 arasında öne çıkan ise sahne farkıyla Mehmet Y. Yılmaz.
‘Bir derdim var’ şarkısını yorumuyla bırakın bu listeyi, Power Türk listelerinde de top 5’e girebilir.
Yine de böyle bir seçim yapılacaksa, öncesinde kimseyi etkilemek istemem, tamamen özgür iradeyle oy kullanılmalı.
Diğer arkadaşlarımın ve meslek büyüklerimin seçimlerini bilmem, bilsem de burada paylaşmam.
‘Örgütlenip, gizlice buluştular’ diyenlere
Magazini bir kenara bırakırsak, uğraşsanız olmayacak bir geceydi, bu 40 kadının bir araya gelmesi.
Siz bakmayın, “WhatsApp’tan örgütlenip gizlice buluştular” dediklerine, her şey kendiliğinden gelişti.
Toplantılardan, iş yemeklerinden, zorunlu yılbaşı davetlerinden kaçıp kendi aramızda kendi seçtiğimiz bir yerde yemekte özlediklerimizle hasret gidermek istedik.
Şelale Kadak, Deniz Alphan ve Elçin Yahşi’nin “5-6 kişi buluşalım, Uğurlu’ya gidelim” diye başlattığı programa 40 kişinin katılmasını hiçbirimiz beklemiyorduk. Lokantada daha fazla yer olsaydı, aramızda olmasını isteyeceğimiz daha çok arkadaşımız vardı.
Basından ve iletişim dünyasından 40 kadın bir araya gelince sanıldığı gibi top 10 listeleri yapılmadı.
Basından bir erkek davet edilse bu kim olurdu diye konuşulmadı.
Doğrusu, konuşulsa da hemfikir olunacak bir aday yoktu.
Aramızda bir tek erkek vardı, o da Uğur Çelik.
Uğur, Nişantaşı’ndaki Kantin lokantasının müdavimlerinin yakından tanıdığı bir yüz.
Tam 15 yıl boyunca Şemsa Denizsel’le çalıştı, sonra Çapa’da kendi yerini açmak üzere Kantin’den ayrıldı.
Böyle durumlarda hep tatsızlık olur, usta-çırak birbirine düşman olur.
Öyle olmadı.
Çapa’daki Uğurlu lokantasını Şemsa Denizsel de, dostları da destekledi.
Hatta logosunu bile Bülent Erkmen yaptı.
Zaten bu gecenin amacı arkadaşların bir araya gelmesi olduğu kadar Uğur’un güzel yemeklerini yiyerek Uğurlu lokantasına da destek olmaktı.
İşte bu yüzden gecenin en gururlu ismi Şemsa Denizsel’di.
#butunkizlartoplandik toplu fotoğrafımızdan daha çok bizi etkileyen de Şemsa ve Uğur’un fotoğrafıydı.
Üzgünüm Ertuğrul Bey ama gecenin tek seçilen erkeği Uğur Çelik’ti.