Hayatımızı güzelleştiren şeylerden biri İKSV’nin düzenlediği İstanbul Film Festivali.
Bu yıl 35. yılını kutluyor, belki bir festivali sürdürebilmek için değil, ama bizim için uzun bir süre 35 yıl, üstelik son 12 yılında Akbank desteği de var.
Geçen yıl büyük bir talihsizlik yaşandı, Ertuğrul Mavioğlu ve Çayan Demirel’in ‘Bakur’ / ‘Kuzey’ belgeselinden ‘kayıt tescil belgesi’ istenmesi nedeniyle tam 23 film ve jüri festivalden çekildi, gösterimler, yarışma ve kapanış töreni iptal edildi.
Geçen yılki Jüri Başkanı Zeki Demirkubuz’un söz ettiği “Ahlak, zeka ve vicdan parlaması”nı bu yıl görebilecek miyiz bilmem, ama Demirkubuz belli ki geçen yılı çabuk unutmuş ve bu yıl ‘Kor’ filmi ile uluslararası yarışmaya katılıyor.
Geçen yıl filmlerini festivalden çeken yarışmacıların bir kısmı da bu yıl aynı filmlerle festivalde.
İKSV Genel Müdürü Görgün Taner haklı, “Festivalimizin, ilk günlerinden bu yana yarattığı “okul” hissini sürdürmeyi önceliklerimiz arasında tuttuk” derken.
Maltepe ve Sultangazi’ye gidiyor
Bu yıl festivaldeki yenilikleri konuşmak için festival direktörlüğünü Azize Tan’dan devralan Kerem Ayan ile bir araya geldik.
Şehre iz bırakan festival temasını seçmişler, hatta festivalin tanıtımı için dövmeli izleyiciler bulmuşlar ve sevdikleri filmin dövmesini yaptıran bu kadar çok kişiyle karşılaştıklarına şaşırmışlar.
Şimdilik başka şehirlerden aldıkları davetlere sıcak bakmıyor Kerem Ayan, “Bu bir İstanbul festivali, İstanbul’da daha çok yere gitmeli, daha çok kişiye ulaşmalıyız” diyor.
Bunun için de festivali Maltepe Türkan Saylan Kültür Merkezi’ne ve Sultangazi Hoca Ahmet Yesevi Kültür Merkezi’ne de taşıyorlar.
Hangi filmleri izlemeli?
Festivalin açılış filmi sanıldığı gibi Venedik Film Festivali’nin de açılışını yapan Coen kardeşlerin ‘Yüce Sezar’ı değil, Jeff Nichols’ın Berlin’de Altın Ayı için yarışan, Adam Driver, Michael Shannon ve Kirsten Dunst’lı macera/bilimkurgu filmi ‘Midnight Special’.
Programda tam 187 uzun metrajlı, 10 kısa ve 24 deneysel film yer alıyor.
Ayrıca Akbank Galaları’nda Rebecca Miller’ın Julianne Moore ve Ethan Hawke’lu ‘Kördüğüm’ü, John Crowley’nin Brooklyn’i, Claude Lelouch’un Bir Kadın Bir Erkek’ filmleri de dikkat çekiyor.
Bu yıl festivalin müzikle ilgilenenleri sevindirecek yeni bölümlerinden biri: Musikişinas.
Bu bölümde Spike Lee’nin ‘Michael Jackson’ın Yolculuğu’ adlı belgeseli de gösterilecek.
Ayni bölümde diğer dikkat çeken film ise ‘İçinde Biraz Kırmızı Olan Mavi Renkte Yağmur’ adlı Nijer belgeseli. Nijer dilinde mor kelimesi olmadığı için belgeselin adı bu.
Filmin yıldızı Mdou Moctar, festival kapsamında 9 Nisan’da Salon İKSV’de bir konser verecek.
Mayınlı Bölge bölümünde ise Lav Diaz’ın Berlin’de Gümüş Ayı ödülü kazanan ‘Hüzünlü Gizem Ninnisi’ dikkat çekiyor, 8 saatlik süresiyle ve Filipinler’de bugüne kadar çekilmiş en kalabalık kadrolu film olmasıyla.
Belgesellerde Alex Gibney’nin ‘Steve Jobs: Makine Değil, İnsan’, Kent Jones’un ‘Hitchcock Truffaut’ ve Michael Moore’un ‘Şimdi Nereyi İşgal Edelim?’ filmleri görülmeli.
En çelik gibi sinirlere sahip olup izlemeniz gereken ise Handi Klaus’un ‘Tekir’ adlı filmi.
Biletler 26 Mart’tan itibaren Atlas ve Rexx sinemalarında ve Biletix’te. Şimdiden bir katalog edinip, çalışmaya başlamakta fayda var. Küçük bir hatırlatma: Festival 7 Nisan’da başlıyor, 17 Nisan’a kadar devam edecek.