Bolluca’dan elinizi çekmeyin!

Bolluca Ormanları’nda terk edilen köpekler topluca zehirlendi. Ne yazık ki 5-6 köpek kaybedildi. 15’ineyse gönüllüler ve sivil toplum dernekleri tarafından müdahale edildi

29 Eylül gazetelerinde Bolluca Ormanları’nda terk edilen sokak köpeklerinin topluca zehirlendiği haberini görmüşsünüzdür. Hayvanları beslemeye giden gönüllüler birkaç hayvanın halsiz olduğunu görüyor. Etrafta biraz dolaşınca toplu bir zehirlenme vakası olduğu anlaşılıyor. Facebook ve twitter’dan yapılan çağrılarla acil yardım ve kurtarma kampanyası başlatılıyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ilaç ve veteriner desteği verdi, Şişli Belediyesi çadır kurdu, Haçiko, Haysev, Hayvist malzeme yardımı yapıp ulaştırdı, AKUT yine kocaman bir çadır ve sahra mutfağı kurdu. Kızılay, branda ve battaniye yollayarak sanırım ilk kez hayvanlara yönelik bir yardım yaptı. Onlarca hayvansever gece boyunca köpeklerin başında bekledi, serumlarını tuttu.
Sonuçta 50-60 kadar köpeğe müdahale edildi, durumu ağır olan 15 hayvan kliniklere götürüldü. Bu arada ne yazık ki 5-6 köpek kaybedildi. Ama zehirlenip kuytuya kaçmış, bulunamamış ve muhtemelen ölmüş köpekler de olduğundan şüpheleniliyor. Çünkü çevrede bunun katbekatı köpek nüfusu var.
Şimdilik olay atlatılmış gözükse de aslında Bolluca’da kriz hep var. Bir kere uyuz salgını var. Sakatlar, hastalar, bebekler... Hayvanlar yemek bulmakta zorlanıyor. Gönüllüler olmasa açlar. Artık havalar da bozuyor. Her şey bitip ilgi dağılınca yine bir başlarına kalacaklar.

Biraz sakinleşsek...

Sanırım hayvanseverlerin en kötü huyu, ego sorunu. Kendimden biliyorum. Hepimiz “En iyiyi, en doğruyu ben bilirim” diye dolanıyoruz ortalıkta. “En iyi dernek bizim dernek” diyoruz. Ötekiler hep kötü niyetli.
Sosyal ortamdaki yazışmalara bakınca, hep bir diğerini karalama, bir çirkefleşme durumu var. Kimse diğerine güvenmiyor. Mesela biri köpeğe yurt dışından sahip buluyor, hemen “Vay deney hayvanı yapacaklar“ diye ortalık ayağa kalkıyor. Biri diyor ki, “Hamile kediyi kliniğe götürdüm.” Diğeri hop atlıyor, “Hamile kedi yerinden oynatılmaz vs vs.” En son Bolluca’da bir arkadaşım yavru bir köpeği geçici olarak eve almak istemiş. Neredeyse üzerine çullanıyorlarmış vermemek için. Hayır, neden sakinleşemiyoruz? Sonuçta amaç aynı. Bütün sokak hayvanlarını tek başımıza kurtaramayacağımıza göre, iş bölümü yapmamız ve birbirimize güvenmemiz gerekiyor. Bolluca olayı gösterdi ki, istenirse birlikte hareket edilebiliyor. Yoksa olan gene hayvanlara oluyor...

imdaaat!

Sekiz gönüllü her hafta Yeniçiftlik ve Marmara Barınakları’yla çöplüğüne gider. Oradaki köpeklerin beslenme, temizlik ve tedavilerini yapar. Toplam köpek sayısı bin civarında. Uyuz orada da salgın, kimi gençlik hastalığına yakalanmış durumda, kimi kanlı ishal. Orada veteriner yok, ara sıra sanal ortamda düzenlenen etkinliklerle mama takviyesi sağlıyorlar ama genelde tüm tedavi ve yiyecek masraflarını kendileri üstlenmek durumunda kalıyorlar. Son bir ayda İstanbul’a tedavi için getirdikleri hayvan sayısı 20. Her hafta en az 15’er kiloluk 15 paket mamaya ihtiyaç var. Bir de tabii tahmin edilebileceği üzere bin köpeğe sekiz kişi yetmiyor. Daha çok gönüllüye ve hayırsever veterinere ihtiyaç var. İletişim: 0 532 354 02 32 - 0 544 659 99 71 - 0 533 698 17 73

ÇOK ÜŞÜYORUZ
Erzurum Barınağı’nda battaniyeye ihtiyaç var. Eski püskü de olsa olur, yeter ki hayvanların üstüne yatabilecekleri bir şey olsun. Havalar soğudu. Özellikle geceleri çok üşüyorlar. Adres: Erzurum Büyükşehir Belediyesi Hayvan Barınağı, Çat Yolu üzeri, Özel Harekat sonrası, Erzurum. Tel: 0 442 342 32 15