10.12.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:
Efendim, beş gün süreyle İtalya'ya gittim, biraz nefes aldım. Hafta sonu kısmetse sizlerle gördüğümü, yediğimi, içtiğimi, özetle yaşamı paylaşacağım. Venedik ve Floransa dönüşü altını üstüne getirdiğim İstanbul gece yaşamından sözedeyim istedim önce. Gerçek dost, hatta ağabey olarak gördüğüm iş adamı, Sezar Otelleri ve Aprido Mayoları'nın sahibi Ergun Berksoy ile birlikte Kafes'e gittim bir akşam. Kafes, Ergun Ağabey'in evinin yakınında. Patronlar Cemal ve Mustafa Akyüz deneyimli isimler. Hemen hemen 40 yıldır lokantacı olan bir aileden geliyorlar. Kafes'in terası yaz aylarında muhteşem oluyormuş. E nasıl olmasın? Boğaz, ayaklarınızın altında. Dünya ve Osmanlı mutfağı ağırlıklı. Deniz ürünleri sevenler için de çok seçenek var. Dekorasyon Seval Uçar ve Selahattin Dallı tarafından yenilenmiş. Kafe-bar ve nargile bölümü var. Fiyatlar makul. Keyifli bir yemek için ideal. Personel çok güler yüzlü ve profesyonel. O gece önce Ergun Ağabey'in isteği üzerine Kafes usulü balık çorbası geldi. Sevmediğim halde tadına baktım, çok lezzetliydi. Malzemesi zengindi. Ardından pane yapılmış brokoli üzerinde kuşkonmaza sarılı somon ruloları ve yöresel peynir tabağı geldi. Uzun süredir et yemediğim için buranın özel yemeği olan Kafes usulü kuzu tandır yedim. Ergun Ağabey karidesli, mantar soslu fileto levrek istedi. Tatlı büfesinden, yine buranın özel çeşidi olan ballı-bademli parfe aldım. Gerçekten Kafes fiyat, servis ve lezzet olarak gidebileceğiniz şık bir restoran. Telefon numarası (0212) 287 39 97. Efendim, genç jenerasyonun en başarılı televizyoncularından biri sevgili Cücü (Cüneyt Özdemir) bence. CNN Türk'te hazırlayıp sunduğu '5N 1K' adlı programını vakit buldukça keyifle izlerim. Cüneyt'in 6. kitabı 'Onlardaydım Ama Onlardan Değildim' Doğan Kitap'tan çıktı. Keyifli bir kitap. Alın, okuyun. Cüneyt kitabında Bağdat'a kadar birlikte olduğu ABD ordusunun 4. piyade tümeniyle ilgili gözlemlerini, anılarını anlatmış. Bir savaş bölgesinde yaşanan muhabirler arası rekabet ve dayanışmayı da satırlara aktarmış. Artık Dada'da da pazar günleri kahvaltı keyfi yaşanacak. Saat 11.00-17.00 arasında. Yemek, içmek, gazeteleri, dergileri okumak, sevdiklerinizle sohbet etmek, tavla ve scrabble oynamak, alt katta sinema ya da maç izlemek Dada'da pazar günleri yaşanacak keyifler arasında. Alakart mönü 33 milyon lira. Telefon numarası (0212) 296 96 44.
Kaşla göz arasında bir de film izledim. Yine kavalyem Ali Sayar ile birlikte Maslak'taki Maxi Alışveriş Merkezi'nin içinde yer alan CineMALL'a gittik. E devir ekonomi devri. Burası diğer sinemalara oranla ucuz. Üstelik koltukları da pek rahat. Sinema yeni, pırıl pırıl. Önce karnımızı doyuralım istedik. Genellikle alt kattaki S Cafe'ye gidiyorduk ama bu kez ikinci katta yer alan, minik fakat çok sıcak bir havası olan Vena Cafe'yi tercih ettik. Bir de burası daha ekonomik. Düşünün; sandviç çeşitleri, kekler 2, pastalar 3, sıcak ve soğuk içecekler 1.5-3 milyon lira arasında. Vena'da kendi salatanızı kendiniz yapabiliyorsunuz. İçinde göbek, havuç, zeytin, mısır, salatalık ve domates olan Vena salatasına peynir, salam, söğüş tavuk, ton balığı çeşitlerinden birini 500 bin-1 milyon karşılığında ilave edip 5 milyona karın doyurabilirsiniz. Vena'ya uğrayın, keyif alırsınız. Burada çalışan Emrah Saraç ve Hamide Başaran da çok şeker gençler. Servisleri mi? Kusursuz. Vena Cafe'nin telefon numarası (0212) 323 62 33. Biz sandviç yiyip üzerine de birer havuçlu, cevizli kek yedikten sonra soluğu CineMALL'da aldık. 9. salonda 'Kuraldışı' adlı film oynuyordu. John Travolta, Samuel L. Jackson ve Connie Nielsen'in başrollerini paylaştıkları filmde performans müthiş. Öykü çözüldükçe şaşırtıcı yalanlar, itirafların ortaya çıkması sizi hayrete düşürüyor. İzleyin. Efendim, Beyoğlu Şarabi'de, daha önce Liman Restaurant'ta sahne alan Garsongs Show Grubu her pazartesi keyifli dakikalar yaşatmaya devam ediyor. Beyoğlu Çiçek Pasajı'nın girişinde yer alan Şarabi'nin alt katında Atılgan Gümüş yönetimindeki 5 kişilik ekipten meydana gelen Garsongs ünlü operalardan operetler ve aryalarla müthiş bir canlı performans sergiliyor. İlgilenenler için telefon numarası (0212) 244 46 09.
Efendim Akmerkez'de yer alan fotoğraf stüdyosu Prestige'de İtalya'da çektiğim fotoğrafların yapılmasını beklerken turladım. Buranın en üst katındaki Creperie'ye girdim önce. Kasada güleç yüzlü bir hanım oturuyordu. İşletmeciymiş. Adı, Orkide Dal. Akmerkez'de çalışanlar için özel bir mönü uygulamışlar. Her gün değişik seçenekler sunuluyor. Fiyat 8.5 milyon lira. Yemek fişi, Sodexo, Multinet, kredi kartı da geçerli. Özel mönülerde çorba, bir ana yemek, salata, püre ya da cacık var. Ve tabii ki tatlı. O gün domates çorbası, beşamel soslu tavuk, sebzeli pilav, şefin salatası ve revani vardı. Yolunuz Akmerkez civarına düştüğünde konuklarınızı bile rahatlıkla ağırlayabilirsiniz burada. Telefon numarası (0212) 282 07 25. Geçenlerde düşündüm; yıllar olmuştu Tophane'ye gitmeyeli. Gazetedeki kankam sevgili Yazgülü Aldoğan'a bunu birkaç kez söyleyince sonunda bıktı ve çocuk gibi kolumdan tutup götürdü, sağolsun. Bize kavalyem Ali Sayar da katıldı. Nargile Cafe'ye oturduk. Ali ile Yazgülü birer elmalı nargile tüttürdüler. Ardından da sıcak vişne çayı içtik. Çayı pek beğendim. Zaten keyifli bir yer. Şef Nuri özellikle yazın oturacak yer bulunmadığını söyledi. Ramazan'da da sahura kadar tavla oynayıp nargile fokurdatan gruplar eksik olmamış. Sinagogların bombalanmasından sonra herkesin keyfi kaçmış ama. Efendim, sanırım Soner Arıca'yı tanımayanınız yoktur. Şarkıcı ve insan olarak beğendiğim, sevdiğim bir isimdir Soner. Geçen gün kendisinden bir mail aldım. Bir süredir Paris'teymiş. Bayram için gelmiş, Bodrum'da program yaptıktan sonra dönmüş. İki ay daha Paris'te kalıp şubat başında Türkiye'de olacakmış. Muhteşem şarkılar yapmış. Dönüşte yeni albümünü ve kitabını çıkaracakmış. Geçenlerde İstanbul Cerrahi Hastanesi'nde bir hasta ziyaretim vardı. Çıkışta Nişantaşı'na yürüdüm. Aaaa, bir de baktım, Valikonağı Caddesi'nin bitiminde muhteşem bir showroom. Çok şık bir villa, içinde harika mobilyalar. Adı Darcan&Darcan. İçeriyi gezerken, bu kadar tesadüf olur, Nalan Cerrahoğlu'na rastladım. Nalan, sevgili Bahar Öztan Çolak'ın kardeşi. Uzun süredir Nalan ile görüşemediğim için ne yaptığını bilmiyordum. Darcan&Darcan'ın koordinatörüymüş, sevindim. Buranın patronları Necibe ve Birol Darcan mobilyaları kendileri tasarlayıp çiziyor, imal ediyorlarmış. İçerde Amerika'dan ithal edilen aksesuarlar, lambalar, tablolar, aynalar, vazolar filan da vardı. Çok sıcak bir ortam. Müşterileri arasında modacı Nur Yerlitaş, Nazire Dedeman, Yasemin Baradan Dündar, Kezban Hatemi, Figen Bermek de varmış. Gezmenizi hararetle öneririm.
Efendim, sosyetik isimler, ünlü şarkıcılar ve mankenler son günlerde Nişantaşı'nda muayahanesi olan Dr. Z. Halim Küçükay'ın kapısını aşındırıyorlar. Halim Bey aslında mezoterapist. Sibel Can ve Gülben Ergen, Halim Bey sayesinde selülitlerinden kurtulmuş. Ünlü oyuncu Nilgün Belgün'ün de yakın arkadaşı. Şimdilerde Halim Bey'in zayıflama metodu konuşuluyor. Küçükay, el ve ayak bileğinizi ölçüp kalınlığa göre ne kadar kilo vereceğinizi söylüyormuş. Bu arada size bir liste hazırlıyor; Şarküteri ürünleri, etler, balıklar, çorbalar, haşlanmış zeytinyağlı sebzeler, çiğ sebze ve salatalar, meyveler, kahvaltı öncesi meyve suları, süt ve süt ürünleri, yumurtalar, yağlar, hamurlu çeşitler, alkollü içkiler ve kuru yemişler yer alıyormuş listede. Hepsinin gramı ve ünitesi yazılıymış. Şok diyetle haftada 3-4 kilo verebiliyormuşsunuz. Ama bazı şartlar var; yedikleriniz günde 10 üniteyi geçmeyecek. Ayrıca diyeti 10 günden fazla sürdürmeyeceksiniz. 100 gram balık yumurtası, sosis, salam, kaşar peyniri gibi şarküteri ürünleri 1 ünite. Bir porsiyon ızgara köfte, bonfile, şiş, hamburger 1 ünite. 250 gram ızgara balık 0 ünite. Devam edeyim mi? Tüm peynir çeşitlerinin 100 gramı 1 ünite, pilav 20, şeker 12, 1/4 litre şarap 2, tatlı şampanya 12, 50 gram kuru yemiş 12, 1 porsiyon sebze yemeği 6-9 ünite. Tekrar ediyorum; yiyeceklerinizin toplamı günde 10 üniteyi geçmeyecek. Bu diyette mercimek, bezelye, bakla, fasulye, nohut gibi bakliyat, yasak. Doğru mudur yanlış mıdır bilmem. Duyduklarımı aktardım size. Efendim, bayramda yurt dışı pek hareketliydi. Özellikle de Paris ve Milano. Dedim ya, yurt dışı dedikodularımı cumartesi gününden itibaren size vereceğim. Ama Paris'ten bir parantez açayım; Athena Oteli'nde kalan Hande Ataizi sevgilisi Fethi Pekin ile düşman çatlatmış. Hande otelin civarında ne kadar marka mağaza varsa alışveriş yapıp otelin servis elemanlarına taşıttırmış. Duyumlarıma göre Fethi Pekin'e 100 milyarlık harcama yaptırtmış. Ama aynı otelin lobisinde karşılaştığı Canan Yaka ve eşi Ergin Tanca'ya olan 25 milyarlık borcundan hiç sözetmemiş. Evet, pazar günleri Milliyet'in Pazar Business ilavesini takip ettiğinizi sanıyorum. Murat Sabuncu ve arkadaşları tarafından çıkarılıyor. Müthiş keyifli bir ilave. Öyle ağdalı ekonomi haberi filan yok. Herkesin anlayabileceği türden röportajlar, haberler ve konular yer alıyor. Ben tiryakisi oldum. Her pazar önce PAZAR POSTASI'nı, ardından da Milliyet Business'ı elimden düşürmüyorum. Bugünlük de bu kadar. Hoş kalın, mutlu yaşayın.
Yazara e-mail: sdudek@simge.com.tr
MAGAZİN
Ülkücüler'den Tatlıses'e boykot
Mehmet Ali Erbil bu kez kaçamadı
Bileğinizine göre zayıflayın