Zayıflamak için aç karnına sirke içme tavsiyesini almayan pek yoktur sanırım? Mide asidi olmayan kişilerde, aç karnına sirke işe yarayabilir. İyi bir sirke ise probiyotik etkisi ile bağırsaklarınız bayram edebilir. Ama zayıflatır mı? Bu konudaki yayınlar zayıflatıcı etkisi olduğunu pek söylemiyor.
Sirke neredeyse insanlık tarihi boyunca bulunan bir gıdadır. Mutfakta hem yemeklerde lezzet unsuru olarak hem de turşuda olduğu gibi besinlerin ömrünü uzatmak amacıyla kullanılabilir. Yapımı için karbonhidratı yüksek bir meyve veya tahıla ihtiyaç vardır. Ülkemizde en bilinen türleri elma ve üzüm sirkesidir. Yapımı iki aşamalı bir fermentasyon süreci şeklindedir. İlkinde alkol oluşur. Sonrakinde asetik asit oluşur ve tüketime hazırdır.
Sirkenin faydaları hakkında şüphemiz yok ancak temkinli yaklaşmamız gereken konu, sirke veya sirkeli suyun kilo verdirip verdirmediği. Araştırmalar gösteriyor ki, karbonhidratı yüksek bir yemeğin yanında sirke tüketmek, o yemekten dolayı yükselecek kan şekeri ve insülin seviyesini azaltabiliyor. Bu durum uzun vadede diyabet kontrolünde ve insülin direncinin kırılmasında yardımcı olabilir. Doğrusu, kilo vermek için hayatınıza tek bir besini eklemek veya çıkarmak sizi yarı yolda bırakabilir. Sağlıklı ve porsiyon kontrollü bir beslenme planı gereklidir. Bu sebeple sirkeye çözüm olarak bakmak sizi hayal kırıklığına uğratabilir.
Sağlığa faydası çok!
Kilo vermede mucize niteliği taşımasa da sirkenin sağlığa pek çok faydası bulunur. Öncelikle fermente bir ürün olması, onu probiyotik açısından zengin hale getirir. Probiyotik gıdalardaki sağlıklı bakteriler, sağlıklı bir sindirim sistemi ve inflamasyonun azaltılması için önemlidir. Bunun yanında mide asidi azlığı sebebiyle sindirim sorunu yaşayan kişilerde de sindirimi kolaylaştırır. Bu amaç için yemeklerden önce veya yemekle sirke tüketilir. Antioksidan yapısı da sağlığı pekiştirir. İçeriğindeki polifenoller, hücresel oksidatif stres ve inflamasyonun azalmasında etkilidir.
Sirkeyi hayatınıza farklı yollarla dahil etmek, sağlıklı bir davranış olabilir. Öncelikle yemeklerinizde bir lezzetlendirici olarak kullanmaya başlayabilirsiniz. Sirkeyi pişirmeden tüketebileceğiniz salatalar ve zeytinyağlılar, az miktarda tüketimi için güzel yiyeceklerdir. Sirkeyi tüketmeye alışmamış kişilerin tüketime yavaş yavaş başlaması gerekir. Alıştıktan sonra bir bardak su içine 1-2 kaşığa kadar sirke koyup içmek tolere edilebilir bir alışkanlık olabilir. Her yiyecekte olduğu gibi, sirkeyi de fazla tüketmek tehdit oluşturabilir, bilinçli kullanılmalıdır.
Dikkat etmesi gereken kişiler:
Hipoglisemiye yatkınlığı olan bireyler: Sirkenin kan şekeri azaltıcı etkisi, insülin kullanan kişilerde hipoglisemiye sebep olabilir ve bu sebeple dikkatli kullanılmalıdır.
Diş hassasiyeti olanlar: Sirkeyi gün boyu tüketmek dişlerin çürümesine veya diş minesinin aşınmasına sebep olabilir. Kişi tüketim sonrası ağzını su ile çalkalamalıdır.
Reflü, gastrit, veya mide hassasiyeti olan kişiler: Semptomları arttırıcı etki gösterebilir. Tüketimi dikkatli gerçekleştirmek, boş mideye sirke içmemek gerekebilir.
Sirke hassasiyeti olanlar: Sirke tüketimi sonrası vücudunuzda bir semptom gelişiyorsa, bu sirke hassasiyetinin habercisi olabilir. Doktorunuza başvurmalısınız.
Düzenli ilaç kullananlar: Sirkeyi düzenli bir kür gibi hayatınıza sokmak istiyorsanız, doktorunuzla bunu mutlaka konuşmalısınız.
Her şeyin fazlası zarar, azı karar mottomuzu yenileyelim. Yeterli, dengeli ve en önemlisi de kendi doğamıza uygun beslenme en sağlıklı çözüm yolumuzdur.
Not: Değerli katkıları için BP Klinik Diyetisyeni Esin Başkaya’ya teşekkürler.