30.12.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:
Orhan Kılıç'ın canlandırdığı dizinin başkahramanı "Aras Dağlı" ve "dava arkadaşları" masanın üzerine Türk bayrağı serip üstüne koydukları Kur'an-ı Kerim ve silaha el basıp büyük yemin ettikten sonra seyirci de işin ciddiyetini anlayıp "Sağır Oda"ya sarıldı.Tabii bu işin latifesi."Sağır Oda"yı niye yazı konusu yaptığıma gelince:Pazar akşamı dizideki bir sahneyi "Sağır Oda" ekibine yakıştıramadım."Aras Dağlı" otomobiliyle trafikte seyrediyor. "Aras"ın kullandığı otomobilin aynısını kullananlar bilir, emniyet kemerini takmadığınızda acayip ses çıkartır. Bazı uyanıklar, kemeri kurallara uygun olarak takıp kendini emniyete almak yerine o sesten kurtulmak için arkadan geçirip "emniyet kemerini takmış gibi" yaparlar. "Sağır Oda"nın geçen hafta ekrana gelen bölümünde "Aras Dağlı" da aynısını yaptı. Bence o görüntüler "Sağır Oda" ekibine yakışmadı. Demem o ki topluma mesaj vermek gibi kaygısı olan yapımları hazırlayanlar bu tür konularda daha duyarlı olmalı. Kanal D'de Pazar akşamları ekrana gelen "Sağır Oda" reyting problemini sihirli bir formülle çözdü. Nasıl mı çözdüler? Derya Baykal, geride bıraktığımız ayın ortasında 3 yıla yakındır program yaptığı tv8'den kanalın yükümlülüğünü yerine getirmediği gerekçesiyle ayrıldı.Aslında Derya Baykal'ın tv8'de program yaptığı son günlerde, ne zaman ayrılıp, hangi kanala geçeceği de belliydi.Radyo Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) televizyon yöneticilerine yaptığı uyarıdan en büyük darbeyi alan Sinevizyon, alternatif yapımlar arayışına girdi. Çünkü RTÜK'ün uyarısı, hem Kanal D'ye, hem Show TV'ye gündüz programları hazırlayan Sinevizyon'un en büyük silahları olan Tülin - Caner, Ahu Tuğba - Meriç Erkan gibi "reyting viagraları"na ekranı kapattı.O nedenle Sinevizyon için Derya Baykal'ın tv8'de hazırlayıp sunduğu "Derya Gibi" adeta can simidi gibiydi. Baykal'ı Show TV'ye yapacakları program için transfer ettiler. Ancak unuttukları çok önemli bir şey vardı. Küçük denizin büyük balığını alıp büyük denize attılar ama bunu yaparken de, "küçük denizin büyük balıkları, büyük denizlerde küçük gelir" gerçeğini unuttular. Atalarımız "Taş yerinde ağırdır" sözünü boş yere söylememişler.Baykal'ın "Derya Gibi" programının Show TV'deki ilk yayını o saatlerde ekran karşısında olanlardan sadece yüzde 6.8'i izledi. "Derya Gibi" reyting sıralamasında ise 86'ncı sıradaki "Pokemon"un bile altında kalıp ancak 87'nci olabildi.Baykal ve "Derya Gibi"si bu konuda ne ilk'tir ne de son olacak.Dün, Yavuz Seçkin'in sunduğu "Joker"di bu akıbeti yaşayan, daha önce de Şahan Gökbakar'ın "Dikkat Şahan Çıkabilir"i...Atalarımız "Taş yerinde ağırdır" sözünü boş yere söylememişler.Ama demek ki bazen "taş"ların ağırlığını da ölçmekte yarar var. Baykal'ın şöhreti Pokemon'a kadar Kenan Doğulu, Eurovision'da Türkiye'yi Türkçe bir şarkıyla mı yoksa İngilizce bir parçayla mı temsil etmeli? Son günlerin popüler tartışma konularından biri de bu. Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Prof. Dr. Şükrü Halûk Akalın'ın da konu hakkındaki görüşlerinin medyada yer aldığı gün eski TRT Genel Müdürü Yücel Yener aradı. Bu arada bir parantez açıp Yücel Yener'in, Sertab Erener'in "Everyway that I can" adlı parçayla katılıp Türkiye'ye tarihinde ilk kez Eurovision kazandıran süreci başlatan TRT Genel Müdürü olduğunu vurgulamakta yarar var.Yücel Yener o gün özetle şunları söyledi:"TRT, Kenan Doğulu'yu bir yem gibi insanların önüne atıp, yalnız bıraktı. Türkiye'nin Eurovision'a Türkçe mi yoksa İngilizce bir şarkıyla mı katılacağı yarışmacılara bırakılacak bir karar değildir. Bu kararı TRT yönetimi verir. Biz öyle yapmıştık. Sertab Erener'le sözleşme yaparken bize üç İngilizce parça yap, getir dedik. Getirdiği bestelerden birini seçtik. Sertab da o parçayla katılıp Eurovision birincisi oldu. Müziğin dili evrenseldir. İlla Türkçe olacak dersen o gece yarışa dezavantajlı başlarsın. En yaygın dil olan İngilizceyi tercih edersen o dezavantajı yok edersin. Türk Dil Kurumu Başkanı çıkıp Kenan Doğulu'yu yerden yere vuruyor. Kenan Doğulu'yu bu iş için seçen TRT yönetiminden ses çıkmıyor. Nerede TRT yöneticileri? Eurovision yarışması'na katılarak şöhretini bir anlamda riske atan bu insanları bu kadar yıpratıp, heveslerini kırmamak lazım. Kenan Doğulu'ya bu görevi verenlerin bir an önce kendini öne atıp, ona sahip çıkması lazım."Hani meşhur bir söz vardır "Haklısın ama alacağın yok" diye.Yücel Yener'in de durumu öyle. Çünkü aylardır "baş"sız TRT. Vekillerin Kenan Doğulu gibi bir ismi şeçmelerine bile şükretmek lazım! TRT, Kenan'ı yalnız bıraktı 2006'nın son günlerini müthiş bir çalışma temposu içinde geçirdik. Bugün o yoğun çalışmanın ilk ürünü olan Milliyet Televizyon'la karşınızdayız.2006'nın son gününde de, 2007'nin ilk gününde de yine huzurlarınızdayız.Geride bıraktığımız Şeker Bayramı'nda hazırladığımız Milliyet Bayram gibi bu Kurban Bayramı boyunca da Milliyet Bayram'la karşınızda olacağız.Milliyet Televizyon ekibi olarak, yeni yılın size ve sevdiklerinize sağlık, mutluluk ve de bol para getirmesini diliyor, Kurban Bayramınızı kutluyor, Milliyet Bayram'larda görüşmeyi ümit ediyoruz. aeyuboglu@milliyet.com.tr İyi bayramlar mutlu yıllar