Bazen hayatının fırsatını yakalar insan. Igor Tudor için bu Galatasaray teknik direktörü olmaktı. Kariyeri için belki de en kritik fırsat. Kaçırmadı, kaçıramazdı.
Karabük camiası tepkisinde elbette haklı. Bizim milletimiz hukuk, sözleşme anlamaz. Delikanlı tavır, duygusal bağlılık bekler. Tudor ise bir yabancı. Onun kültüründe bu tür beklentiler anlamsız. Tamamen mantıksal düşündü ve seçimini yaptı.
Yorumcular Galatasaray' ın Tudor hamlesi doğru mu yanlış mı zaman gösterecek diye yazıyorlar. Ben işi zamana bırakmadan yazayım. Tudor hamlesi yanlış. İsim doğru olsa da, zamanlama, iş yapış biçimi, yaklaşım yanlış.
Bir önceki yazımda kulüplerimiz neden kötü yönetiliyor diye sormuştum. Bir kaç gün geçmedi ki, Tudor olayı yaşandı. Tudor olayı benim o yazımı doğruladı.
Türkiye' de insanlar fanatik biçimde insan, takım, parti, yönetici, dernek, vs. tutarlar. Bu bizim milletçe özelliğimizdir. Objektif değerlendirme, planlama, eleştirel düşünce, sistemli çalışma kültürümüzde yer bulmaz. Günü kurtarmak, krizleri yönetmek, idare etmek, hamaset bizde beceri sayılır. Tudor kararı da tıpkı Riekerink kararı gibi bu eksik bakış açısının ürünüdür. Bu anlamda hakim futbol kültürümüze de uygun bir hareket olmuştur.
Ancak yanlıştır.
Kulüpler; vizyon, misyon, model, sistem, strateji, teknik adam ve kadro seçimlerini bir silsile ile yaparak kurumsallaşır ve sürdürülebilir başarıya ulaşırlar. Vizyon, misyon, model ve sistemi olmayan kulüpler, günlük yaşar. Günü kurtarır. Bugün çoğu kulübümüz günlük yaşayan, günü kurtarmaya çalışan ve stratejik olmayan yönetim felsefeleri ile yönetilmektedir.
Futbolseverler bunu sorgulamaz. Onlar transfere, sahadaki sonuçlara, Başkanlarının basına verdiği ayarlara, rakip taraftarlar ile atışmalara bakarlar. Ne idüğü belirsiz futbol programları, saçma sapan futbol yorumcuları, fanatik yazarlar ilgilerini çeker. Onlara büyük ilgi gösterirler.
Futbolun yapısal, kültürel, yönetsel sorunları sıkıcıdır. Kimseyi ilgilendirmez. Gerçekler acıdır. Gerçekleri söyleyen sevilmez. Gaz veren, popülist olan, kitlelerin nabzına göre şerbet veren kıymet görür.
Ülkemizdeki futbolseverler Fenerbahçe' nin çok kötü bir futbolla Krasnodar gibi ikinci değil, üçüncü seviye bir futbol takımına yenilmesini futbolun cilvesi, hakem, hava durumu ya da takımın maç seçmesine bağlar. Ülkemizdeki futbol yorumcusu da onlara hoş gözükmek, onları yağlamak için bu görüşleri besleyecek argümanlar ileri sürer.
Oysa Fenerbahçe Krasnodar' a kötü oynadığı için değil, kulüp olarak bir vizyonu, misyonu, stratejisi, sistemi, kadro mühendisliği olmadığı için, futbolu iyi bilen veya içinden gelen profesyoneller tarafından yönetilmediği için yenilmiştir.
Ülkemizdeki futbolseverler, başarısız bir hocanın gitmesi ve Tudor' un takımın başına geçmesinden memnuniyet duyar. Ancak sezona neden Riekerink ile başlandığını sorgulamaz. Önemli olan Tudor' un gelmesidir. Tudor başarılı olur ise günü kurtarmış olmak yetecektir. Tudor başarısız olur ise bir şekilde yalvar yakar Fatih hoca getirilir ve bu sefer de neden Tudor' un seçildiği sorgulanmaz.
Ülkemizde futbol yöneticileri taraftarların sosyolojik yapısını iyi çözmüşlerdir. Teknik adam operasyonları, sürpriz transferler, transfer dedikoduları, gelecek sezona ilişkin heyecanlı beyanlar, basın ve diğer yöneticiler ile polemikler ve sansasyonel basın açıklamaları ile başarısızlıkları, kötü kararları ve kulüpleri yavaş yavaş batırdıklarını gizlerler. Taraftara gazı verirler, gaz nasılsa bir süre daha idare edecektir.
Tudor, hayatının fırsatını yakaladı. Bence gelecek vaat eden bir hoca. Futbolun bazı yönlerini iyi kavramış bir hoca. Galatasaray' da başarı sağlar mı, bence sağlamaz.
Yukarıda anlattım. Galatasaray Tudor ile kısa vadeli bakarak günü kurtarmaya çalışıyor.
Bu kadroyu o kurmadı. Kafasındaki sisteme uygun bir kadro da değil. Muhtemelen kendi hakim olduğu sistemi değiştirecek. Kadro hocaları vardır, birde sistem hocaları. Sistem hocaları sisteme uygun kadrı kurar. Kadro hocaları, her kadrodan en iyi sistemi bulmaya çalışır. Devir sistem hocalarının devri. Futbolda başarı bu hocalar ile geliyor.
Bence Tudor sistem hocası olduğu ve kadro hocası olmadığı için Galatasaray' da başarılı olamayacak.
Günü kurtarır mı bilmem. Belki bir ikincilik Tudor' a kendi sistemine uygun kadro kurma kredisini sağlayabilir. Ancak bu kafa yapısı ile futbol kulüplerimizde daha çok Tudor' lar gelir, İsmail Kartal' lar, Aykut Kocaman' lar, İbrahim Üzülmez' ler gider. Benzer hikayeleri kulüplerimizin tamamında görebilirsiniz.
twitter: bertankayagol