“Selimiye, döneminin en gelişmiş yapısı”

Restorasyon için oluşturulan bilim kurulunda yer alan Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden Prof. Dr. Can Binan, restorasyon sürecinde yapı teknolojisi tarihine ilişkin izler bulmaya başladıklarını, bunun mimarlık tarihine ışık tuttuğunu belirtti. Prof. Dr. Binan, “Belki de bizim için üzerinde en fazla çalışılan kısım yapının bünyesinde bulunan kalem işleriydi. Çünkü bu kalem işleri aradan geçen süre içerisinde çok çeşitli zamanlarda çeşitli değişikliklere uğramış. Hangisinin ne şekilde korunacağına karar verildi. Halen bu kalem işlerinin restorasyonu sürüyor ki bu konu hem çok vakit alan bir konu, hem de santimetrekare düzeyinde, o kalem işinin üzerinde bulduğunuz küçücük bir iz çok uzun sürebiliyor. Dolayısıyla santimetrekareler düzeyinde üzerinde tartışılarak karar verilmeye çalışılıyor” dedi.

İlk uygulama

Caminin Dünya Mirası Listesi’ne girerken de yazıldığı gibi “Mimar Sinan’ın tasarım dehasının bir başyapıtı” olduğunu belirten Binan “Çok önemli bir yaratıcılık ürünü. İlk defa burada uygulanan, sekiz ayak üzerine oturtulmuş, sanki birçok insanın havada uçuyor diye düşündüğü bu kubbenin var olduğunu görüyoruz. Yapı teknolojisi açısından baktığınızda, döneminin en gelişmiş yapı teknolojisi. Yani bu yapıda hem malzeme hem işçilik hem de mimari olarak yapıldığı dönemin en gelişmiş her şeyini görebiliyorsunuz” diye konuştu.

 “İzler yakaladık”

Binan, “Bu yapıda, yapıyı açtıkça 16. yüzyılın son çeyreğinin yapı teknolojisi tarihine ilişkin izleri bulmaya başladık. O bakımdan çok önemli. Yani şu sıvayı nasıl yapmış, öte taraftaki kalem işini nasıl yapmış, yapının ana kütlesiyle avlu bölümünün bağlantısını nasıl oluşturmuş gibi, yapı teknolojisi tarihi açısından çok önemli birtakım izleri yakaladık ve bunlar artık kaydedildi ve bir yayın haline de getirilecek daha sonra” dedi.

Ayağa kaldırılan fenerin oluğundan su akıtıldı

Patara Antik Kenti’nde, yeniden ayağa kaldırılan deniz fenerinin oluğundan su akıtıldı. Patara Antik Kenti’nde, Roma İmparatoru Nero’nun M.S. 64 yılında yaptırdığı ve 1481’deki tsunamide yıkılan 26.5 metre yüksekliğindeki deniz fenerinin inşası, Antalya Valiliği’nin ihalesini yaptığı çalışmalar kapsamında sürüyor. Kazılarda ortaya çıkarılan 2 bin 500 taşın, taş hastanesinde röntgenleri çekilip en son teknolojilerle orijinal yerleri tek tek belirlendi. Kazılar sırasında ortaya çıktıktan sonra korumak için toprağa gömülen yunus kabartmalı taş da bulunmasından 10 yıl sonra, geçen yıl Patara Deniz Feneri’ne yerleştirildi. Mayıs ayında ise son basamağı yerine koyulan Patara Deniz Feneri, 21 metre yüksekliğe ulaştı.

 Kazı Başkanı duyurdu

 Yıllardır Patara Antik Kenti’nde çalışan kazı ekibi, Deniz Feneri’nin en üstteki kemerli bölümünden yağmur suyu tahliyesi için yapılmış çeşme oluğundan su akıtmayı başardı. Patara Kazı Başkanı Prof. Dr. Havva İşkan Işık, güzel haberi sosyal medya hesabından duyurup, katkılarından dolayı Antalya Valiliği ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’na teşekkür etti. Işık, “Patara Deniz Feneri’nin en üstteki kemerli bölüm tabanında yağmur suyu tahliyesi için kullanılan çörtenden (çeşme oluğu) su akıtmayı başardık. Çok şükür. Bunu mümkün kılanlar su gibi aziz olsun. Ellerinize, emeğinize sağlık ekip” ifadelerini kullandı.