'Yok artık' dedirten son vasiyet! Bir mezar taşı da beyni de olmayacak
Çinli akademisyen, tam 14 yıl önce bugün bile oldukça büyük tepki çeken son dileğini açıkladı. Beyninin dondurulup 300 ya da 500 yıl sonra çıkarılmasını isteyen akademisyenin dünyayı ayağa kaldıran bu isteğinin altında yatan sebep ise pek çok şeyi değiştirebilir!
Derleyen: Fazilet Şenol / Milliyet.com.tr - Dünyada milyonlarca insan ölmeden önce son isteklerini dile getiriyor. Hemen herkes için değişen bu istekler kişiden kişiye değişiyor. Ancak aralarında öylesi var ki herkesi şoke edecek türden. 2010 yılında Çinli bir akademisyen olan Li Zehou'nun son dileği oldukça da sıra dışıydı. Bilim dünyasını da ayağa kaldıran isteği ise şuydu: Beyninin dondurularak 300 veya 500 yıl sonra çıkarılması. Peki, bu sıra dışı isteğin altında ne yatıyordu?
91 YAŞINDA ÖLDÜ AMA...
Li Zehou, 1954 yılında Pekin Üniversitesi'nden felsefe diplomasıyla mezun oldu ve ilk önce Çin Sosyal Bilimler Akademisi'ne kıdemli araştırmacı olarak, sonra da Paris'teki College International de Philosophie'ye öğretim üyesi olarak katıldı. Bundan sonraki yaşamı boyunca beyin üzerindeki bilimsel gelişmeleri yakından takip etti ve felsefi araştırmalara yardımcı olacak ilerlemeler sundu.
Li'nin çalışmaları 1980'lerde Çin akademisi üzerinde büyük bir etki yaratınca Çin estetiği ve felsefesinde önde gelen bir isim olarak kabul edildi. Çin ve Paris dahil olmak üzere dünya çapındaki çeşitli araştırma enstitülerinde çalıştı. 1992 yılında ABD'ye taşındı ve 1999 yılında emekli olana kadar Colorado College'da öğretmenlik yaptı. Modern bir bilim adamı olarak kabul edilen Li Zehou, Kasım 2021'de 91 yaşında Colorado'da öldü.
'300 YA DA 500 YIL SONRA ÇIKARIN'
Zehou, şaşırtıcı son dileklerini ise ilk kez 80. doğum gününden kısa bir süre önce Southern People Weekly dergisine 2010 yılında verdiği bir röportajda şöyle açıkladı:
"Bir mezar taşım olmayacak ama beynimi donmuş halde bırakacağım. 300 ya da 500 yıl sonra çıkarın. Eşime ve çocuğuma söyledim. Bazıları bu şekilde dirilmek ister ama ben dirilişin mümkün olduğunu düşünmüyorum. Kültürün beyni etkileyip etkilemediğini ve birkaç yüz yıl sonra beynimde Çin kültürünün kalıntılarını bulmanın mümkün olup olmadığını kanıtlamaya çalışıyorum, ji dian (çökelme) teorimi kanıtlamaya çalışıyorum."
Jİ DİAN: TARİH VE KÜLTÜRÜN BEYNE ETKİSİ
Ji dian, Li'nin 1960'larda geliştirdiği, kişinin tarih ve kültüre maruz kalmasının beynin fiziksel yapısında iz bırakabileceğini savunan bir teori. Li 2020 yılında, 90. yaş gününden önce dergiye verdiği ikinci röportajda son dileklerini bir kez daha dile getirerek, beyninin 'beyin bilimi' yeterince ilerleyene kadar ve mümkün olduğunca uzun süre korunmasını istediğini ancak dileğinin gerçekleşmeme ihtimalinin yüzde 95 olduğunu söyledi.
Li'nin arkadaşları da dahil olmak üzere Çin'deki neredeyse herkesin Li'nin bu isteği konusunda şüpheci oldukları söyleniyordu. Çünkü onun isteği, cesetlerin bedensel bütünlüğünün korunması gerektiğine dair geleneksel Çin inancına aykırı.
Ancak daha sonraki yıllarda Li ile arkadaş olan ve onun birçok kitabının editörlüğünü yapan Ma Qunlin, geçtiğimiz günlerde bilim adamının öldüğü gün ailesinin bir kriyonik şirketiyle temasa geçtiğini öğrendiğini açıkladı. Bu da beyninin 2 yıldan fazla bir süredir soğuk depoda olduğu anlamına geliyor.
KORUNMAYA DEVAM EDİYOR
Arkadaşı Ma'ya göre Li'nin beyni, insan kalıntılarının dondurularak korunması konusunda uzmanlaşmış kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Arizona merkezli Alcor Life Extension Foundation tarafından donduruldu. Son dilediği dışında Li'nin çalışmalarının 1980'lerde Çin akademik dünyası üzerinde önemli bir etkisi oldu. Princeton Üniversitesi'nden tarihçi Yu Ying-shih, Çin kültüründeki rolü hakkında şunları söyledi: "Kitapları aracılığıyla, bütün bir genç Çinli entelektüel nesli Komünist ideolojiden kurtardı."
Akademisyen, Çin hükümetinin 1989 Tiananmen Meydanı protestolarına ve katliamına tepkisini eleştirdikten sonra 3 yıl boyunca ev hapsinde tutulmuş ve kitapları yasaklanmıştı.