Vurulsa da uçmaktan vazgeçmedi! Sağ bacağındaki adres 194 askeri kurtardı
I. Dünya Savaşı'nın tüm hızıyla sürdüğü zamanlardı. Binlerce kişi yaşamını yitiriyor, cepheler kan gölüne dönüyordu. Üstelik ölüm sadece insanları değil, hayvanları da buluyordu. Yine böyle anlardan birinde, sancılı savaş cephesindeki bir güvercin bakın tam 194 askerin hayatını nasıl kurtardı.
Derleyen: Zeynep Dilara Akyürek / Milliyet.com.tr - Görme engelli bireyler rehber köpeklerle, Alzheimer hastaları terapist kedilerle, depremlerde enkaz altındaki insanlar arama kurtarma köpekleriyle yeniden hayata bağlanıyor. Özetle, hayvanlar insanlara dost olabiliyor. İletişimin, mesafelere meydan okumak gereken bir ihtiyaç olduğu dönemde ortaya çıkan ‘posta güvercinleri’ de insanlara tıpkı diğer hayvanlar gibi dost oldu. Bunun en büyük örneklerinden biri de I. Dünya Savaşı’nda yaşandı.
SAVAŞIN SANCILI CEPHELESİNDE ATEŞ DİNMİYOR
Takvimler 3 Ekim 1918'i gösterirken, Binbaşı Charles White Whittlesey ve 550'den fazla askeriyle, düşman hatlarının arkasında bulunan tepenin kenarındaki küçük bir çöküntüde mahsur kaldı. Askerlerin yiyecekleri ya da cephaneleri de yoktu. Durum oradakiler için son derce riskliydi. Üstelik, yerlerini bildirmek amaçlı açtıkları dost ateşi, müttefikleri yerine Almanlar tarafından fark edilmişti. Bölgede mahsur kalan askerlerin çevresi Almanlar tarafından sarıldığında çoğu öldürüldü.
Yaralananlarla birlikte hayatta kalmayı başaran sadece 194 asker vardı. Bu sırada haberleşmek için gönderilen koşucuları da sürekli olarak Almanlar tarafından yakalanıyor ya da öldürülüyordu. Whittlesey ve askerleri içinse yapılacak tek bir şey kalmıştı. Posta güvercinleri, onların hayatını kurtarmak için Almanların şiddetli ateşine dayanabilirse hepsi kurtulabilirdi. Gönderdikleri güvercinler bu kez onları hayatta tutmak için kanat çırpmak zorundaydı!
GÜVERCİNLER MERMİLERE YENİK DÜŞTÜ
194 asker her şeye rağmen küçük çöküntüde sağ kalmayı başardı. Hiçbiri yaralı değildi, oradan kurtulmaları ise artık sadece güvercinlerin kanatlarının rüzgârdan sonra mermilere meydan okumasına kalmıştı. Çünkü müttefikleri orada olduklarından haberdar olmak zorundaydı. Binbaşı Whittlesey ve askerleri o andan itibaren güvercinlerle mesaj göndermeye başladı. İlk mesajı taşıyan güvercin, "Çok sayıda yaralı var. Tahliye edemiyoruz" notunu taşıyordu. Ancak bacağına bağlı notla gökyüzüne yükselmesinden saniyeler sonra Alman askerleri tarafından vuruldu. İkinci kuş ise "Erkekler acı çekiyor. Destek gönderilebilir mi?" mesajıyla gönderildi. O güvercin de vuruldu.
Diğer yandan Whittlesey'in adamlarını destekleyen topçu bataryaları, Charlevaux Geçidi'nin kuzey yamacında Whittlesey'in adamları için bir 'koruma barajı' sağlamaya çalışıyordu. Ancak büyük bir hata yapmışlardı. Aslında kuzeyde olan Whittlesey'in, vadinin güney yamacında olduğuna inanan koruma barajı askerleri, istemeden taburu hedef alan bir baraj kurmuştu. Whittlesey'in 194 askerle oradan kurtulması için tek çare ise ellerindeki 3’üncü güvercindi. Artık her şey Cher Ami’nin özgürlüğe giden yolda çırpacağı kanatlara bağlıydı.
CHER AMİ VURULDU AMA YENİLMEDİ
‘Cher Ami’ sağ bacağına bağlanan bir not kutusunun içinde soğan kâğıdına yazılmış bir notla gönderildi. Kağıtta, “276.4'e paralel yol üzerindeyiz. Kendi topçumuz doğrudan üzerimize ateş açıyor. Tanrı aşkına, şunu durdurun” yazıyordu. Bu güvercinin başına gelenler onu hem bir savaş gazisi hem de kahraman yapmak üzereydi. Cher Ami, eve uçmaya çalışırken Alman askerleri onun çalıların arasından çıktığını görüp ateş açtı. Birkaç saniye sonra posta güvercini vuruldu. Ancak yoğun ateşe rağmen tekrar uçmayı başardı. Onlarca asker tüfeklerini Cher Ami’ye doğrultmuş, bir güvercin askerlerin yoğun çabasına rağmen o ateş hattından kurtulmuştu. Sadece 25 dakika içinde 25 mil yani 40 kilometre arkadaki tümen karargâhındaki çatı katına ulaşan Cher Ami, hayatta kalan 194 kişinin 2’nci kez hayatının kurtarılmasını sağladı. Ancak bu yolda Alman ateşinden kaçarken, göğsünden vurulmuş, bir gözünü kaybetmiş ve bir bacağı da yalnızca incecik tendonla vücudundan sarkıyordu.
Bu kahramanca mücadelenin ardından Cher Ami, 77. Piyade Tümeni'nin kahramanı oldu. Ordu sağlık görevlileri onun hayatta tutmak için çok çalıştı. Seyahat edebilecek kadar iyileştiğinde, artık tek bacaklıydı. Cher Ami, General John J. Pershing'in onu uğurlamasıyla Amerika Birleşik Devletleri'ne giden bir gemiye bindirildi. Artık kahraman kuş hem gazi hem de emekliydi.
CHER AMİ’NİN MUMYASI MİNNETLE ANILIYOR
Güvercin emekliliğinin ardından, Verdun'da 12 önemli mesajı iletmedeki kahramanca hizmetinden dolayı, Palmiye Meşe Yaprağı Kümesi ile Croix de Guerre Madalyası ile ödüllendirildi. Savaşta aldığı yaralar nedeniyle kahramanlığının üzerinden 1 yıl bile geçmeden, 13 Haziran 1919'da New Jersey'deki Fort Monmouth'ta yaşama veda etti. Ölümünden seneler sonra dahi ödül almaya devam eden Cher Ami, 1931'de Yarış Güvercini Onur Listesi'ne alındı. Ayrıca Organize Amerikan Yarış Güvercini Organları'ndan altın madalya aldı. I. Dünya Savaşı sırasındaki hizmetlerinden dolayı, Kasım 2019'da, Washington DC'deki Capitol Hill'de düzenlenen bir törenle kendisine ölümünden sonra verilen Savaş ve Barışta Hayvanlar Cesaret Madalyası'nın ilk sahiplerinden biri oldu.
Araştırmacılar ise Cher Ami’yi merak ediyordu. 2021 yılında Ulusal Amerikan Tarihi Müzesi , Ulusal Doğa Tarihi Müzesi ve Smithsonian Ulusal Hayvanat Bahçesi ile birlikte Cher Ami'den alınan DNA örnekleri analiz edildi. Sonuç olarak da onun bir horoz kuşu olduğu sonucuna varıldı. Cher Ami'nin doldurulmuş bedeni, hâlâ Smithsonian Enstitüsü'nde sergileniyor.