Vajinismus tedavisinin başarılı olması için 7 altın kural

Ülkemizde her 10 kadından birisinde görülen, ancak çevreyle paylaşılamadığı, konuşulamadığı için farkına varılamayan vajinismus; çiftlerin tüm psikolojik sağlıklarını ve sosyal hayatlarını derinlemesine etkiliyor. Aile Danışmanı & Cinsel Terapist Dr. Şenay Eserdağ vajinismus tedavi başarısındaki çok önemli 7 altın kuralı bizlerle paylaştı.

1. Sorununuzun farkına varın! Ertelemeyin, Özgürleşin!

Cinsellik; partner ile duygusal alışverişin en yoğun olduğu, rahatlama ve gevşemenin sağlandığı önemli bir işlevdir. Cinselliğin amacı haz almak, haz vermektir. Sağlıklı bir cinsel ilişkide ağrı, acı, kasılma ve göz yaşı yoktur. Cinsel birleşme farklı pozisyonlarda, rahat, kolay, ağrısız, acısız ve tam bir şekilde gerçekleşebilmelidir. Eğer partneriniz ile birlikte sağlıklı bir birleşmeyi sağlayamadığınızı düşünüyorsanız asla utanma ve çekinme olmadan bir an önce profesyonel destek almalısınız. ‘Ertelemeyin, özgürleşin”…

2. İyi araştırın!

Vajinismus tanısı, jinekolog tarafından yapılan jinekolojik bir değerlendirme ile rahatlıkla konulabilmektedir. Jinekolojik değerlendirme, basit bir şekilde gözle incelemeden ibarettir. Bu değerlendirme sonucunda sorunun kesin tanısı, altta yatan fiziksel bir problem olup olmadığı, vajinismusun düzeyi ve uygulanacak tedavi yöntemleri belirlenir. Vajinismus tanısı alan hastalar, kendilerine en uygun tedavi merkezini bulmak için iyi bir araştırma yapmalıdırlar. Bunun için güvenilir web siteleri, sosyal medya, forumlar ve paylaşılan başarı videoları yol gösterici olabilir. Mutlaka bilimsel yöntemlerle çalışan, köklü, kurumsal ve güvenilir adresleri seçmelisiniz. Unutmayınız ki; yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olmayan, bilimsel verilerle çalışmayan merkezler hem maddi hem de manevi kayıp sebebidir.

3. Vajinismus tedavisinde güven faktörü

Vajinismus tedavisinde güven en önemli faktördür. Kişinin kendisine, terapistine ve tedavisine duyduğu güven başarıya giden yolun adeta altın anahtarıdır. Hasta- terapist güven ilişkisi ilk seanstan itibaren mutlaka tam olarak kurulmalıdır. Yeterli güven hissetmediğiniz yerde tedaviye başlamayın! Diğer taraftan, her hasta tedavi öncesi ‘acaba başarabilecek miyim, ya yapamazsam, ya başarısız olursam’ şeklindeki kaygılarla yüklüdür. Kişinin iç sesi sürekli bir şekilde olumsuz düşünceyi tekrar eder durur. Yapmanız gereken sürekli olarak ‘yapacağım, başaracağım, sorunumu mutlaka aşacağım’ gibi olumlama cümlelerini tekrarlamak olmalıdır. Hayatınızdaki başarılarınızı, hangi zorlukları, nasıl aştığınızı düşünün. Zihninizde ne zaman olumsuz bir düşünce ortaya çıkarsa olumlamalarınızla bunu bastırın.

4. Sabırlı olun

Günümüzde vajinismus tedavileri yoğunlaştırılmış bir tedavi programı ile 3-5 gün gibi kısa bir sürede kalıcı şekilde çözüme ulaşabilmektedir. Hastaların pek çoğu yıllarca evli ve hiçbir şekilde eşleriyle ilişkiyi tecrübe edememişlerdir, bu nedenle bu kadar sürede nasıl başarıya ulaşacakları konusunda şüpheleri olmaktadır. Ancak tedaviye başlandıktan sonra ilk günden itibaren hızlı bir değişim gerçekleşmekte, kendilerine olan güvenleri artmaktadır. Ancak, tedavi sürecinde de duygusal anlamda bazı iniş çıkışlar izlenebilmektedir. Bu iniş çıkışların sebebi bilinçaltı çatışmalarıdır. Bu çatışmalar ilk günlerde oldukça fazla, ancak daha sonra kaygı düzeyi düştükçe azalmaktadır. “Her deneme başarıya giden yolda atılan bir adımdır”. Asla pes etmeyin; sonuna dek azimli, kararlı ve sabırlı olun.

5. Vajinismusta ‘Ev Ödevleri’

Vajinismus sorunu cinsellik, ilk gece ve genital bölge ile ilgili çocukluktan itibaren pek çok yanlış inanışlardan kaynaklanmaktadır. Tedavilerdeki temel amaç bu yanlış inanışların yıkılması, yerine doğru bilgilerin yerleştirilmesidir. Bu nedenle vajinismus tedavilerinde, halk arasında ‘vajinismus egzersizleri’ olarak tabir edilen bazı çalışmalar ve ‘ev ödevleri’ yer almaktadır. Bu ödevlerin temel amacı genital bölge ile barışmak, genital bölgeyi tanımak, yanlış, eksik ve abartılı bilgilerden kurtulmaktır.

Vajinismus tedavisinde sıklıkla ayna, masaj (dokunma), kegel ve parmak egzersizleri gibi çalışmalar yer almaktadır. Ödevler hayatımızda hep sıkıcı olmuştur; ayrıca, bu egzersizlerin bir kısmı hastalar tarafından itici gelmektedir. Ancak yapıldıkça bu tür memnuniyetsizlikler azalır. Ev ödevlerinizi bir ‘aşk oyunu’ gibi düşünün. Yaparken de keyif almaya çalışın ve onları oyunsallaştırın. Yaparken keyif katmak için öncesinde sıcak suyla bir duş almak, egzersizleri hafif bir müzik eşliğinde yapmak, mutlu eden güzel kokular sürmek ve çalışmalar sonrası güzel bir akşam yemeği ile kendinizi ödüllendirmek sayabileceğim örneklerdendir.

6. Eşiniz ile birbirinizi affedin!

Vajinismus sorunu zamanla eşler arasında bazı gerginliklere, tartışmalara, evlilik içi çatışmalara yol açabilir. Bunun sebebi genelde bilinçsizlik; böyle bir problemin varlığından habersiz olmak veya kabullenememektir. Siz de bu tür sıkıntıları geçmişte yaşadıysanız artık olumsuz anıları, kırgınlıkları ve çatışmaları bir kenara bırakma zamanı gelmiştir. Her zaman pozitif düşünme ile sorunlarınızı aşabileceğinizi aklınızdan çıkarmayın. ‘Daha önce benim bu sorunum olduğu halde eşim benimleydi. Terk etmediğine göre demek ki beni seviyormuş. Bu sorunu aşınca aramız çok daha iyi olacak, evliliğimiz kurtulacak’ şeklindeki düşünceler tedavi motivasyonunuzu arttıracaktır. Bu nedenle geçmişin üzüntüleri ve sıkıntılarını, geleceğin ise kaygılarını bir kenara bırakarak, ana odaklanarak yaşamayı amaç edinin.

7. Vajinismusta eş desteği

Vajinismus bir çift sorunudur; bu nedenle, sorunun çözümünde birbirine sevgi bağlı ile kenetlenmiş iki kişi ortak bir mücadele içinde yer almalıdır. Sevgi ve anlayış her sorunun merhemidir. Mutlu bir evliliğin ve cinselliğin temel yapı taşıdır ‘sevgi’. Vajinismusta eş desteği tam olduğu zaman tedavi süreci oldukça hızlanmakta ve kolaylaşmaktadır. Bu nedenle karşılık beklemeden sevgi, anlayış ve eş desteği çok önemlidir.

Unutmayın ki; vajinismus tedavisi sonrası yaşam başka olacaktır, hem de bambaşka…

Aile Danışmanı & Cinsel Terapist Dr. Şenay Eserdağ