Terfi almayan çalışanın morali nasıl düzelir?
Geride bıraktığımız senede yüksek performansına rağmen terfi ve zam alamadan yeni iş yılına giren çalışanların stres seviyeleri yükselip, performansları düşüyor.
Yeni yılla birlikte pek çok şirket yeniden yapılanma planlarını tamamladı. 2013’te terfi ya da zam bekleyen çalışanların bir kısmının yüzü yılın ilk çeyreğinde gülerken, bir kısmı hayallerine kavuşamadı. Peki ya bu durum çalışan psikolojisini nasıl etkiliyor? Yıl boyunca elinden gelen emeği en üst seviyede sergileyen bireyler, istedikleri pozisyona ulaşamadıklarında iş performansları düşüyor mu? Yöneticiler çalışan performansını üst seviyeye çekmek için ne yapmalı?
DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü, Kurumsal Gelişim Merkezi Yöneticisi Psikolog Ayşegül Horozoğlu Enkavi, terfi sistemlerinin net şekilde belirlenmesinin bu tarz düş kırıklıklarının önüne geçeceğini anlatıyor. Enkavi, “Şirketlerde, çalışanların terfi almasının şartları belli ve tanımlı olmalıdır. Ayrıca bu prosedür tüm çalışanlara çok iyi duyurulmuş olmalı ki hayal kırıklıkları yaşanmasın. Bu sayede gerekli şartları yerine getiremeyen bir çalışan böyle bir beklenti içine girmez ve terfi alamadığı için motivasyonu bozulmaz” diyor.
Ancak tüm bu şartların yerine getirilmesi durumunda bile terfi alamayan çalışanın enerjisinin düşeceğine dikkat çeken Enkavi, “Bu durumda kişinin bağlı olduğu yöneticisi, çalışanla birebir görüşüp, nedenini doğru ve açık olarak anlatmalıdır. Böylece çalışan hiç olmazsa aldatılmış- kandırılmış psikolojisinden daha kolay çıkar. Ancak bu görüşmeyi olabildiği kadar terfi ve zam alamadığını başka bir yerden duymadan önce yapmak faydalıdır” diyor.
Yöneticiler ne yapmalı?
“Çalışan hak ettiği halde terfi ve zam verilemeyecekse, bu durum çalışana doğru şekilde açıklandıktan sonra çalışanın motivasyonunun çok düşmemesi ve yine yüksek performansla çalışmasını sağlamak adına farklı teşvik unsurları kullanılabilir” diyen Enkavi, motivasyon kaynaklarının kişiden kişiye değiştiğini, bu nedenle yöneticinin çalışanlarını iyi tanıması gerektiğini anlatıyor. Enkavi, “Bu durumda yöneticinin o kişiye uygun çözümü bulması en doğrusudur. Bunu anlamak için “Motivasyon Envanterleri”nden de faydalanılabilir. Çalışanlara uygulanacak böyle bir envanter, kimin neyle motive olduğu konusunda net sonuçlar verir ve daha isabetli aksiyon alınmasını sağlar” diyor.
Çalışanların; yöneticinin davranışları, iş yükü, maaş, yan haklar, çalışma ortamı, terfi imkânı - süresi, takdir edilme gibi konularda adil olunmasını istediğini anlatan Enkavi, “Adaletsizlik duygusu ve sürekli adaletsizliğe maruz kalmak yoğun stres yaratır. Stres altındaki kişi gergindir, öfkelidir, kolay sinirlenir. Bunların tamamı uyum bozukluklarıdır. Bu durumdaki kişi içinde bulunduğu toplumla uyuşmazlık içine girer, çatışır ya da toplumdan uzaklaşır. Çalışanın adaletsizliğe uğradığını düşünmesi onu mutsuz eder ve mutsuzluk motivasyonu düşürür, bu da çalışanın performansına direkt yansır. Motivasyonu düşen çalışanın yüksek performans göstermesi beklenemez” diyor.
“İşyerinde mutsuzluk” nasıl çözüme kavuşur?
“İşyerinde mutsuzluk, bulaşıcı bir hastalık gibi çok hızla yayılır. Mutsuz, motivasyonu düşük çalışanın etrafındaki kişiler de bundan hemen etkilenir” diyen Enkavi, “İşyerinde mutsuz olan çalışan bu mutsuzluğunu özel hayatına da yansıtır, ev hayatı da etkilenir. Böylece çalışanın hayattan aldığı doyum da düşer. İşine ve işyerine bağlılığı düşer. Bağlılık duygusal bir durumdur ve ancak bağlı çalışanlar işlerinde tüm performanslarını kullanırlar. İş yerinde adaletsizlik duygusuna maruz kalmak ve birilerinin diğerlerine göre daha fazla kayırılması Tükenmişlik Sendromu'nu da ortaya çıkarır. Ücret, terfi, yan haklar en çok adaletsizlik yapıldığının düşünüldüğü alanlardır” diyor.
Yönetim ekiplerinin ve ara kademe yöneticilerin ‘’Yönetim Becerileri’’, ‘’Ekip Yönetimi’’ alanlarında güçlendirilmesi gerektiğini anlatan Enkavi, “Çalışanlara koçluk ve mentorluk yapmalı, kurum içi üst yönetim bakış ve vizyonunu alt kadrolara zamanında ve net aktarmalıdır. Yöneticiler kendilerine bağlı çalışanlarıyla açık iletişim sağlamalı, kapalı kapılar ardında olmamalılar. Tüm astlarına eşit uzaklıkta olmalı, düzenli geribildirim vermeli, astlarının görüşlerini almalı ve bu görüşleri eleştirmeden doğru yorumlayarak doğru aksiyona geçmelidir” diyor.
Motivasyonu düşen çalışanlar ne yapmalı?
Terfi ve zam alamadığı için motivasyonu düşen çalışanın ise işiyle ilgili artı ve eksileri iyi tartması gerektiğine değinen Enkavi: “Bir anlık öfke ile dönülmesi zor kararlar verilmemelidir. O işte çalışmaya devam edecekse olabildiği kadar çabuk, kişisel motivasyonunu arttırmaya ya da en azından daha da düşürmemeye çalışmalıdır. Motivasyonu düşmüş, stres yüklenmiş şekilde çalışmak kendisini daha da kötü hissettirir ve ilerideki kaybı daha fazla olur. Yöneticisiyle durumunu açıkça paylaşıp beklentilerini netleştirmesi faydalı olur, yöneticisinden doğru bir geribildirim istemek ve bunu ayaküstü değil yapılandırılmış bir ortamda konuşmak etkili olacaktır”diyor.