Seviyorum ama zevk alamıyorum!

Onu eleştirmeden önce yatağın üzerinden yorganı çekin ve içeride saklanan sebeplere bir bakın!

Bazı kadınlar yatakta yaşadığı tecrübeleri öyle bir şekilde anlatır ki; siz başka birşey yaşıyormuş gibi kendi cinsel hayatınızdan şüphe etmeye başlarsınız. Onlar farklı şeyler yapıyormuş gibi hisseder ve kendi yaptıklarınızın yanlış olduğunu düşünürsünüz. Sonrasında ise kendinize sormaya başlarsınız; “Ben neden onlar gibi zevk alamıyorum?”, “Ben neden orgazm olduğumu anlayamıyorum?” ya da “Acaba ben orgazm olmuyor muyum?”. Eğer siz de bu ya da buna benzer durumları yaşıyorsanız orgazm olamama problemi yaşıyor olabilirsiniz. Bu problem fiziksel olabileceği gibi psikolojik nedenlerle de ortaya çıkıyor olabilir. Konuyla ilgili olarak görüştüğümüz Mira Danışmanlık’tan Psikolog Merve Tepeli Yürüten, orgazmın çeşitli cinsel uyaranların vücudu uyarması sonucu rutin olarak vajinanın kasılması anlamına geldiğini belirtiyor ve “Vajinanın kasılması durumunda bir haz noktasına ulaşılıyor ve orgazm gerçekleşiyor. Orgazm olamama durumunda bu problemin fiziksel bir nedenden mi yoksa psikolojik bir nedenden mi kaynaklandığına iyi bakmak gerekiyor. Bazen ikisinin birlikte olduğu da olabiliyor” diyor.

Fiziksel mi psikolojik mi?

Orgazm olamayan bir kadın ilk olarak durumun fiziksel olup olmadığını anlamak için bir kadın doğum uzmanına görünmeli. Fiziksel bir sorun varsa ağrılı cinsel ilişki yaşanıyor olabilir. Ağrılı cinsel ilişkinin nedenleri arasında; vajinal enfeksiyonlar, kullanılan ilaçlar ve vajinadaki kuruluk görülebiliyor. Bu da orgazm olamamaya neden olabiliyor. Eğer orgazm olamamanın bir kısmı ya da tamamı psikolojik nedenle ortaya çıkıyorsa bunun için bu konuda uzman ve eğitim almış psikolog, psikiyatr ya da terapist, cinsel terapi uygulayarak bu soruna yardımcı olabiliyor. Cinsel terapiler, bireysel olarak başlasa da bir aşamadan sonra eşle devam edebiliyor. Orgazm olamamanın psikolojik yönü çok önemli çünkü bu tür bir durum yaşayan kadın ya da erkekte anksiyete bozuklukları, depresyon görülebiliyor. Cinsel isteksizlik, hayattan zevk almama, konsantrasyon bozukluğu gibi birtakım psikolojik sorunlar yaşanabiliyor.

Kötü kadın olmamaya çalışmak

Orgazm olamama belirli bir duruma bağlı olarak mı gelişiyor yoksa en başından beri var mı bu sorunun cevabının bilinmesi gerekiyor. Psikolog Merve Tepeli Yürüten, “Cinsellikle ilgili bilgi eksikliği, aileden ya da çevreden öğrenilmiş cinsel mitler denilen cinsellikle ilgili yanlış bilgilendirilme cinselliği olumsuz şekilde etkiliyor. ‘Orgazm olan kadın ahlaksızdır’ gibi bir düşünce en sık görülen yanlış oluyor. Kadın bu cümleden etkilenerek kötü olmamaya çalışıyor. ‘Cinselliği her zaman erkek başlatır, kadın cinsellik isteyemez, isterse ayıp olur, evin iyi kızı cinsellik isteyemez, ayıp ya da günah’ gibi yargılamalar da cinselliği etkiliyor” diyor. Olumsuz yaşantılar da orgazm olamama üzerinde etkili olabiliyor. Çocukluk döneminde yaşanan travmatik cinsel deneyimler olabiliyor. Taciz, tecavüz gibi durumlar görülebiliyor. Zaman zaman seksüel kimlik çatışmaları da olabiliyor. Bu da orgazm olamamaya neden olabiliyor.

Sonradan ortaya çıkabiliyor

Problem, ilk cinsel deneyimde ortaya çıkmamış olabiliyor ama sonradan hayatın başka alanlarında yaşanan sıkıntılar, sonradan yüzeye çıkıp orgazm olamamaya neden olabiliyor. Psikolog Merve Tepeli Yürüten, “En çok partnere karşı duyulan ilginin azalması problemiyle karşılaşıyoruz. Özellikle uzun süreli ilişkilerde çok sık karşılaştığımız bir durum bu. İlgi azalıyor, ilgi azaldığında cinsel çekicilik kaybedilmiş oluyor. Bu sorunu çözmek için; kişi sadece o kişiyle cinsel ilişkisi esnasında mı orgazm olamıyor yoksa kendi kendine tatmin yani mastürbasyon yaptığında ya da başka bir partnerle beraber olduğunda da aynı sorunu yaşayıp yaşayamadığını öğrenip, ayrım yapabiliyoruz” diyor.

Modern kadının orgazmı tek gecelik olabiliyor

“Uzun süreli ilişkilerde ‘Orgazm olamamam partnerimle mi ilgili yoksa benimle mi?’ sorusunun cevabını aramak için erkek ya da kadın tek gecelik ilişkilere başvurabiliyor. Orgazm probleminin genel mi, kişiye bağlı gelişen bir durum mu olduğunu keşifetmek için böyle bir davranış yapılabiliyor. Tek gecelik ilişkiler yaşayan ya da uzun süreli partneri olmayan kişiler de böyle bir problem yaşıyorsa cinsel öyküsüne iyi bakmak gerekiyor. Eşlik eden psikiyatrik bir durum var mı buna bakılması gerekiyor.”

Kontrolü elde tutma isteği

Orgazm kişinin kontrolü dışında oluyor. Kişilik yapısı olarak kontrollü, düşüncelerini bile kontrol eden kişiler, orgazm olamama problemi yaşayabiliyor. Çünkü kontrolü bırakmak gerekiyor fakat bırakamadıkları için orgazm olamama durumu olabiliyor. Katı kurallar, uygun olmayan ortamlar da buna örnek olabiliyor. Örneğin bir süreliğine kayınvalideniz ya da anneniz misafirliğe geldiğinde kontrol durumu söz konusu olabiliyor ve bu da kişinin cinselliği rahat şekilde yaşamamasına neden olabiliyor. Birlikte olunan ortam da önem taşıyor. Evin soğuk ya da çok sıcak olması da cinselliği olumsuz etkileyebiliyor. İsteksizlik görülebiliyor, uyarılma ve orgazm problemleri yaşanabiliyor. Yatılan yatak, evin ortamı rahat mı bunlara da bakmak gerekiyor.

Erkekler de orgazm olamıyor ama fark etmiyorlar

Psikolog Merve Tepeli Yürüten, “Erkekler orgazm sorunu yaşıyorlar fakat erkekler orgazm olma ile boşalma arasındaki farkı bilemiyorlar. Bu nedenle hangi erkeğe sorarsanız sorun ‘Orgazm oluyorum’ diyor. Aslında kastettiği boşalma, fakat her boşalma orgazm olmak anlamına gelmiyor. Orgazm bir cinsel hazdır, boşalma ise fiziksel bir olay. Ama ikisi birlikte olduğunda hem boşalma hem de orgazm söz konusu oluyor. Kadınlar hazzı arıyorlar ve orgazm olup olamadıklarını daha net ifade ediyorlar” diyor.

İlk gece korkusu

Orgazm olma öğrenilen bir davranış. Yaş ilerledikçe, cinsel deneyim arttıkça kadın kendini tanıyor ve cinsel döngüsünü tanımlıyor, öğreniyor. Hem cinsel haz bölgelerini keşfediyor hem de partnerine yön veriyor. Ama cinselliğin başında deneyimin en az olduğu dönemde hem kendiyle ilgili hem de genel cinsellikle ilgili bilgi eksikliği ve yanlış bilgiler, korku, kaygı gibi endişelerin bazı kişiler için daha yüksek bir seviyede olması, cinsel uyarılmayı ve sonrasında plato denilen cinsel birleşme evresini nasıl sağlıklı geçirdiği önemli. Bunlar yerine gelmediğinde orgazm olamama problemi görülebiliyor. Fakat ilk deneyimde böyle bir durumun yaşanması kişinin orgazm problemi olduğu anlamına gelmiyor.

Modern ilişkilerde cinsellik

Psikolog Merve Tepeli Yürüten, “Uzun süreli evliliklerde cinsellik aseksüaliteye doğru gitmeye başladı. Evlilik içerisinde cinsellik yaşanmıyor. Daha önceki yıllarda böyle bir problem yoktu. Ama günümüzde yılda dört defa cinsellik yaşayan çiftler bulunuyor. Bazen çiftler şu soruyla geliyor; ‘Bizim böyle bir cinsel yaşamımız var, normal mi?’ Bunun sağlıklı bir durum olmadığını fakat bunu değiştirmek isterlerse yardımcı olabileceğimizi söylüyoruz. Metropelde yaşayan ve çok yoğun çalışan kişilerde bu sorunla çok karşılaşıyoruz” diyor.

Nasıl anlaşılıyor?

Bir kadın aslında orgazm olup olmadığını biliyor. Ama bunu ifade etmesi çok kolay olmayabiliyor. Genelde kadınların yüzde 20-30’u orgazm olabildiğini ifade ediyor. Psikolog Merve Tepeli Yürüten, “Biz orgazmı şöyle değerlendiriyoruz; orgazm sadece cinsel ilişki sırasında olmuyor, mastürbasyon yoluyla da orgazm olunabiliyor mu buna bakmak gerekiyor. Örneğin daha önce orgazm oluyordum, daha önce daha farklı yaşıyordum, mastürbasyon yaptım ve rahatladım gibi ifadelerden kişinin orgazm olup olmadığını anlayabiliyorsunuz. Uyarılma evresi nasıl, sağlıklı bir uyarılma evresi var mı? Partnerle olan ilişkiye bakılması gerekiyor. Çünkü kadınların erkeklerden daha uzun süre uyarılması gerekiyor. Uyarılmadan sonra plato evresi denilen aşamada, eşin herhangi bir cinsel işlev bozukluğu olmaması durumunda plato evresi sağlıklı olabiliyor mu? Yani birleşmenin sonunda cinsel haz en doruk noktaya çıkıyor ve sonrasında çözülme oluyor mu? Eğer bunların herhangi birinde eksiklik, yetersizlik varsa sonraki bütün evreler olumsuz şekilde etkileniyor” diyor.

Erkeğe büyük görev düşüyor

Erkeklerin kadınların kendilerinden farklı olduğunu kabul etmeleri gerekiyor. Bir erkeğin uyarılma evresiyle kadınınki arasında çok fark bulunuyor. Psikolog Merve Tepeli Yürüten, bu durumu şöyle açıklıyor: “Bize bu sorunla başvuran çiftlere ilk önerimiz birbirlerini keşfetmeleri oluyor. Uyarılma, birbirini keşfetme, cinsel haz bölgelerini karşılıklı olarak keşfetmeye yönelik çalışmalar yapmalarını tavsiye ediyoruz. Hayat şartları ve cinselliğe çok fazla vakit ayırmama ön sevişmeyi kısa tutabiliyor. Bir kadının cinselliğini yaşayabilmesi için ön sevişme kısmının belli bir süre, ortalama 20 dakika kadar olması gerekiyor. Bu atlanıyor, çiftlerin buna odaklanmalarını öneriyoruz. Çiftler bu terapilerde partnerlerinin cinsel haz bölgelerini keşfediyorlar ve cinselliğin sadece birleşme değil haz alma olduğunu bir kez daha hatırlıyorlar. Bunlar yapılırken birleşmeyi yasaklıyoruz ve çiftler bunu duyunca çok rahatlıyor. Böylece cinselliğin keyfi yaşanmış oluyor” diyor. Kadınlar için orgazmı kolaylaştıran bazı egzersizler de bulunuyor. Kegel egzersizleri denilen bu egzersizler de orgazm olamama sorununda önemli rol oynuyor”.

Evlilik içerisinde aseksüel olmak sağlıklı bir durum değil. Başka problemler var mı bunlara bakılması gerekiyor. Bazen eşlerin birbirleriyle olan çatışmaları da cinselliğe etki edebiliyor. Çoğu zaman bu konu konuşulmuyor, zamana bırakarak düzeleceğini düşünüyorlar. Fakat bu önerilen bir davranış şekli değil. Sorunları konuşmak gerekiyor.

Nilgün Yıldız

Formsante Dergisi Mayıs 2011 Sayısı