Serebral Palsi (Beyin Felci) Nedir? Belirtileri Ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Bu durum gelişmekte olan beyin hücrelerinin tahrip olması nedeniyle fetüsün veya bebeğin beyninde geri dönüşü olmayan hasardan kaynaklanır. Genellikle ömür boyu süren bilişsel veya duyusal zorlukların eşlik ettiği duruş bozukluğuna neden olur.

Serebral Palsi (Beyin Felci) Nedir?

Serebral Palsi, henüz nasıl tamir edileceğini bilmediğimiz, gelişmekte olan bazı beyin hücrelerinin tahrip olması nedeniyle fetüsün veya bebeğin beyninde meydana gelen geri dönüşü olmayan lezyonlardan kaynaklanmaktadır.

Bu lezyonlar, genellikle ömür boyu süren bilişsel veya duyusal zorlukların eşlik ettiği bir dizi hareket veya duruş bozukluğuna neden olur. Sebepler esas olarak hamilelik sırasında enfeksiyon veya hastalık, çok erken veya zor doğum veya çocuğun yaşamının ilk aylarında görülen hastalıklardır.

Serebral palsi, doğumda mevcut olan veya sonraki 3 yıl içinde ortaya çıkan çeşitli sinir sistemi bozukluklarına verilen isimdir. Bu bozukluklar, zamanla kötüleşmeyen altta yatan bir beyin hasarının ortaya çıkmasıyla karakterizedir. Ayrıca hepsi beyindeki motor nöronlarda bir miktar hasara neden olur; bu bozukluk koordinasyonu ve kas gücünü etkiler.

Normalden daha hafif olan prematüre bebekler ve yenidoğanlar daha büyük risk altındadır. Son yıllarda, yeni serebral palsi vakalarının sayısı aslında biraz artmıştır, bunun nedeni kısmen gelişmiş yoğun bakımın daha fazla prematüre bebeğin hayatta kalmasına izin vermesi ve aynı zamanda Kısırlık, serebral palsili bir bebek doğurma olasılığının daha yüksek olduğu çoğul gebeliklerde artışa neden olur.

Serebral Palsi Belirtileri Nelerdir?

Etkilenen her kişi, beyin hasarının yeri, boyutu ve ciddiyetine bağlı olarak, motor özürlülüğün yanı sıra ilişkili engelliliklerin spesifik semptomlarını gösterecektir. Serebral palsinin tanımlanmasını ve incelenmesini zorlaştıran, özellikle bozuklukların bu heterojenliğidir.

Bazı çocuklar, herhangi bir bilişsel bozukluk olmaksızın sadece izole bir motor engelle başvururlar.
Diğerleri, bir veya daha fazla bilişsel bozukluğu motor engelleriyle ilişkilendirecektir. Bazıları "basit" bir gevşeklikle yürürken, diğerleri, kuadriplejikler, günlük yaşamın tüm eylemlerine tamamen bağımlı olacaktır. Bu iki uç nokta arasında, tüm ara durumlar mümkündür.

Serebral palsinin nedenleri çok sayıdadır ve vakaların% 40'ında açıklanamaz. Genellikle doğumdan önce, doğum sırasında veya sonrasında meydana gelen ve gelişmekte olan çocuğun beynine zarar verecek olaylar zinciridir.

Bu olaylar arasında zor doğum, yenidoğan inme komplikasyonları ve aynı zamanda gebelik sırasında enfeksiyon veya hastalık (kızamıkçık, toksoplazmoz veya bazı ilaçların yan etkileri gibi) veya birincisi yer alır. Bu olaylar, beynin belirli bölgelerine (anoksi-iskemiden bahsediyoruz) kan veya oksijen arzında azalmaya veya hatta durmaya veya beyin kanamasına neden olarak beyin hasarına neden olacaktır.

Bu lezyonlar geri döndürülemezdir ve hastaların yaşamları boyunca çektiği çeşitli motor, duyusal veya bilişsel bozukluklara neden olur.

Serebral Palsi Tanısı Nasıl Koyulur?

Serebral palsili tüm yenidoğanlarda bu durumdan kaynaklanan eksiklikler olsa da, çocuk etrafta gezinmek gibi önemli bir gelişimsel dönüm noktasını kaçırana kadar bu durumu teşhis etmek genellikle imkansızdır. Bununla birlikte, bir yenidoğanı gözlemleyerek, zaman zaman hangi bebeklerin daha yüksek serebral palsi riski altında olduğunu tahmin etmek mümkündür.

Çok az bebeğin doğumda bariz bir kısıtlaması vardır, ancak çoğu, endişeli ebeveynleri tarafından 3 ay ile 18 aylıkken doktora getirilir. Serebral palsi için kan veya kimyasal test olmamasına rağmen, tanı koymaya yardımcı olan birkaç klinik test mevcuttur.

Çoğu durumda serebral palsili kişilerde bu formların bir kombinasyonu bulunur. En yaygın kombine form, spastisite ve atetozun bir kombinasyonudur. Her durumda semptomlar çok hafif veya çok şiddetli olabilir. Titrek el yazısı, bazı insanların üstesinden gelmek zorunda kaldıkları tek zorluk, diğerleri ise boyundan topuğa felç oluyor.

Serebral palsiye, sinir ve kas dışında çok çeşitli semptomlar eşlik edebilir, en önemlisi bozulmuş zihinsel işlevdir. Serebral palsili tüm insanların üçte biri, ciddi bir zihinsel engele ve asla 3 veya 4 yılı geçmeyecek bir zihinsel yaşa sahiptir.

Bir diğer üçte birlik kısım hafif bir entelektüel açıktan muzdarip ve geri kalanının entelektüel eksikliği yok. Bununla birlikte, normal zekaya sahip bir çocuk bile görme, işitme ve konuşma sorunları, sosyal izolasyon, kızgınlık ve depresyonun varlığından dolayı öğrenme güçlüğü çekebilir. Serebral palsiye, yolculuğu boyunca desteklenmediği ve teşvik edilmediği sürece eşlik eder. Şaşılık yaygın serebral palsili insanları etkileyen bir sorundur.

Serebral Palsi Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Serebral palsinin tedavisi yoktur çünkü beyin hücreleri değiştirilemez. Tedavinin amacı, hayatı olabildiğince normal hale getirmek ve zihinsel kapasiteleri buna izin veren insanlara maksimum bağımsızlık sağlamaktır.

Birincil amaç, her şeyden önce kas kontraktürlerini önlemek veya iyileştirmek olan engelliliği en aza indirmektir. Etkilenen uzvu mümkün olduğunca çok çalıştırırsanız, bunların meydana gelmesi daha az olasıdır. Fizyoterapi, atrofiden kaynaklanan kontraktürleri ve yetersiz büyümeyi önlemeyi amaçlar. Çoğu doktor, etkilenen uzuvları egzersiz yapmanın, sağlıklarını korumanın ve onları daha iyi kullanmanın en iyi yolu olduğu konusunda hemfikirdir.

Okul çağı yaklaştıkça tedavi, iletişimi iyileştirmeye ve salya akıtma gibi sosyal olarak sorunlu semptomları azaltmaya odaklanır. Normal zekaya sahip çocukları devlet okullarına yerleştirmek için hiçbir çabadan kaçınılmıyor. Terapinin çoğu, teknikleri öğrendikten sonra ebeveynler tarafından yapılır.

Nöbetler ve spastisite genellikle nöbet önleyici ilaçlar veya kas gevşemesini destekleyen ilaçlarla yönetilebilir ve serebral palsili çocukların çoğu bir şekilde veya formda ilaçlarla tedavi edilir.