Sarı nokta hastalığı nedir, belirtileri nelerdir?
Göz Sağlığı ve Hastalıkları Op. Dr. Melih Haboğlu, sarı nokta hastalığı hakkında merak edilenleri sizler için anlattı.
Sarı nokta keskin, renkli ve gündüz görmeyi sağlayan retina bölgesidir. Sarı Nokta Hastalığı, diğer adıyla Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu, gelişmiş ülkelerde 60 yaş sonrası en sık rastlanan kalıcı görme sebebidir. Sarı nokta hastalığında erken teşhis, tedavi ve düzenli kontrol, görmenizin korunması ve iyileştirilmesi açısından çok önemlidir. Hastalık bir gözde ya da her iki gözde oluşabilir. Eğer bir gözde sarı nokta hastalığı varsa, diğer gözde de gelişme olasılığı yüksektir.
Sarı nokta hastalığının “Yaş” ve “Kuru” olmak üzere 2 tipi vardır.
1. Kuru tip: Hastalığın en sık görülen şeklidir. Hastaların yaklaşık %85-%90' i bu tiptir. Yavaş fakat ilerleyicidir
2. Yaş tip: Hastalığın daha ciddi bir şeklidir. İleri yaşlardaki kalıcı görme kaybının en sık görülen sebebidir. Retina kan damarlarının anormal gelişimi vardır. Bu damarlardan kan ve sıvı sızmasına bağlı retina katları arasında sıvı birikimi vardır.
Sarı nokta hastalığının sebepleri;
•Yaşlandıkça görülme sıklığı artar. 75 yaşın üzerindeki her üç kişiden birinde sarı nokta hastalığı vardır.
•Genetik faktörler
•Sigara kullanımı
•Vitamin eksiklikleri
•Irk; Beyaz ırkın sarı nokta hastalığına bağlı görme kaybı riski siyah ırka göre daha yüksektir
•Açık renkli gözler
•Şeker hastalığı, kolesterol yüksekliği, yüksek tansiyon, damar sertliği gibi hastalıklar
•Obezite, Hareketsizlik
•Güneş ışığına aşırı maruz kalma
Sarı Nokta Hastalığı Belirtileri
•İlerleyen görme kaybı
•Göz önünde karartılar
•Bakılan noktayı göremeyip etrafını görme( karşısındaki kişinin yüzünü görmekte zorluk çekerken kol ve bacaklarını görme)
•Renkleri daha soluk, cansız görme
•Nesne veya çizgileri eğri, yamuk görme
•Bulanık ve sisli görme
Teşhis Yöntemleri Nelerdir?
Amsler testi (kareli kağıt testi): Çizgilerin ortasındaki siyah noktaya bakarken etrafındaki yatay veya dikey çizgilerin düz yerine eğri büğrü görülmesi sarı nokta hastalığının en önemli belirtilerinden biridir.
Fundus floresein anjiografi (göz anjiyosu): Göz anjiografisinde hastanın ön kol toplardamarından özel bir boya maddesi (floresein) verilir. Daha sonra özel bir alet ile gözün arkasının (retinanın) fotoğrafları çekilir. Sarı nokta hastalığında retina tabakaları arasında göllenmeler ve anormal damarlar görülür.
OCT(optik koherans tomografisi): Düşük enerjili lazer ışınları kullanılarak gözün retina tabakasının incelenmesidir.
Retina, sarı nokta ve glokom hastalıklarının tanı ve tedavi değerlendirilmesi için çok önemlidir. OCT tamamen zararsız bir tanı yöntemidir. Radyasyon yaymaz. Hastanın gözüne dokunulmadan 2-3 dakika içerisinde kolayca uygulanabilmektedir. Göz Anjiyosundaki gibi damardan herhangi bir ilaç uygulamasına gerek yoktur. Sarı nokta hastalığının teşhisinin yanı sıra takibin de de göz doktorunun en büyük yardımcısıdır.
Sarı Nokta Hastalığı Tedavisi
Sarı nokta hastalığında kesin bir tedavi yöntemi henüz mevcut değildir. Kuru tip sarı nokta hastalığında koruyucu tedavi yöntemi uygulanır. Bunlar;
•Sigaradan uzak durmak,
•%100 UV korumalı güneş gözlüğü kullanmak
•A, C ve E vitaminlerinin yanı sıra çinko bakımından zengin besinlerle beslenmek.
Tedavide uygulanan yöntemlere değinen Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Melih Haboğlu, “Yaş tip sarı nokta hastalığında göz içi ilaç uygulaması ve fotodinamik tedavi yapılır. Bu yöntemleri kısaca açıklamak gerekirse;
Anti VEGF tedavi: Göz içine 4 veya 6 haftalık aralıklarla uygulanan Anti-VEGF’ler yeni anormal damar gelişimini ve sarı noktada sıvı birikmesini önler, mevcut anormal damarları ve sıvı göllenmesini azaltır. Bu yolla hastanın şikayetlerini önemli ölçüde azaltır, hastalığın ilerlemesini yavaşlatır ve görmeyi iyileştirir.
Fotodinamik tedavi: Işığa duyarlı bir ilaç koldaki damardan verilir. Bu ilaç göz de sarı nokta hastalığına bağlı gelişen yeni anormal damarlarda birikir. Bu alanlara Lazer yapıldığında ilaç lazerle aktive olur ve bu yeni istenmeyen damarları tıkar.” diyerek sözlerini tamamladı.