SAĞLIK
YEMEK
ASTROLOJİ
GÜZELLİK

PKOS'lu kadınlar bu tuzağa düşüyor! Tek tuşla yayılan kâbus: Binlerce lirası uçtu gitti

12 yıldır regl dönemlerini ağrılı geçirmiş, depresyon ve yorgunluk sorunlarıyla mücadele etmiş nihayetinde polikistik over sendromu teşhisi almıştı. Çareyi sosyal medyada bir fenomenin tavsiyelerinde bulduğunu düşünüyordu. Ancak yaptığı bu hata binlerce lirasına hatta sağlığına mâl oldu. Üstelik bu durumdan yalnızca bir kişi muzdarip değil!

|

Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Sosyal medya son yıllarda doğru ve yanlış bilginin iç içe geçtiği, alanında uzman olmayan kişilerin özellikle sağlık konularında rahatça yorum yapıp 'takipçilerine' tıbbi dayanağı olmayan tavsiyeler verdiği bir alan haline geldi. Burada 'fenomen' kimliğiyle kitlelere seslenenlerin özellikle kadın takipçilerine kolaylıkla tavsiyeler verdiğini görebiliyoruz. Ancak hiçbir uzmanlığı olmayan bu kişilerin verdiği tavsiyeler daha büyük sorunlara yol açıyor ve konu sağlık olunca dönülmez yollara giriliyor. Uzman olmayan kişilerin toplumu kolayca yanılttığı konuların başında ise son yıllarda 10 kadından birinde görülen PKOS (polikistik over sendromu) hastalığı var. Hastalığa dair detaylı bilgi sahibi olmayan ve çözümü internette arayan PKOS'lu kadınlar tavsiyelerine güvendiği kişilere kulak veriyor ve sonu koskoca bir hüsran oluyor. Fenomenlerin PKOS yok eden diyet, çay, kür, takviye gıda tavsiyeleri ve vadettikleri koçluk hizmetlerini hiçbir aslı olmayan tüyolarını masaya yatırdık ve konuyu uzmanına danıştık.

'FENOMENLERİN BUNA YETKİSİ YOK'

BBC'nin PKOS'la ilgili yaptığı bir dosya haberde yer alan verilere göre Sophie adlı genç bir kadın 12 yıldır regl dönemlerini ağrılı geçirmiş, depresyon ve yorgunluk sorunlarıyla mücadele etmiş ve sonunda PKOS teşhisi almıştı. Sophie PKOS'uyla ilgili tıbbi hizmet almakta zorlandığı için çözümü sosyal medyada takip ettiği Kourtney Simmang adlı bir fenomenin tavsiyelerinde aradı. Fenomen Simmanfg, PKOS için diyet, takviye gıdalar ve koçluk hizmetinden oluşan bir paketi tam 3 bin dolara (yaklaşık 106 bin lira) takipçilerine satıyordu. Sophie de bu paketi satın aldı. Tam bir yıl boyunca bu pakete dahil edilmiş tavsiyeleri uygulayan Sophie, bir yılın sonunda PKOS'unda hiçbir gerileme göremedi dahası vücudunda bir şeyler yolunda gitmiyor gibiydi. Sophie'nin durumunu inceleyen Jinekolog Dr. Jen Gunter ise Simmang'ın bu testleri satma yetkisi olmadığını ve bu testlerin klinik olarak kullanımının sınırlı olduğunun altını çizdi. Sophie ise "Programdan bedenimle ve yemekle daha kötü bir ilişkiye sahip olarak, PKOS'umu iyileştirme kapasitemin bulunmadığını düşünerek ayrıldım" diyerek aslında çareyi yanlış bir yerde aradığını kabul etti.

Çeşitli sosyal medya uygulamalarında binlerde hatta milyonlarca takipçisi olan fenomenlerin kendilerini 'yaşam koçu', 'beslenme uzmanı' gibi kimliklerde tanıtmaları takipçilerinin gözünde bir güven yaratıyor. Yukarıda bahsi geçen bu ünvanlar için gerekli eğitimleri almamış ve tıbbi tavsiye verebilme yetkisi olmayan bu kişilerin takipçilerine vadettiği tavsiyeler onların hayatlarını derinden etkiliyor. Özellikle PKOS gibi son yıllarda sıkça konuşulan hastalıklar için hızlı ve kesin çözüm arayan kullanıcıların yalan bilgilerin ağına takıldıkları görülüyor.

Bu sebeplerle BBC Dünya Servisi, TikTok ve Instagram'da bir inceleme başlattı. 2024 yılının yalnızca Eylül ayında 'PKOS' etiketiyle en çok izlenen videoları tam dört dilde inceledi. Yapılan incelemelerin sonucunda videoların yarısının yanlış bilgi yaydığı tespit edildi.

YANLIŞ BİLGİ TEK BİR TUŞLA DÜNYAYA YAYILIYOR

Yalnızca tek bir tuşla yayılan bu yanlış bilgiler arasında en yaygın olanları şunlardı: PKOS diyet takviyeleriyle düşük karbonhidratlı, yüksek yağlı keto diyeti gibi diyetlerle tedavi edilebilir. Doğum kontrol hapları PKOS'a neden olur. Ancak PKOS alanındaki uzman doktorlar düşük kalorili diyetlerin PKOS'u yok edebileceğine dair yeterli bilgi olmadığını söylüyor. Üstelik ketojenik diyet, durumu çözmek yerine daha da kötü bir hale getirebilir. Yine uzmanlara göre doğum kontrol hapları PKOS'a neden olmadığı gibi PKOS'un bilinen yaygın bir nedeni de yok.

'HASTANIN KLİNİK TABLOSUNA GÖRE TEDAVİ ŞEKİLLENİYOR'

Polikistik Over Sendromu'nu alanında uzman kişilere danışmaya, konuyla ilgili gerçek bilgiyi en doğru yerden almaya hepimizin hakkı var. "Polikistik Over Sendromu tanısı ve tedavisi kadın hastalıkları ve doğum uzmanı tarafından tedavi ve takip edilmeli" diyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Harika Bodur Öztürk, PKOS'u takip eden insülin direnci ve prediyabet gibi metabolik hastalıklarda mültidisipliner yaklaşımlar benimsenmesi gerektiğinin altını çizdi. Uzm. Dr. Öztürk, "PKOS adında da anlaşılayacağı üzere tek tip bir hastalık değil. Ben hastalara bilgi verirken bunun bir yelpazenin farkı uçları gibi klinik açıdan farklılık gösterebileceğini söylüyorum. Zayıf, kısmen düzenli regl kanamaları olan bir grup hasta dışında ağır metabolik sendrom tablosunda olan obezite, prediyabet, yılda 1-2 kere kendiliğinden olan regl kanaması, erkek tipi saç dökülmesi yaşayan, akne, kıllanma gibi ağır şikayetleri olan bir grup hastanın da aslında polikistik over sendromu başlığı altında değerlendirildiği bilgisi verip tedavinin hastanın klinik tablosuna göre şekillenmesi gerektiğini anlatıyorum" açıklamasında bulundu.

Uzm. Dr. Öztürk, son yıllarda her 10 kadından birinde görülen PKOS'un bu kadar yaygın olmasının ardındaki sebebi şu cümleleriyle açıkladı:

"PKOS'un artışında yaşam tarzı değişiklikleri, özelikle gençler arasında beslenme alışkanlıkların değişiyor olması, fast food ve işlenmiş gıdaların daha fazla tüketiliyor olması polikistik over sendromlu hasta prevalansını etkiliyor olabilir. Tüm dünyada obezite artışı ile PKOS genetik yatkınlığı olan bireylerin sayısını ciddi anlamda etkiliyor olabilir. NIH (Ulusal Sağlık Enstitüsü) kriterlerine göre dünya genelinde kadınların yüzde 7'si bu tanıyı alıyor. Rotterdam kriterleri kulanıldığında tanı oranı yüzde 12'lere çıkabilir. Ülkemizde yapılan araştırmalarda ise PKOS oranı yüzde 15-19 aralığında bildirilmiştir. Artan farkındalık, gelişen tanı yöntemleriyle tanı alan hasta sayısı da artmış olabilir."

Fenomenlerin hiçbir tıbbi tanı verisi olmadan takipçilerine verdikleri tavsiyelerin yanı sıra aslında uzmanlar PKOS tanısında iki önemli kriter kullanıyor. Bunlardan ilki Rotterdam kriterleri ve PKOS tanısı için bu 3 kriterden 2 tanesinin bulunuyor olması gerekiyor:

1- Adet düzensizlikleri yani 35 günden uzun aralıklara regl kanamalarının olması,
2- Erkek tipi kıllanma, erkek tipi saç dökülmesi, akne gibi hiperandrogenizm bulguları (erkeklik hormonu yüksekliği ile ilişkilidir) veya kanda bu hormonların yüksek tespit edilmesi,
3- Ultrasonografide yumurtalıklarda polikistik over (yumurtalıklarda çok sayıda kist benzeri folikül gelişmesi) görüntüsünün olması.

'PKOS SADECE ÜREME SAĞLIĞI SORUNU DEĞİL'

"PKOS sanılanın aksine sadece bir 'üreme sağlığı' sorunu değil" diyen Uzm. Dr. Öztürk, "Düzensiz regl kanamaları uzun dönemde kadın sağlığını olumsuz etkileyebilir. Endometrium hiperplazisi veya rahim kanseri gibi ciddi hastaların kök nedeni olarak karşımıza çıkabilir. Trunkal obezite adını verdiğimiz göbek çevresinde yağ dokusu birikimi PKOS'lu hastalarda daha fazla görülür. Bu da diyabet ve kalp hastalıkları için önemli bir risk faktörüdür. Dolayısıyla regl kanamalarının gerek doğum kontrol hapları gerekse progesteron hormonu içeren takviyelerle hastanın klinik özelliklerine göre planlanan tedavilerle düzene solulması çok önemli" dedi.

Hastaların kısa sürede iyileşme umudu onları fenomenlerin asılsız bilgi tuzağına iterken Uzm. Dr. Öztürk hastaların 3-6 ay süren tedavilerle iyileşme düşüncesinde olabildiklerini ancak PKOS'un kişinin bireysel sağlığıyla ilgili uzun dönem sürebilen bir hastalık olduğunun altını çizdi. Kısa süreli tedavilerle bu durumun geçmeyeceğinin bilinmesinin ve hastalığın farkındalığının tedavi için çok önemli olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Harika Bodur Öztürk, "Kilo sorunu olan PKOS tanılı hastalarda yüzde 10'luk kilo kaybı, düzenli egzersiz, yaşam tarzı değişiklikleri ile hastalık baskılanabiliyor. Ancak verilen kilolar geri alındığında adet düzensizlikleri ve yumurtlama fonksiyonuyla ilgili olan sorunlar geri gelebilir" ifadelerini kullandı.

'UZMAN YARDIMI OLMADAN SÜREÇ YÖNETİLEMEZ'

PKOS'ta hastanın over rezervinin (bir kadının vücudunda bulunan yumurta hücrelerinin sayısı) çok fazla olduğunun, AMH (Anti- Müllerian Hormon) değerlerinin yüksek olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Öztürk, "Aslında her hastanın kliniği ve ihtiyacı farklı olduğu düşünüldüğünde çocuk sahibi olmayı planlayıp gebe kalamayan olgularda tedavi yumurtlama tedavileri veya IVF (tüp bebek) uygulanabilir, çocuk planı olmayan hastalarda adetlerin düzene sokulması için destek tedaviler verilebilir. İnsülin direnci varsa kilo vermesi desteklemeli ve sağlanmalı, ilaç tedavilerinden yardım alınmalıç Akne veya kıllanma gibi şikayetleri varsa bu şikayetlere göre tedaviler düzenlenmeli. Bir uzman yardımı olmadan bu tedavileri sağlıklı yürütülmesi mümkün değil" diye konuştu.

Peki beslenme ile PKOS arasında ilişki olduğu iddiaları ne kadar doğru? Sosyal medya fenomenlerinin de çeşitli diyetlerle PKOS'lu takipçilerine bu hastalıktan kurtulabileceklerini vadettikleri görülüyor. Uzman Diyetisyen Olcay Barış, "PKOS metabolik ve hormonal dengeleri etkileyen bir sağlık sorunu olduğu için beslenme, tedavinin en önemli parçalarından biridir. Ancak beslenme önerileri bireysel farklılıklara göre değişir. Genel anlamda, PKOS’lu bireyler için önerdiğimiz beslenme modeli, kan şekeri dengeleyici, hormonal dengeyi sağlamaya ve iltihabı (inflamasyonu) azaltmaya yöneliktir" dedi. Beslenme uzmanları tarafından hazırlanmayan ve sosyal medyada vadedilen PKOS için önerilen diyetlerin bilimsel temellere dayanmadığını, birçoğunun olumsuz etki yaratabileceğini belirten Barış, "Örnek olarak tek tip beslenme metabolik sorunları kötüleştirme, yetersiz besin alımı hormonal dengeyi bozma, hızlı kilo kaybı vaat eden diyetler ise başarısızlık durumunda kişide stres, kaygı, özgüven kaybına ve yeme bozukluklarına neden olabilir. 'Gluten veya süt tamamen yasaklanmalı' gibi genelleştirilmiş öneriler, herkes için uygun değildir ve gereksiz kısıtlamalara yol açabilir" ifadelerini kullandı.

PKOS'LULAR İÇİN RAHATLATAN BESLENME TAVSİYELERİ

Fenomenlerin yanıltıcı bilgilerinin PKOS gibi karmaşık ve bireysel tedavi gerektiren bir sağlık durumunu daha da kötüleştirebileceğinin altını önemle çizen Diyetisten Barış, PKOS’lu bireyler için şu beslenme önerilerinde bulundu:

- Kan şekerini yavaş yükselten tam tahıllar, sebzeler, baklagiller, meyveler (ölçülü), kuru yemişler ve besinler tercih edilmeli.

- Rafine şeker ve beyaz un gibi yüksek glisemik indeksli besinlerden kaçınılmalı.

- Yüksek kaliteli protein kaynakları (et, balık, tavuk, yumurta, baklagiller) tüketilmeli.

- Zeytinyağı, avokado, ceviz gibi sağlıklı yağlar diyetin bir parçası olmalı.

- Antioksidan bakımından zengin sebze ve meyveler (brokoli, ıspanak, yaban mersini gibi) tercih edilmeli.

- Omega-3 yağ asitleri (ceviz, somon, keten tohumu) iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olabilir.

- Lif oranı yüksek gıdalar (sebzeler, kepekli tahıllar) tüketilmeli.

- Kan şekeri seviyesini sabit tutmak için sık ve küçük porsiyonlar halinde yemek yemek önemli.

- Paketli, işlenmiş gıdalar ve trans yağlardan uzak durulmalı.

Polikistik Over Sendromu'nun dünya genelinde birçok kadını etkileyen bir sağlık sorunu olduğunu ve yanlış bilgilendirmenin bu sorunun daha da büyümesine neden olabileceğini, sosyal medya platformlarında yayılan yanlış tedavi yöntemlerinin, bilimsel olmayan bilgilendirmelerin maalesef Türkiye'de de benzer bir tehlike yaratabildiğini vurgulayan Uzman Diyetisyen Olcay Barış, "Bu tehlikenin önüne geçmek için kadın doğum hekimleri tanıyı koyduktan sonra diyetisyenlerin önderliğinde kişiye özel beslenme programları oluşturulmalı, PKOS’a yönelik tedavi multidisipliner bir şekilde uygulanmalı" diyerek sözlerini noktaladı.

© Copyright 2025

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.