Milliyet Sanat’ta neşe ve hüzün yan yana
Milliyet Sanat, temmuz ayında da okurlarının karşısına dopdolu bir içerikle çıktı. Sivas Madımak Oteli katliamından kurtulan üç aydın, 15 yıl önce olan biteni ve ‘hasarlı bir yürekle yaşamayı’ yazdı
Milliyet Sanat, temmuz sayısında 2 Temmuz 1993’teki Sivas Madımak Oteli katliamından kurtulan üç aydını konuk etti sayfalarına. Lütfiye Aydın, İlhan Cem Erseven ve Serdar Doğan 15 yıl önce olan biteni ve “hasarlı bir yürekle yaşamayı” yazdılar.
Tıpkı yaşamda olduğu gibi dergide de hüzünle neşe yan yana duruyor. Zira temmuz bir yandan da Caz Festivali ayı. Barış Yıldırım’ın Festival direktörü Pelin Opcin ile yaptığı söyleşi, derginin genel yayın yönetmeni Tuğrul Eryılmaz’ın kaleme aldığı Nina Simone yazısı ve konserlerden seçmeler, zengin programından doğru seçim yapmak isteyenler için rehber niteliğinde.
Ama derginin kapağı ne Sivas ne de caz; sinema versiyonu bu ay, müzikali ise ekimde Türkiye’deki seyircilerle buluşacak olan “Mamma Mia!”nın yaratıcıları ABBA... Bu efsanevi topluluğu Berrin Karakaş anlattı.
Müzik ve sinema
Derginin müzik sayfalarında temmuzda İstanbul’da konser verecek olan Metallica ve Massive Attack, Masstival, 2008 yazının albümleri ve Ayvalık Müzik Akademisi’nin programı da bulunuyor. İki de tartışma konusu var bu bölümde; klasik müziğin Türkiye’de sponsor arayışı ve müzik türlerinin birbirinden üstün olup olmadığı.
Sinema sayfaları ise bu ay “Dark Knight” filminde izleyeceğimiz Maggie Gyllenhaal’in portresiyle açılıyor. Ardından Agah Özgüç’ün kaleminden Türk sinemasında para olgusu ve bu ay vizyona girecek filmler geliyor.
İki mimar, bir arkeolog
Milliyet Sanat dünyaca ünlü iki mimarı da ağırlıyor bu sayısında. Yrd. Doç. Dr. İrem Maro Kırış Frank Gehry’nin Tepebaşı TRT arsası için tasarladığı kültür komp- leksini anlatırken; mimar Aslı Çiçek de Rem Koolhaas örneğiyle modern mimariyi masaya yatırıyor.
Her ay Milliyet Sanat’a bir arkeoloji alanını tanıtan Nermin Bayçın, bu kez Hieropolis-Kastabala antik kentinin başındaki entegre çimento fabrikası tehlikesine dikkat çekiyor.
Plastik sanatlarda tartışma
Derginin plastik sanatlar bölümü çarpıcı bir tartışmayla açılıyor:
Sanatçılar neden müzayedelere karşı? Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği ve Sanat Galericileri Derneği ortak bir bildiri yayımlayarak, müzayede şirketlerine açık artırmaya sunacakları bir eserin fiyatını belirlerken sanatçısına ve galericisine danışmaları gerektiğini söylemişlerdi.
Sanatçıların neden böyle bir talepte bulunduklarının cevabını ve yaşadıkları sorunları Yasemin Bay’ın hazırladığı dosyada bulabilirsiniz.
Karikatürün Oscar’ı kabul edilen Aydın Doğan Karikatür Yarışması, Basel Sanat Fuarı, 2007-2008 çağdaş sanat sezonunda kadın ağırlığı, karma sergiler, Balkan Naci İslimyeli’nin son çalışması “Makas-Psikolaj” da bu bölümün diğer başlıkları.
Gelelim Milliyet Sanat’ın yazarlarına... Murathan Mungan Origami adlı köşesinde Avni Anıl’dan Alaettin Yavaşça’ya, Chemical Brothers’tan Led Zeppelin’e envai çeşit müziği, kişisel metafiziğini ve de şiirinin ‘kulisini’ yazdı bu sayıda.
Murat Uyurkulak ise iki yıl önce kaybettiğimiz Reha Mağden’i... New York polisiyelerini kaleme alan Şebnem Şenyener de James Baldwin’in izini New York’ta, kitaplarında ve geçmişte sürdü.
Edebiyat sayfaları
Milliyet Sanat’ın edebiyat sayfalarında ise Kemal Varol’un edebiyata taşradan bakan yazısı, Serpil Gülgun’un, son deneme kitabı “Suya Seng” üzerine Enis Batur ile yaptığı söyleşi, ilk Duygu Asena Roman Ödülü’nün sahibi olan Nur Yazgan ile romanı üzerine bir sohbet ve Nazlı Eray’ın yeni kitabı “Kayıp Gölgeler Kenti”nin tanıtım yazısı okunabilir. Ömer Türkeş’in kaleminden Herman Melville’in “Katip Bartleby” adlı romanı da edebiyat meraklılarının ilgisini çekecek bir diğer yazı.
2 Temmuz 1993’te 33 aydının ölmesiyle sonuçlanan Sivas Katliamı, 15. yılında bir dosyayla Millliyet Sanat’ta.
Kim Ki-Duk’un ‘Yay’ı hediye
Milliyet Sanat her ay olduğu gibi bu ay da DVD hediye ediyor okurlarına. Bu ayın DVD’si, “Boş Ev”, “Fedakâr Kız” ve “İlkbahar Yaz Sonbahar Kış ve İlkbahar” filmleriyle tanınan Güney Koreli yönetmen Kim Ki-Duk’un “Yay”ı. Film, Kore açıklarındaki bir gemide, yaşlı bir adamla bir kızın hikâyesini anlatıyor.