Kronik migren hayatı nasıl etkiliyor
Kronik migren günlük yaşamı kabusa çevirecek kadar şiddetli olabiliyor.
Kronik migren hastaları işlerini kaybetme riski taşıyor ve düşük performansla çalışmak zorunda kalıyor
Kronik migren günlük yaşamı kabusa çevirecek kadar şiddetli olabiliyor. Bu durum kronik migrenli kişiyi olduğu kadar eşi, çocuğu, iş arkadaşlarını da etkileyebiliyor. Kronik migreni olan birinin patronu, eşi, çocuğu hatta arkadaşı olmak bile zor diyen Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Kocaman, şöyle düşünün; “sürekli başı ağrıdığı için keyifsiz olan, yaptığı işi zorla ve düşük performansla yapan, her an yapılan programları iptal eden, migreni başlayacağı kaygısıyla hayatını kısıtlayan mutsuz bir kişi zamanla işini, eşini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabiliyor” diyor.
Ayda 3 kez işe gidemeyenler var
Migrene bağlı kayıp değerlendirme ölçekleriyle değerlendirdiğimizde kronik migren hastalarının iş, ev ve sosyal yaşamlarında belirgin etkilenme gördüklerini söyleyen Kocaman, “Bu hastalar migren krizi nedeniyle ayda en az 2-3 kez işe gidemiyor, ya da izin alamadığı için işe gidiyor ama günde 3-4 kez analjezik alarak düşük performansla çalışmak zorunda kalıyor” diyor.
12 milyonun başı ağrıyor
“Türkiye Baş Ağrısı ve Migren Epidemiyolojisi Çalışması" verilerine göre kadınlarda migren oranı %24,6 erkeklerde %8,5. Buna göre ülkemizde her 4 kadından ve her 12 erkekten birinde migren görülüyor. Yine bu araştırmaya göre Türkiye’de 18-65 yaş arası erişkinlerde migren sıklığı %16,4. Yani Türkiye’de her 7 kişiden biri migrenli. Bu oranlara göre ülkemizde yaklaşık 12 milyon migren hastası bulunuyor.
Yoğun ve stresli çalışma hayatı kronik migrenin tetikliyor
Prof. Dr. Ayşe Kocaman, yoğun ve stresli çalışma, düzensiz beslenme, yetersiz uyuma ve yetersiz dinlenme hangi meslek grubunda var ise, bu grupta migrenin sık olduğunun altını çizdi. Ülkemizde ve dünyada yapılan çalışmalara göre toplumun yapısına göre farklı sonuçlar mevcut. Örneğin, düşük gelir düzeyindeki kadınlarda daha sık görülürken, erkeklerde benzer sonuç yok. Ayrıca yurtdışında eğitim düzeyi arttıkça özellikle metropollerde migren sıklığının arttığını gösteren veriler var.
Migren, plazada çalışanları daha çok etkiliyor
Kronik migrenin plaza çalışanlarını etkilediğini belirten Kocaman, “hastalarımdan aldığım bilgilere göre aşırı stresli çalışma ortamı ve düzensiz beslenme, gün ışığından uzak, uzun çalışma saatleri en temel migren tetikleyicileri olarak sıralanabilir. Yani migren, metropollerde yaşayanları ve plazalarda çalışanları daha çok etkiliyor diyebiliriz.
En az Akdeniz, en sık Doğu Anadolu’da görülüyor
"Türkiye'de Baş Ağrısı ve Migren Epidemiyolojisi Çalışması’na” göre migren en az Akdeniz Bölgesi’nde (%15,7) en sık Doğu Anadolu’da (%24,1) görülüyor. Marmara Bölgesi'nde %22, İç Anadolu'da %20, Karadeniz’de % 21,6, Güneydoğu Anadolu'da %20,4 gibi birbirine yakın oranlar var. Yine aynı çalışmaya göre migren, köy ve kasabalarda yaşayanlara kıyasla şehirlerde yaşayanlarda 3 kat daha fazla görülüyor.
İlaç kullanmak istemeyenler Botulinum Toksin A yaptırıyor
Düzenli olarak her gün ilaç kullanmak istemeyen, sürekli ağrı kesici almaktan yorulan hastalarda Botulinum Toksin A uygulamasını tercih ettiklerini söyleyen Prof. Dr. Ayşe Kocaman, uygulama atakların sıklığı ve şiddetini % 50-65 oranında azaltıyor. Kimi hastalarda bu oran % 85-90’ı buluyor. Uygulamanın uzman ellerde yapılması büyük önem taşıyor” hatırlatmasını yapıyor. Poliklinik ortamında 10-15 dakikada kolaylıkla yapılan bu uygulamadan sonra hastalar bir iz olmadan işlerine dönebiliyor ve en az 3 -6 ay migren ataklarında belirgin azalma yaşanıyor.