Kızı kaçırılan babanın isyanı
12 yıl önce yuvadan aldığı kızı kaçırıldı. Köşk’e, TBMM’ye, polise başvurup dedektif tuttu, sonuç alamadı ve isyan etti
Evlat hasretini gidermek isteyen Makina Mühendisi Selahattin Özdemir, İstanbul Sosyal Hizmetler Kurumu’na gittiğinde daha ilk görüşünde Sena’yı çok sevdi. Üç kardeş olduklarını öğrenince onları ayırmak istemeyen baba, Sena ile kardeşleri Serkan ve Seda’yı da 1997’de evlatlık edindi. Üç çocuğunu okutan ve büyüten Sehalattin Özdemir, 17 yaşına gelen Sena’nın 21 Temmuz 2010’da kaçırıldığını öğrendiğinde dünya başına yıkıldı.
Polise, savcılığa ve valiliğe başvurup kızının bulunması için çırpınan Özdemir, tanımadığı kişilerden telefon aldı.
Telefondaki kişiler, Sena’yı Malatya Pötürgeli Osman Şengül’ün evlenmek için kaçırdığını, şikâyetini geri almasını istedi. Özdemir, daha sonra, “Biz aşiretiz, devlet gelse bizden kız alamazlar” mesajlarıyla tehdit edildi.
Şengül ailesi, Ekrem Çakıroğlu adlı kişiyi aracı olarak Özdemir’le görüştürdü. Özdemir, geri adım atmadı, polise ve savcılığa başvurdu. Sena’yı kaçıran Osman Şengül’ün babası Ramazan Şengül ve aracı olan kişiler bulunup ifadeleri alındı. Ancak Sena’nın yerini bilmediklerini söylediler.
Dedektif tuttu
Polisin yeterince ilgilenmediğini öne süren Özdemir, Cumhurbaşkanlığı’na, Başbakanlık’a başvuru üstüne başvuru yaptı. Sena’nın kardeşleri Hayrunnisa Gül’den yardım istedi, ancak istekleri yanıtsız kaldı.
Başvurularından sonuç alamayan baba, kızını bulmak için 5 bin TL ödeyip özel dedektif tuttu. Kaçırılan kızının izini aylarca süren Selahattin Özdemir, özel dedektifle de bir sonuca ulaşamadı.
Son umudu TBMM’de
Bütün kapılar yüzüne kapanan Selahattin Özdemir, son çare olarak TBMM’ye başvurdu. Acılı baba ile kardeşlerin sesine kulak veren TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanı Yahya Akman, başvuruyu derhal işleme aldı. Akman, “Evlatlık edindiği ve gözü gibi baktığı çocuğu kaçırılan babanın feryadını duymamak mümkün değil. Gerekli birimlerle görüşerek küçük Sena’nın bulunması için elimizden geleni yapacağız” dedi.
‘Zorla nikâh kıyacaklar’
Onca çabasının sonuçsuz kalmasına isyan eden Selahattin Özdemir, Milliyet’e şunları söyledi:
“Onlarca yere başvurdum bir iğne ucu kadar ilerleme olmadı. Kaçıranın ailesi kızımın yerini biliyor, söylemiyor. 7 Aralık 2011’de 18 yaşını dolduracak. Onu bekliyorlar. Zorla nikâh kıyacaklar. Kızıma ne yaptıklarını bilmiyorum. Bir telefon, bir mektup yok. Aylardır sesini duymadım. Öyle özlüyorum ki” dedi.