Kısırlık tedavisinde yeni yöntemler
.
Dünyada ve Türkiye de kısırlık verileri?
Bugünlerde çiftlerin en büyük sorunlarından biri de çocuk sahibi olamamak. Kısırlık görülme sıklığı toplumda yaklaşık %15 civarındadır. Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye'de 2 milyon kişi kısır. Gebelikten korunmaksızın, bir yıl süreyle düzenli bir cinsel yaşama rağmen gebe kalamama durumuna infertilite–kısırlıktan söz edilebilir.
Ortalama her altı aileden biri infertiliteden etkilenmektedir. Bu çiftlerin büyük bir kısmında gebe kalamamanın nedenini açıklayacak sebepler bulunabilirken, yaklaşık yüzde 10-12'sinde herhangi bir patoloji tespit edilemez. Bu çiftler açıklanamayan infertilite olarak adlandırılırlar.
Gebelik bir çok faktörün bir arada olması ile gerçekleşir. Sorunu olmayan çiftin, aylık gebe kalabilme oranı % 20-25 olup bu oran bir yıl sonunda yaklaşık % 85’ e ulaşmakta, 2 yılın sonunda ise % 90’nı geçmektedir.
Bunun nedenleri nelerdir?
İnfertilite nedenleri bazen çok kolay saptanıp çözümlenebilirken bazen de sorunları çözmek oldukça zordur.
Çocuk sahibi olamayan ailelerin 1/3’ünde erkekte sorun varken, 1/3’ünde kadında sorun saptanmaktadır. Geri kalan 1/3’te ise her ikisinde de problemler mevcuttur. Ancak hemen söylemek gerekir ki yapılan basit testler ile infertil çiftlerin yaklaşık %15’inde kesin neden saptanamamaktadır (nedeni belli olmayan infertilite )
Öncelikle iş yaşamı nedeniyle kadınlar hamile kalma yaşlarını geciktiriyorlar , modern yaşamın doğurganlık üzerindeki en önemli etkisi bu. Doğurganlık 25-27 lı yaşlarda maksimum seviyede olur, özellikle 32 yaşından sonra ise inişe geçmektedir.
Biyolojik saat ilerledikçe kadının gebe kalma şansı giderek azalır. Yaş ile birlikte yumurtalıklardaki yumurta sayısı ve kalitesinin azalmaktadır. 20 yaşında bir kadın ile 21 yaşındakinin gebe kalma olasılıkları arasındaki fark çok büyük değilken 30'lu yaşlarda bu fark daha fazla anlam kazanır .
Yumurtlama bozuklukları kadında görülen en sık infertilite nedenidir.
Kadında infertiliteye neden olan diğer olaylar; yumurta kanallarının (fallop tüplerinin) tıkalı olması, rahim (uterus) ve kanalların (fallop tüplerinin) doğumsal anormallikleri, iyi huylu rahim urları (myomlar), uterus içi yapışıklıklar (uterin sineşiler) olarak sayılabilir.
Erkeğe ait en yaygın kısırlık nedenleri ise, semende sperm sayısında azlık ve hareketlerinde yavaşlık veya sperm hücresinin görülememesidir. Bazen de sperm hücrelerinde şekil bozukluğu vardır ya da yumurtaya ulaşmadan ölmektedirler.
Cinsel ilişki sıklığı: Cinsel ilişki sıklığı açısından normal ya da anormal diye bir sınıflama yapmak doğru değildir. Önemli olan ilişki sayısının az ya da çokluğu değil yeterliliğidir. Bunun için optimum sayı haftada 3 ilişkidir.
Zamanlama: Cinsel ilişki sıklığının yanı sıra ilişkinin zamanlaması da önemlidir. Yumurtlamanın olduğu günlerde girilecek olan ilişki, gebelik olasılığını arttıracaktır.
Ayrıca Stres de kısırlık vakalarında önemli bir faktördür. Çünkü stress salgı bezlerini etkiler bu şekilde hormonların salınımında problem olur bu şekilde yumurta oluşumu-gelişimi veya yumurtlama gibi hormonların etkisiyle olan olaylarda olumsuzluklar olabilir. Çalışma saatlerinin uzaması, trafik stresinin yaşanması gibi koşullar yorgunluk olarak geri dönüyor. Yorgunluk da cinsel arzuyu azaltıyor ve cinselliğe ayrılan süreyi azaltıyor.
Süre: Çiftin ne kadar zamandır çocuk istediği önemli bir noktadır. Gebe kalmaya uğraşan çiftlerde aradan geçen süre uzadıkça, tıbbi yardım almadan başarılı bir gebelik elde etme olasılığı da o ölçüde azalmaktadır.
Günümüzde yaygın bir sorun olan Obezite doğurganlığı azaltmasa da yağ dokusundan salınan kadınlık hormonunun fazla olmasıyla yumurtlamayı baskılayabilmekte ve dolayı olarak gebe kalmayı zorlaştırabilmektedir. Kilo fazla oldukça yumurtlama da o kadar az olur. Yani bir kadın yılda 12 kere yumurta üretiyorsa 12 defa doğurganlıkla karşılaşıyor demektir. Eğer obezite sınırına gelmişse bu doğurganlık yüzde 50'ye kadar azalmış olur.
Günümüzde cinsel yolla bulasan hastalıkların artması nedeniylede tüplerde tıkanıklık olabilmekte, Erkeklerde de kanallarda tıkanıklık yapabiliyor.
Tüplerde tıkanıklık olunca yumurta hücresini rahim içine aktaran döllenmenin gerçekleştiği yollarda tıkanıklık olduğu için sperm ve yumurta hücresi karşılaşamadığı için gebelik oluşamamakta. Amerika'da bu sorun ilk sıradaki kısırlık nedenidir.
Çözümleri nelerdir?
Gebelik elde etmek birçok faktöre bağlıdır. Esas önemli olan doğru zamanlama ve yeterli sayıda cinsel ilişkidir. Zamanlamada bahsedilen, yumurtlama olduktan sonra spermin bu yumurtayı yakalayarak döllenmenin sağlanmasıdır, ancak her kadının yumurtlama dönemi farklılık gösterebilir. Bu nedenle doğru zamanlama konusunda çiftlere yardımcı olabilecek çok güzel ürünler artık ülkemizde bulunmaktadır. Eczanelerde oldukça pratik ve yüksek doğruluk oranına sahip tükürükten yapabilen, sınırsız kullanım özelliği bulunan testler mevcut. Tükürükten yapılan bu testler, yumurtlama olmadan 24-36 saat önce pozitif değer vererek evde de gebelik planladıkları andan itibaren bu şekilde daha kontrollü olarak gidebilmelerine önemli ölçüde yardımcı olacaktır.
Bunun yanında tabii ki cinsel ilişki sıklığının yanında yeterliliği de bizim için çok önemli. Çiftlere haftada optimum 3 kez cinsel ilişkiyi önermekteyiz. Ancak kimi zaman bu kişilerde ki stress gibi faktörlerden dolayı bayanlar vajinal kuruluk, ağrılı cinsel ilişkiden(Disparoni), zamanlı cinsel ilişkiye (Timed İntercourse) bağlı şikayetleri gözlenmekte ve ilişki sayısında da sıkıntı olmaktadır. Bu sıkıntılar yaşandığında kullanılacak olan vajinal jellere çok dikkat edilmelidir. Çoğu vajinal jel, spermlerin hareketliliğine ve yaşamasına engel olmakta, kadınlarda ise bakteri üremesi, mantar, kaşıntı gibi problemlere sebep olmaktadır. Fakat Amerika da özellikle infertil hastalar düşünülerek doğal yolla hamile kalmaya destek amaçlı üretilmiş olan bir jel, artık ülkemizde de bulunmaktadır. Bu jel; içerdiği doğal arabinogalaktan bitki şekeri sayesinde spermlere zarar vermeyip, hatta sperm hücrelerine antioksidan desteği sağlayarak güçlendirip, doğal gebeliği sağlamaya yardımcı bir üründür. Hamilelik planlayan çiftlerin, cinsel ilişki sırasında, 6 ay kadar bu ürünü kullanmalarını tavsiye ediyorum. Çünkü, bu ürün Dünyada ve Türkiye de doğal yolla hamile kalmayı desteklemede güvenle kullanılan tek ürün.
Az önce bahsettiğim üretkenlikle ilgili ciddi problemleri olmayan çiftlerde, Amerika da ve ülkemizde bu jel kullanılarak birçok hamileliğin gerçekleştiğini biliyoruz. Bu ürün, aşılama ve tüp bebek tedavisine geçmeye karar vermeden önce ya da negatif sonuç alınan tüp bebek tedavilerinin bekleme süreçlerinde her cinsel ilişkide kullanılarak, doğal yolla hamile kalmaya yardımcı olan güvenli bir ürün.
Kısacası; Gebelik oluşumu için, yumurtalıktan atılan sağlıklı bir yumurtanın, erkeğin sağlıklı döl hücresi olan sperm ile birleşmesi, daha sonra döllenen yumurtanın tüplerden ilerleyerek rahme gelip yuvalanması ve gebeliğin vücut tarafından desteklenmesi gereklidir. Bu nedenle 1 yıl sonunda istenilmesine rağmen gebelik gerçekleşmezse doktora başvurmakta yarar vardır.
Bu durumda tüp bebek yapmak şart mı?
1 yıl sonun da korunmasız, doğal yolla hamile kalmayı destekleyen jelin kullanılarak girilen ilişkilere rağmen gebelik gerçekleşmezse bu çiftleri doktora başvurmaları gerekmekte, nedenin saptanmasının ardından gerekli tedaviler düzenlenmektedir.
infertilite tedavisi nedene yönelik olarak yapılmalıdır. Eğer tüplerde tıkanıklık varsa bu hastaya aşılama yapmanın bir anlamı yoktur. Erkekte sperm yokluğu, kadında tüplerde tıkanıklık, yumurtalık yetmezliği gibi durumlarda Tüp Bebek (IVF) yöntemine başvurulmaktadır.
Elektronik aygıtların bebekler üzerindeki etkileri nelerdir?