Kırışıklıklara ne iyi gelir?
Zamanı tersine çevirmede ve yıllar geçse bile genç görünmede diyetiniz çok büyük bir öneme sahip.
Yaşlanmayla birlikte, cildin sıkı olmasını sağlayan kolajen yapısı bozulmaya başlayarak kırışıklıklara ve cildin sarkmasına yol açıyor. Bu yaşlanma belirtileri, normalde 35 yaşından sonra başlarken, kırışıklıklar bazen daha erken yaşlarda da görülebiliyor. Bunun ardında ise yatan pek çok neden olabiliyor: çok fazla stres, toksinler, güneş ışınları, kilo, hastalık ve zararlı serbest radikaller.
Zamanı tersine çevirmede ve yıllar geçse bile genç görünmede diyetiniz çok büyük bir öneme sahip. Sadece cildinizi yaşlanmaya karşı korumak için değil aynı zamanda yumuşak, sağlıklı ve genç görünümünü korumak için antioksidan ve antienflamatuvar özelliklere sahip yiyeceklerinizin sayısını artırmalısınız.
Türkiye’nin yaşlı nüfusu arttıkça, sağlık hizmetleri ve tıptaki ilerlemeler ile birlikte, sağlıklı bir beslenme düzeni de yaşlanmanın getirdiği zorlukların üstesinden gelmeye yardımcı oluyor.
E vitamini deposu
E vitamininin, serbest radikallerin zararına karşı hücreleri koruduğu çeşitli araştırmalar sonucunda ortaya konulmuştu. Beslenme uzmanları yetişkinlerin günde 15 mg E vitamini tüketmesini öneriyor. Ay çekirdeği, yağda çözünen bir vitamin olan E vitamini açısından mükemmel bir kaynak. Ayrıca ay çekirdeği, kolajen yapısının bozulmasını önleyen ve cildin lipid bariyerini güçlendiren güçlü bir selenyum kaynağı.
Günde bir avuç ay çekirdeği tüketmek, cildin elastik yapısını güçlendiriyor ve kırışıklıkların oluşmasını geciktirebiliyor. Güneşin zararlı etkilerine karşı cildi korumak için ayçiçek yağı bölgesel olarak cilde uygulanabiliyor.
Cildi doğal yoldan koruyor
Ay çekirdeğinin güçlü antioksidan ve anti-radikal etkisi, cildin doğal bir koruma bariyeri oluşturmasını sağlıyor ve bizi dış çevrenin zararlı etkilerine (güneş ışınları, soğuk hava, kuruluk vs..) karşı koruyor. Koruyucu özelliğin bu şekilde güçlenmesi, cilde sıkılık veren bir protein olan kolajen üretimini yeniden başlatıyor. Yıllar geçtikçe cildimizdeki kolajen düzeyleri azalıyor, dolayısıyla cildin bu besleyici doğal sisteminin aktive edilmesi önemli.
Diğer taraftan, selenyum düşük miktarlarda tüketmemiz gereken bir mineral olmasına rağmen vücut sistemimizde çok önemli bir yere sahip. E vitamini ile birlikte antioksidan özelliği göstererek serbest radikallerin zararlı etkilerini durduruyor ve beyaz akyuvar üretimini artırıyor.
Beslenme uzmanları, yetişkinlerin günde 50 mikrogram selenyum tüketmesini tavsiye ediyor. 100 gram ay çekirdeğinde ise 79.3 mikrogram selenyum bulunuyor.
Virginia Politeknik ve Eyalet Üniversitesi’nin National Sunflower Association için yürüttüğü “ay çekirdeğinin sağlık üzerindeki etkileri” başlıklı bilimsel araştırmasına göre, ay çekirdeği organizma için koruyucu bir gıda ve en çok E vitamini içeren kuruyemişlerden birisi. E vitaminine, içerdiği B grubu vitaminleri de eklersek, ay çekirdeğini yaşlanma etkilerini geciktirici ve canlandırıcı bir besin olarak değerlendirebiliriz.
Ayrıca, bu özellikleri yeterli gelmediyse, ay çekirdeği magnezyum ve folat gibi kalp ve damar hastalıklarını önlemede yardımcı bileşenler açısından da oldukça zengin.