İşte benim hikayem

       AYDIN Doğan, iş hayatındaki 40. yılı, Doğan Holding'in Altunizade'deki yeni çalışma ortamında kutladı. Hesabını veremeyeceği hiçbir işe girmediğini vurgulayan Aydın Doğan, "40 yıllık iş hayatımda hep başım dik, alnım açık oldu. Zaten 40 yılımın son 20 yılı kamuoyunun önünde geçti" dedi.
       Aile içi kutlamada Doğan Holding'i oluşturan kuruluş yöneticileri ve çalışanlar bulundular. Aydın Doğan, ecza deposu ortaklığıyla başlayan başarılı 40 yılın satır başlarını anlatırken, "ben bölgenin köklü ailelerinden birinin oğluyum. 1950 yılında babamın işlerinde çıraklık dönemine başladım. Ancak kendi adıma 1958 yılı sonbaharında Mecidiyeköy Vergi Dairesi'ne kayıt olarak iş hayatına atıldım" diye konuştu. 1979 yılı Mayıs ayında Milliyet gazetesini alarak, medya dünyasına adım attığını anımsatan Aydın Doğan, şöyle devam etti:
       "Milliyet gazetesini almadan evvel Türkiye'de yüksek düzeyde vergi ödeyen işadamları arasındaydım. O yıllarda hem İstanbul Ticaret Odası, hem de Türkiye Odalar Birliği Yönetim Kurulu üyesiydim. Fakat gazete sahibi olunca bu iki görevden de kendi isteğimle ayrıldım. 40 yıllık iş hayatımın her safhasında vergi vermeyen ve gerekli bir neden olmaksızın askerlik yapmayan insanların 'ben vatanperverim' demeye hakları olmadığını düşünürüm. Ve hep bu inançla hareket ettim."
       Doğan'ın konuşmasından sonra holding bünyesinde 10 - 20 ile 20 - 25 yıl arasında çalışanlara plaket verildi. Ardından Doğan Holding Finans Grubu Başkanı İmre Barmanbek, Doğan Medya Grubu Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ ve diğer kuruluş yöneticileri çalışanlar adına Aydın Doğan'a günün anısına armağanlar sundular.
       "Yaptığım iş nedeniyle zaman zaman iftiralara, husumetlere, karalamalara hedef oluyorum. Onun için şeffaf evlerde oturmalıyız ve biz birbirimizi iyi tanımalıyız.
       ....Şoför Neşet Ağabey ve Muammer Gümüşeli ile işe başladık.
       .... 15 Nisan 1961 yılında ilk şirketim olan Ortadoğu Komandit Şirketi'ni kurdum. Kısa bir süre sonra arkadaşımdan ayrıldım. Sirkeci Ebussuud Caddesi'nde Yıldız İşhanı'nda evvela 2 oda, bir süre sonra bütün katı kiraladım. O zamanlar yüzde 20 ortağım ve mali işlere bakan Cahit Bengü, ayrıca Erzincan Lisesi'nden ve Yüksek Ticaret'ten arkadaşım olan Nurhan, sekreterim Güngör ve bankalara gidip gelen Hasan vardı.
       ....Bayram tatillerinde İstanbul'da bütün mağazalar kapalı olurdu. Süleyman Ağabey'le biz mağazayı açık tutardık. Tabii ki herkes kapalı olduğu için biz çok satış yapardık.
       ....1969 yılı sonuna kadar çok çeşitli taahhüt işleri yaptım. Bursa - Karacabey yolu, Tekirdağ - Keşan - Malkara yolu, Fatih'teki Taşmektep, Sultanahmet'teki Milli Eğitim Basımevi inşaatı gibi çeşitli işler yaptım. Fakat sonradan 1947 yılında babamın Konya'da yaptırdığı Zirai Et Kombinası binası yanınca müteahhitlik karnesini yakıp 900.000 lira zarar ederek müteahhitliği bıraktığı gibi, ben de Bursa dönüşü Gemlik'te yol üzerindeki Termal Otel'inde rahmetli olan Salim Ağabey'le karnemi yakarak devlet taahhüt işi yapmama kararı aldım.
       ....Üç kişiyle başladığım işlerim 40 yıl sonra 10.000 kişi gibi muazzam bir sayıya erişti. 40 yıllık iş hayatımda hep başım dik, alnım açık oldu. Hesabını veremeyeceğim hiçbir işe girmedim. Zaten 40 yılımın son 20 yılı kamuoyunun gözü önünde geçti. 3 kişiden 10.000 kişilik büyük bir gruba erişmek kolay olmadı. Bayram, seyran demeden zaman zaman günde 18 - 20 saat çalışarak bugünlere geldik."


       Aydın Doğan, eşi Sema Doğan, kızları Arzuhan Yalçındağ, Vuslat Doğan Sabancı, ağabeyi Hüsrev Doğan mutlu gecede birarada (solda). İmre Barmanbek plaketini Aydın Doğan'dan aldı (sağda). Ali Rıza Temuroğlu, İbrahim Sezer ve Bora Gemalmazoğlu'na plaketlerini Sema Doğan verdi (altta).