Hasta ne yapacak?
Prof. Tuzcu’nun, “Doktor hastasını eğitmeli. en iyi tedavi seçeneklerini anlatmalı, o da gidip araştırmalı” görüşü tıp dünyasında çok konuşuluyor... Hastaların araştırma yapmasını isteyen doktorlar olduğu gibi, özellikle internetin sağlık konusunda yanlış yönlendirebildiğine dikkat çekenler var
PROF. DR. SERDAR ERDİNE:
İnternet kafa karıştırıyor
Artık teslimiyetçi olmayan bir hasta grubuyla karşılaşıyoruz. Hasta bilgilendirmesi önemli, internetin çok büyük rolü var bunda. Ama buradan alınan bilgilerin hangisinin doğru hangisinin kötü olduğunu denetlemek mümkün değil. İnternette bilgi kirliliği çok fazla ve gereksiz yere umut veren sayfalar var. Önemli olan şey hastanın doğru kaynakları bulabilmesi. Hasta eğitimi çok önemli. Hastanın bilgisiz gelmesi avantaj değil. Ama kafası karışarak gelen hastalar var. Bazı hastalar internette okuduklarıyla ‘Ben kanser miyim?’ diye geliyor.
PROF. DR. ERDAL AKALIN:
Kendi kendine yönetsin
Tuzcu’nun yazdığı konu tamamen sağlık okur yazarlığıyla paralel giden bir konu. Ülke olarak maalesef sağlık okur yazarlığı düzeyimiz çok düşük. Özellikle kronik hastalıklarda sıkıntılar yaşıyoruz. Kronik hastalıkların yönetiminde ‘Hasta kendi kendine yönetsin’ diyoruz. Mesela şeker hastası şekerine ne zaman bakacak, göz, ayak muayenesini ne zaman yaptıracak bunları bilmeli, uygulmalı. Bunun için hastaların soru sorması gerekir ki kendi yapmaları gereken konularda bilgi sahibi olsun. Kendi sağlığından en az hekimi kadar sorumlu olmalı.
PROF. DR. SÜHA KÜÇÜKAKSU:
Bilinçli hasta çok önemli
Bilinçli birini tedavi etmek ve ameliyat etmek başarınızı artırıyor, yaptığınız işin sonuçlarının olumlu olmasını sağlıyor. Bilgili hasta hem tedavi sürecini hem de doktorun işini kolaylaştırıyor. Dünya normlarında hastayla ortalama 20 dakika geçirmek gerekiyor. Birçok hekim bu süreyi ayıramadığı için maalesef görüşe katılamıyor. Ben her hastaya anlayabileceği dilden açıklıyorum yapılacak işlemi. Türkiye’de birçok hasta ‘Hemen ameliyat olmalısın yoksa öleceksin’ diye korkutularak ameliyat edilmeye çalışılıyor. Neden, niçin diye sorgulanması gerekiyor.
PROF. DR. Ömer Devecioğlu:
Bilgi bize zarar vermez
Hastanın bilinçli olmasının bize faydası olur, zarar vermez. Tam tersi bilinçsiz hastayı istemeyiz. Bilgili hasta her zaman iyidir. Son yıllarda bunun tedavi süreçlerini daha olumlu etkilediğini görüyoruz. Hastalar kendi fikirlerini söylüyorlar biz de işimizi kitabına uygun yapmaya çalıştığımızı, klasik bilgilerin bunu gerektirdiğini söylüyoruz.
PROF. DR. TUGAN BEŞE:
Bu bizim sistemde yok
İdeal olan hastanın bilgilendirilmesi olsa da pratikte bir hekimin hastasına vakit ayırıp bunu yapabilmesi mümkün değil. Şu anki sistemde imkanı yok. Doktor ne kadar hasta bakarsa o kadar para kazanıyor, inanılmaz bir hasta yükü kaldırmaya çalışıyor. Bu şartlarda bırakın hastaya bilgi vermeyi muayene etme fırsatı bile bulamıyor. Doktor bilgi vereceği süre içinde iki hastaya bakabileceğini düşünüyor.