Güneş girmeyen eve...
Son yılarda D vitaminin faydalarını gösteren araştırmalarda büyük bir artış oldu. Farkındalık da arttı.
Kemik erimesi dışında kalp hastalığı, damar sertliği, hipertansiyon, MS, guatr, depresyon, romatizmal, enfeksiyon, bağışıklık hastalıkları (grip, tüberküloz vb) engelleyici ve tedaviye yardımcı olduğu bildiriliyor. Özellikle birçok kansere karşı koruyucu olduğu düşünülüyor.
Deniz mahsulleri, yumurta ve süt ürünlerinde bulunsa da gıdalarla alımının son derece yetersiz olduğunu ana kaynağın güneş olduğu vurguluyor İstanbul FlorenceNightingale Hastanesinden Sağlıklı Yaşam Merkezi direktörü Dr. Özgür Şamilgil… Güneşlenmeyle doğal ürettiğimiz D vitamini ağızdan alınan takviyelerden farklı yapıda ve daha faydalı.
Yazın bile birçok kişide D vitamini yetersizliği yaşanıyor,
İşte nedenleri ve çözümleri;
1-Güneşlenme zamanı:
Güneş ışığındaki UVA cilt kanserine yol açarken UVB ise D vitamini üretimini sağlıyor cilt ve birçok kansere karşı koruyucu etkiye sahip. UVB daha kısa dalga boyuna sahip olduğundan ancak güneşin dik geldiği saatlerde etkili olabiliyor camdan geçemiyor, öğlen 12:00-15:00 arası güneşlenmek gerekiyor. Bu saatlerin öncesi ve sonrası güneşlenmek tersine D vitamini üretiminde azalmaya neden oluyor.
2-Güneşlenme süresi:
Yazın cildi kızartmadan pembeleşecek kadar 10-20 dakika haftada 3-5 gün güneşlenmek yeterli oluyor. Süre uzadığında üretilen D vitamini yeterli düzeye gelmişse üretim duruyor ve hatta oluşan fazla vitamin bozuşmaya başlıyor. Dolayısıyla eksilmemesi için düzenli aralıklara kısa süreli güneşlenmeyi sürdürmek gerekiyor.
3-Güneşlenme şekli:
Sanıldığı gibi ellerin ve yüzün açık olması yeterli değil vücudun en az %40'ının güneş görmesi üstelik güneş yağı sürülmemesi gerekiyor. Güneş yağları çoğunlukla esas faydalı olan UVB'yi engelliyor. Sürülecekse 10-20 dakika geçince sürülmeli.
4-Cilt temizliği:
Güneşlenmeyle ciltte üretilen D vitamini yağ bezleri yardımıyla 24-48 saat içinde cilt yüzeyine çıkıp tekrar geri eminlerek kana karışıyor, güneşlenme sonrası hemen şampuan ve sıcak su (kese) ile duş yapılırsa D vitamini emilemeden ciltten atılıyor. Şampuansız ılık su tercih edilmeli. Hayvanlar bile yalanarak D vitaminlerini ciltten emiyorlar.
5-Cilt rengi:
Koyu ciltlilerin yeterli D vitamini üretimi için daha uzun süre (4-5 kata yakın) güneşlenmeleri gerekiyor.
6-Cildi Koruma:
D vitamini düzeyiniz zaten çok düşük değilse (takviye almışsanız) cildiniz haşlanmadan daha çabuk bronzlaşıyorsunuz. Kırmızı renkli gıdalar, özellikle somon, karides, domates, havuç vb güneşlenmeden 1 hafta önce bol miktarda tüketilirse aynı koruyucu etkiyi sağlıyor.
Sözün Özü: Atalarımızın dediği gibi güneş girmeyen eve doktor girer.
Dr. Özgür Şamilgil
İstanbul FlorenceNightingle Hastanesi
Sağlıklı Yaşam Merkezi Direktörü