Genler, yediklerimiz ve kanser arasındaki bağlar…
ScienceDaily’de yayınlanan bir habere göre; Washington Eyalet Üniversitesi tarafından yapılan ve türünün tek örneği olan araştırmada, 40’tan fazla bitkisel bileşiğin kanserin yayılmasını yavaşlatan genleri etkilediği ortaya çıkarıldı.
Üniversite profesörlerinden Gary Meadows, bulgular dolayısıyla çok memnun olduğunu çünkü kanserin ölümcül olmasının sebebi olarak yayılmasının gösterildiğini dile getirdi.
“ Kanser söz konusu olduğunda hep bir mucize ararız. Ancak hayatımızın mucizelerle dolu olduğuna pek dikkat etmeyiz. Yaşam tarzımızdan yediklerimize kadar her şey birer mucizedir. Sadece bunları kendi lehimize çevirmenin yolunu bulmak gerekir,” dedi.
Cancer and Metastasis Reviews ( Kanser ve Metastaz İncelemeleri) isimli derginin online sayfasında yayınlanan araştırmaya Meadows’un, basit bir fikir ile başladığı belirtiliyor: Araştırmacıların çoğu kanser söz konusu olduğunda ya önlemeye ya da kanserli tümörü tedaviye odaklanmaktadır. Halbuki hastayı ölüme götüren asıl şey, kanserli hücrelerin yakındaki organlara yayılmasıdır. Bu nedenle Meadows araştırmada, tümör yerine yayılmaya odaklanmıştır. Özellikle yayılmayı yavaşlatan genleri incelemiştir. Araştırma derinleştikçe metastazı engelleyen genlerden çok az bahsedildiğini gören Meadows, bu konuya eğilmeye karar verir.
Meadows, “İnceleme yapılırken metastazı baskılayan genler üzerinde fazla durulmadığını görüyoruz. Bu genler diğeriyle bir tutulmuştur, farklı gözler önüne serilmemiştir,” dedi.
Meadows araştırmasında bu genlerin hangi durumlarda aktif ve pasif olduğunu inceledi. Araştırma sonucunda ise sayısız kanser çeşidinde bu genleri etkileyen maddelerin listesi çıkarıldı.
Meadows, amino asitler, D vitamini, etanol, ginseng özütü, domateslerde bulunan karotenoid likopen, nar suyu ve diğer pek çok maddenin göğüs, kolorektal, cilt ve akciğer gibi kanser türlerinin yayılmasını engelleyen genleri harekete geçirdiğini kaydetti.
“Yedikleriniz bu mekanizmaların aktif hale geçmesini sağlıyor. Oldukça geniş bir araştırma konusu olabilecek bu sonuçlar ile beslenme ve diyet alanlarında daha fazla incelemeye gerek duyulmaktadır,” dedi.
Meadows araştırmasının, kansere bakış açısını da değiştireceğini belirtiyor. Sadece savaştan onunla yaşamın öğrenilmesi ve yayılmasının önlenmesi konularının da gündeme geleceğine değiniyor.
“Uzun süredir kanser gündemdeki maddelerden biri. Ancak kanserin doğasını anlamaya çok yeni başladık. Çevre, kanser için tüm vücudumuz, ve bu çevrede yayılıp yayılmayacağı gerçekten hayati önem taşıyor,” dedi.