Ülke olarak çay içmek en önemli kültürlerimizden biridir. Her evde kaynayan çaydanlığın sesini ve her yere yayılan taze çayın kokusunu almak mümkündür. Özellikle de yemeklerden sonra çay içilmeyen ev nerdeyse yoktur. Bu durum yani yemeklerden sonra sıcak çay içmek farkında olmadan sağlığımız için yaptığımız çok etkili bir aktivitedir. Nörolog Dr. Mehmet Yavuz, yemeklerden sonra içilen çayın ömrü uzattığına dikkat çekiyor ve konuyla ilgili önemli bilgiler veriyor. Vücudun genç ve dinamik olması, geç yaşlanması için damar duvarlarının sağlıklı olması çok önemlidir. Çünkü tüm enerji parçacıkları ve hücreler için gerekli olan oksijen ve yapı taşları vücudumuzu saran damar ağı sayesinde gerçekleşir. Damarlar temiz kaldığı müddetçe dokuların beslenmesi de o kadar kusursuz olur. Dokular iyi beslendikçe, vücut da o kadar sağlıklı ve uzun ömürlü olur. Bu noktada yemeklerden sonra sıcak çay ya da su içmek kişileri, kalp krizi ya da beyin damar hastalıklarından korumaktadır Şöyle ki, yemeklerden sonra içilen sıcak çay, mide ve bağırsakta yağların tam eritilmesine ve damar duvarlarına yapışmadan enerji molekülleri halinde dokulara taşınmasına yardımcı olur. Şöyle ki, yemeklerden sonra içilen sıcak çay, mide ve bağırsakta yağların tam eritilmesine ve damar duvarlarına yapışmadan enerji molekülleri halinde dokulara taşınmasına yardımcı olur. Yemek arasında su içmek zararlı değildir. Fakat yemeklerden sonra su, kola, ayran ve benzeri soğuk şeyler içmek damar hastalıklarına neden olabilir. Yemekten sonra soğuk bir şeyler içmek sizi rahatlatabilir ancak tükettiğiniz soğuk su katılaşarak yağlı madde haline döner ve yavaş sindirilir. Alınan gıdaların midede ya da ince bağırsakta en iyi şekilde sağlıklı olarak sindirimi için öncelikle bunların mide asidi ve enzimlerle çok iyi parçalanması gereklidir. Bu sistemin sağlıklı işlemesi için de sıcak ortama ihtiyaç vardır. Gıdaları parçalayacak enzimler sıcak ortamlarda çok iyi fonksiyon görürken soğuk ortamlarda ise görevlerini tam yapamazlar. Besinler tam parçalanamaz ve kana geçen moleküller iyi parçalanamadıkları için de damar tümenlerinde kolesterol ya da yağ zerrecikleri halinde birikirler. Bu ise vücudun hayati bölgelerinde ilerleyen süreç içinde damar hastalıklarının (kalp krizleri, beyin damar hastalıkları gibi) gelişmesine neden olur. Gece uyku sırasında kan hızı yavaşlar. Düzensiz ve sağlıksız beslenme sonucunda damar duvarı bozularak lümende pıhtılaşma oluşur ve damar tıkanıklığı gelişir. Bu durum kalp krizi ve felç gibi sağlık problemlerini beraberinde getirir. Bu noktada yapılması gereken gece yatmadan birkaç saat önce yağı alınmış sıcak süt, sıcak limonata gibi içecekler içmektir. Yeşil çayın da barındırdığı antioksidanlar ve flavnoid maddesi ile alzheimer hastalığına neden olan beta amiloid birikimini azaltır. Bilinen en iyi ve etkili antioksidanlardan biri olan EGCG (epigallocatechin-3-gallate) yeşil çay içinde bolca bulunmaktadır EGCG’nin ise unutkanlığa neden olan beta amiloid birikimini önleyici etkisi mevcuttur. Gerek siyah, gerekse de yeşil çay, alzheimer hastalığında rol oynayan asetilkolinesteraz enziminin aktivitesini yok etmektedir.