Mutlaka ağrı hissedilir! Skolyoz hakkında doğru sanılan 10 yanlış
Omurganın 10 dereceden fazla yana eğilmesi ile tanımlanan skolyoz önemli bir toplumsal sağlık problemi olarak karşımıza çıkıyor. Eğrilik ileri boyutlara vardığında sadece estetik sorun olmakla kalmayıp akciğerlerin ve kalbin sağlıklı işlemesini engelleyerek nefes almayı ve dolaşımı zorlaştırıyor. Erken teşhis edildiğinde çok iyi bir düzelme sağlanabilmesine rağmen toplumda bazı yanlış bilgilerin bu fırsatın kaçırılmasına neden olabildiğini belirten Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Tezer, toplumda doğru sanılan yanlış bilgiler hakkında bilgiler verdi.1- SKOLYOZ SADECE ANNE BABADAN ÇOCUĞA GEÇER
DOĞRUSU: Pek çok hastalıkta olduğu gibi skolyozda da genetik aktarım söz konusudur. Yani anne babadan geçen genler çocuğa aktarıldığı için eğer genetik olarak skolyoz eğilimi varsa bu çocuklarda risk artmaktadır. Birkaç nesil hiç skolyoz görülmeyen ailelerde bile skolyoz bir birkaç sonraki nesilde ortaya çıkabilir. Dolayısıyla “Bizim ailemizde hiç skolyoz hastası yok” sözü çok doğru kabul edilmemelidir. Ancak tek başına genetik faktörler de skolyozun oluşumu için tam olarak yeterli değildir. Başka birçok etken de skolyoz oluşumuna yol açabilmektedir.
2- SKOLYOZ OLSA MUTLAKA AĞRI HİSSEDİLİR
DOĞRUSU: Bazı enfeksiyon durumları ve bazı tümör problemleri nedeniyle oluşan kimi skolyoz aynı zamanda ağrılı olabilir ancak skolyozların hemen tamamına yakını ağrısız bir hastalıktır. İleri derecede skolyoz olan ve fonksiyonel durumu etkilenen hastalarda ise fonksiyonel ağrı yani kas ve eklem ağrıları görülebilir ancak bunlar klinik olarak daha az öneme sahiptir. Bilinen pek çok ağrılı hastalığa kıyasla skolyoz ağrısız bir hastalık olarak kabul edilmektedir.